Suriye Halk Meclisi, Türk ürünlerine yüzde 30 vergi uygulanmasına yönelik bir yasaya onay verdi.
Ekonomi Bakanlığı, Suriye'nin Türk ürünlerine yüzde 30 vergi uygulamasının yeni bir gelişme olmadığını bildirdi.
Ekonomi Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, bugün bazı basın yayın organlarında Suriye'nin Türk menşeli bütün ürünlerde ürün değerinin yüzde 30'u oranında vergi uygulamasını başlattığı biçiminde haberlerin yer aldığı anımsatılarak, bunun yeni bir uygulama olmadığı, bu hususun Suriye Bakanlar Kurulu tarafından 4 Aralık'ta Serbest Ticaret Anlaşması'nın askıya alınması süreciyle aynı anda kararlaştırıldığı belirtildi.
Suriye Halk Meclisinin ise Türkiye'den Suriye'ye ithal edilecek olan Türk menşeli bütün ürünlerde ürün değerinin yüzde 30'u oranında vergi uygulamasını öngören karar tasarısını 26 Aralık'ta onayladığı bilgisine yer verilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
''Suriye Halk Meclisi tarafından yapılan onay işlemi, Suriye'nin idari karar alma mekanizmasındaki bir formaliteden ibaret. Alınan kararların yürürlüğe girmesi açısından Suriye Devlet Başkanı'nın onayı yeterli. Bu kararın, 4 Aralık'ta yürürlüğe girmekle beraber 20 Aralık'tan itibaren fiilen uygulandığı öğrenildi. 4-20 Aralık zarfında Suriye'nin ithal ettiği Türk menşeli ürünlere, Suriye gümrüklerinde bilgisayar sistemlerinde teknik arıza veya sistem yenileme çalışmaları olduğu gerekçesiyle işlem yapılmamış. Bu gelişmeler sürekli takip edilmiş ve uygulamanın başladığı öğrenilir öğrenilmez bu husus ihracatçı birliklerimize, işadamlarımıza, sivil toplum kuruluşlarımıza zaten duyurulmuştur.''
"EN ÇOK SURİYE HALKI ZARAR GÖRECEK"
Suriye tarafınca, Suriye'ye ihraç edilen Türk menşeli ürünlere, Serbest Ticaret anlaşmasının askıya alınmasını müteakip hem genel gümrük vergisi oranlarının hem de ilave yüzde 30 ek verginin uygulanması suretiyle işlemlerin devam ettiği kaydedilerek, şöyle devam edildi:
''Dünyanın bütün ülkeleri, yatırımcıları kendilerine çekmek için bin bir türlü teşvik ve kolaylık sağlamaya çalışırken, Suriye'nin aldığı bu karar kendi kendini cezalandırmak. Alınan bu karardan en çok yine Suriyeli işadamları, yatırımcılar ve tüketiciler etkilenecek. Suriye'nin ihtiyaç duyduğu yatırım malları, tüketim malları ve özellikle gıda ürünlerinin fiyatları bu uygulama ile daha da artacaktır. Bu gelişmelerden de en çok Suriye halkı zarar görecek. Piyasaya mal arzında sıkıntı yaşanırken, özellikle tüketim mallarına olan talep fiyatları hızlı yükseltmektedir. Ülkede mal fiyatları, son 2 ayda ortalama yüzde 20 artmıştır. Çünkü, Türkiye Suriye'nin bir numaralı tedarikçi ülkesidir ve bu karara rağmen Türkiye'den alım yine devam edecek.''
Öte yandan, açıklamada, Suriye Ülke İzleme Masasına bugüne kadar 9 güvenlik, 107 de ticari nedenlerle olmak üzere toplam 116 başvurunun yapıldığı bilgisi verildi.
İKİLİ TİCARETE DARBE
Suriye Halk Meclisi'nin, Türkiye'den Suriye'ye ithal edilecek Türk menşeli bütün ürünlerde ürün değerinin yüzde 30'u oranında vergi uygulamasını öngören karar tasarısını onaylamasının, iki ülke arasındaki ticareti olumsuz etkilemesi bekleniyor.
Türk-Suriye İş Konseyi Başkan Yardımcısı Sadık Yıldız, Suriye'nin söz konusu vergi artırımını Türk firmalarına 20 Aralık'tan itibaren uygulanmaya başladığını ifade ederek, şunları kaydetti:
''Bunlar iyi şeyler değil. Ticaretimizi olumsuz etkiliyor. İki ülke arasındaki ilişkiler zaten bozuk, ticaret de bozuluyor. Bu bize de zarar veriyor. Ancak bizden çok da Suriye'ye zarar verir. Bu şekilde kararlar hiç kimsenin faydasına değil. Onların da faydasına değil. Orada da Suriyeliler bunlardan şikayetçi, memnuniyetsizliklerini sıklıkla dile getiriyorlar. Çünkü iç piyasa, Suriye ekonomisi, halkı bu kararlardan çok ciddi şekilde etkileniyor.
Şu anda orada fiyatlar ciddi şekilde artmış durumda. Genel anlamda ekonomi bozuluyor, etkileniyor. Bu kararlardan sonra fiyatlar şu anda yüzde 20 artmış durumda. Suriye parası da neredeyse yüzde 50 değer kaybetti.''
"SURİYE YÖNETİMİ KENDİ AYAĞINA KURŞUN SIKIYOR"
Suriye yönetiminin bu uygulamalarıyla ''kendi ayağına kurşun sıktığını'', ''altındaki sandalyeye tekme vurduğunu'' savunan Yıldız, söz konusu kararın bir yaptırım olarak algılanabileceğini söyledi. Yıldız, ''Onlar da kendilerine göre güya bizi etkilemek için böyle yaptırım kararları alıyor, böyle uygulamalara gidiyor. Ama bizden çok kendisini vuruyor'' dedi.
Sadık Yıldız, Türkiye'nin Suriye'ye yaptığı ihracatın geçen yıla göre yüzde 12 düştüğünü, Suriye'nin Türkiye'ye gerçekleştirdiği ihracatın ise yüzde 19 gerilediğini belirterek, bu tür kararların Türkiye'den çok, Suriye'yi kötü yönde etkilediğini kaydetti.
Durumun böyle devam etmesi halinde ihracatın daha da düşeceğini ifade eden Yıldız, ''Önümüzdeki yıl durum böyle devam ettiği sürece bizim ihracatımız, onların da bize ihracatındaki düşüş devam eder. Ticaretimiz karşılıklı olarak azalır'' diye konuştu.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye'nin Suriye'ye eylül ayında 144 milyon 84 bin dolar olan ihracat, ekim ayında 137 milyon 942 bin dolara, geçen ay ise 100 milyon doların altına düşerek 94 milyon 770 bin dolara indi. Bu yılın 11 ayında Türkiye'nin Suriye'ye yaptığı ihracat 1 milyar 528 milyon 228 bin dolar olarak gerçekleşti.
DEİK'ten alınan bilgiye göre, 2010 yılı itibariyle Türkiye'nin Suriye'ye ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 28 artışla 1 milyar 849 milyon dolar olarak gerçekleşirken, Suriye'den ithalatı ise yaklaşık yüzde 102 artışla 662 milyon dolar oldu. 2010 itibariyle iki ülke arasındaki ticaret hacmi 2 milyar 511 milyon dolara ulaştı. İki ülke yetkilileri, söz konusu ticaret hacmini 2012 yılına kadar 5 milyar dolara çıkarmayı hedefliyordu.
Türkiye'nin Suriye'ye ihraç ettiği başlıca ürünler çimento, elektrik enerjisi, izole edilmiş tel, kablo, diğer izole edilmiş elektrik iletkenleri, fiber optik kablolar, petrol yağları ve bitümenli minerallerden elde edilen yağlar, sentetik devamsız lifler, plastik tüpler, demir/çelikten inşaat ve aksamı, demir/çelik çubuklar, borular, hortumlar iken, Suriye'den ithal edilen ürünler ise petrol yağları ve bitümenli minerallerden elde edilen yağlar, ham petrol, tabii kalsiyum, tabii alüminyum kalsiyum fosfat, fosfatlı tebeşir, pamuk ipliği, buğday ve mahlut.
Kaynak:Habertürk