Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Üye Şirketlerden / MAKİNA İHRACATÇILARI YENİ PAZARLARIN KAPILARINI BGL İLE ARALIYOR

MAKİNA İHRACATÇILARI YENİ PAZARLARIN KAPILARINI BGL İLE ARALIYOR

MAKİNA İHRACATÇILARI YENİ PAZARLARIN KAPILARINI BGL İLE ARALIYOR21.01.2011

2010’u küresel krizin merkezi ‘ABD’ye ihracat yılı’ olarak ilan eden Makina İmalatçıları Birliği (MİB), bu zor pazarda lojistik ihtiyaçları için de işini şansa bırakmadı. Sektörün ABD’ye olan ihracatını 3 milyar doların üzerine çıkarmayı hedefleyen birlik, lojistik hizmetlerinin de aynı disiplinle sürdürülebilmesi için BGL ile işbirliği yaptı. MİB Genel Sekreter Yardımcısı M. Nail Türker, bu desteğin BGL’nin makina ihracatçısına olan inancını gösterdiğini ve yeni pazarlara yönelik açılımlarında da BGL’nin tecrübesinden yararlanmak istediklerini vurguladı.
  
 Beşinci beş yıllık kalkınma planı çerçevesinde Sanayi Bakanlığı önderliğinde 1990 yılında kurulan Makina İmalatçıları Birliği, küresel ekonomik krizle birlikte Avrupa pazarında yaşanan daralmayı fırsata çevirmek için 2010 yılında ihracatçılar için önemli bir proje başlattı. Daha rekabetçi bir ihracat modeli geliştirerek sektörün rotasını yeni pazarlara çeviren MİB, modelin ilk uygulamasını ABD’de hayata geçirdi. Amerika’dan dünyaya Türk makina sanayisinin temsilcisi konumunda olan MİB ve onun kendini ve üyelerini ABD’de temsil etmesi için profesyonel destek alarak kurduğu MIBUSA; bu yapılanmada ihracatın olmazsa olmazı olan lojistik hizmetlerinin de belirli bir disiplin içinde gitmesi için Barsan Global Lojistik (BGL) ile stratejik işbirliği yaptı. Makina imalatçılarının ABD’ye olan ihracatını 3 milyar dolara çıkarma hedefindeki en önemli paydaşlarından biri olan BGL, tecrübesi ve ABD pazarındaki güçlü yatırımlarıyla sektörün yükünü hafifletiyor.

“BGL bu projede MİB’e büyük bir destek sağladı. Bu destek, BGL’nin Türk makina imalatçısına olan inancını gösteriyor” diyen MİB Genel Sekreter Yardımcısı M. Nail Türker, makina sektörünün lojistik ihtiyacının ciddi tecrübe ve birikim gerektirdiğine dikkat çekiyor. Türker sözlerini şöyle sürdürüyor: “3-5 ay ve bazen daha uzun imalat süresi olan bir makinanın müşteriye zamanında ve sağlam olarak teslimi çok önemlidir. Bu makinalar stoklu mallar değillerdir. Biri hatalı çıktığında yenisini raftan indirip veremezsiniz. Küçük ve hafif mallar değillerdir ve nakliyelerinde her aşama tecrübe ve profesyonellik gerektirir. Bu talepleri de BGL’nin karşılayabileceğine inanıyoruz. BGL de dünya üzerinde bulunduğu her ülkede bu projenin destekçisi olacağını belirtti.”

Türker, makina ihracatında 2010 yılında kaydedilen gelişmeler, yeni pazar arayışlarına yönelik yapılan çalışmalar ve sektörün lojistik taleplerini UTA Lojistik Dergisi’ne değerlendirdi. 


Türkiye’nin ihracattaki lokomotiflerden biri olan makina sektörünün 2010 yılı performansı hakkında bilgi verir misiniz? İhracatta öne çıkan ürün gruplarını belirtir misiniz?

Yatırım tipi makinaların oluşturduğu sektörümüzün Türkiye’nin 2010 yılında ihracatı içindeki payı %5.6 olmuştur. Değer bazında 2009 yılına göre %13.3 artış göstererek 6.355.791.000 dolara ulaşmıştır. Sadece 2009 yılı ile karşılaştırıldığında ulaşılan miktarlar başarılı gibi görünse de 2008 yılı verileri ile karşılaştırıldığında artışın sadece 2009 yılı kayıplarının bir bölümünü telafi edebildiği görülmektedir. Özellikle ihracatımızın ana pazarları olan gelişmiş ülkelerde süre gelmekte olan ekonomik belirsizlik halen etkisini göstermektedir.

Değer bazında makina ihracatımızın ilk dört kalemini endüstriyel klimalar ve soğutma makinaları, inşaat ve madencilikte kullanılan makinalar, pompalar ve kompresörler ile takım tezgâhları oluşturmaktadır. 2009 yılına göre sırasıyla %29, %22, %23 ve %13 oranında artış göstermişlerdir. Endüstriyel klimalar ve soğutma makinaları haricinde olan alt sektörler bu artışlarla genelde 2009 kayıplarının bir bölümünü telafi etmişlerdir.

Makina sektörünün önde gelen ihracat pazarlarını açıklar mısınız? Küresel krizle beraber Avrupa’da yaşanan daralmayı sektör hangi yeni pazarlarla aşmaya çalıştı?

Ekonomik sürecin değişiminden önce sektörümüzün ihracat pazarlarında gelişmiş ülkelerin ağırlığı daha belirgin durumdaydı. Yaşanan süreç, imalatçılarımıza yeni pazarlar bulma zorunluluğu getirdi. Benzer durum 2001 yılında Türkiye ekonomisinin yaşadığı süreçte, ihracat yapmayan firmaların dış pazarlara yönelmesi şeklinde yaşandı. Makina sektörünün oluşmuş bilgi birikimini koruması devamlılığının temel ihtiyacıdır. Bu birikim üzerine yenilerini oluşturup imalat yaptığı sürece bu devamlılık şartlarını sağlayabilir. Bu nedenle yeni pazarlar bulmak ve imalatını devam ettirerek bilgi birikimini geliştirmek zorundadır. Yeni pazarlar olarak adlandırılan Kuzey Afrika, O.Doğu ve Türki Cumhuriyetler’de ve diğerlerinde pazar payının arttırılmasına daha çok önem verilmeye başlanmıştır.

MİB olarak krizin kalbi ABD’ye olan ihracatı artırmak amacıyla 2010 yılında önemli girişimlerde bulundunuz. Bu girişiminizde lojistik fırsatlar ne ölçüde etkili oldu? ABD’yi hangi yeni pazarlar takip edecek?

Bu çalışmamızın bizlere oldukça büyük öğretileri olmuştur. Bazı üye firmalarımız temsilcilik konusunda ABD’den konusunda tanınmış firmalar ile görüşmeler yapmışlardır. Bir firmamız teşhir amaçlı makina göndermiştir. Bu çalışmamızı yeni bir yapılanma ile daha faydalı olabilecek bir organizasyonla devam ettirmek niyetindeyiz. Diğer ülkeler için şimdiden bir görüş bildirmemiz, ülke adı vermemiz doğru olmaz. Önceliğimiz ABD çalışmamızı bizim için yeterli bir seviyeye getirmemizdir. Her ülke, yeni bir pazar ve yeni şartlar demektir. Türkiye’den ihracat yapılan ülkelerde yeterli bir seviyeye ulaşıldığında lojistik firmalarımız buralarda da yerlerini almakta ve müşterilerine ülkeye özel tecrübeleriyle yardımcı olmaktadırlar. Bu tecrübenin avantajları göz ardı edilemez.


Makina sektörü ihracatta, lojistik süreçler açısından hangi sorunları yaşıyor?

Türk TIR’larına AB ülkelerinin bazıları tarafından konulan kotaların bizim sektörümüzü de dolaylı olarak da olsa etkilediğini düşünüyoruz. Ayrıca vize uygulamaları da ayrı bir sorun teşkil etmekte. Hem nakliye sektörümüz için, hem de bizim sektörümüzün pazarlama-satış ve satış sonrası hizmetlerinde engel oluşturmakta ve firmalarımızın rekabet olanaklarını haksız olarak kısıtlamaktadır.

MAKİNA İHRACATÇILARDAN 2023 İÇİN DEMİRYOLU ÇAĞRISI
MİB Genel Sekreter Yardımcısı M. Nail Türker, 2023 yılında makina ihracatında hedeflenen noktaya ulaşılabilmesi için lojistik altyapının demiryolu ağırlıklı olarak güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Demiryollarının OSB’leri ulaştırılmasının sektöre önemli avantajlar sağlayabileceğinin altını çizen Türker şu değerlendirmeyi yapıyor: “Demiryolu ile Doğu-Batı arasının makul sürede katedilebilmesi gerekiyor. 12 saat altında bir süre iş ve lojistik imkânları bakımından oldukça avantaj sağlayabilecektir.  Özellikle doğu bölgelerimizde, demiryolu ağının her şehre ulaşamasa da bölgelerinde merkezi konumlarda olan şehirlere ulaşması karayollarının yükünün de hafiflemesine katkı sağlayacaktır.”

Kaynak: Uta
Gayrettepe Mahallesi, Barbaros Bulvarı Dr. Orhan Birman İş Merkezi No:149/6 Beşiktaş 34349 İstanbul
+90 212 663 08 85 | +90 530 960 84 24
+90 212 663 62 72
utikad@utikad.org.tr