Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım UTA Lojistik Dergisi için kaleme aldığı makalesinde son 8 yılda ulaştırma alanında Cumhuriyet Dönemi’nin en kapsamlı ve birbiriyle entegre projelerinin hayata geçirildiğine işaret ediyor. Bakan Yıldırım “Dünyanın küresel krizle buluştuğu bir dönemde ulaşım altyapısı yatırımlarındaki başarımızla dünyanın parmakla gösterdiği bir ülke olduk” diye belirtiyor.
Son yıllarda yaşanan hızlı teknolojik ve ekonomik gelişmelerle birlikte ticaret alanında ulusal sınırlar ortadan kalkmaya başlamıştır. En yeni teknolojiyle rekabet; küreselleşme ve ölçek büyütme daha iyi bir “yönetim” bilincinin de gelişmesini gerekli kılmıştır. Bu kapsamda lojistik yönetimi de önemli bir konuma yerleşmiştir.
Ülkemizde 1975 yılından sonra başlayan ve artarak devam eden karayolu ağırlıklı taşımacılık faaliyetleri 2003 yılında iç ticaret hacminin yüzde 93-94’lerini taşır hale gelmiştir. İç ticarette diğer taşıma türleri (demiryolu, havayolu, denizyolu) ise yüzde 6-7 seviyelerinde idi. Pazarda taşımacılık faaliyetlerini düzenleyen mevzuat eksikliği ve uyumsuzluğu, pazara ve mesleğe giriş şartlarının olmayışı ve piyasa yönetiminin etkin olmaması bu duruma gelinmesinde etkili olmuştur.
EN KAPSAMLI ULAŞIM PROJELERİ HAYATA GEÇİRİLDİ
Ancak, 2003 yılından sonra uygulanan “Yeni Ulaştırma Politikaları” sonucu bu oran karayolunda yüzde 89’a düşmüş, diğer taşıma türlerinin toplam payı ise yüzde 11’e çıkmıştır. Her geçen gün karayolu taşımacılığının oranı daha da düşmektedir. 8 yıldır ulaşım ve iletişim alanında neler yapıldığını artık dağdaki çoban da, köydeki vatandaşımız da yakından biliyor:
* Cumhuriyet Döneminin en kapsamlı ve birbiriyle entegre ulaşım projeleri hayata geçirildi.
* Bölünmüş yollarda rekor üzerine rekor kırdık.
* Demiryollarında ülkemizi yeniden ayağa kaldıran projeleri yapıyoruz. Havayolunu halkın yolu yaptık.
* Ülkemize bir deniz ülkesi olduğu kimliğini yeniden hatırlattık.
* İletişim otobanlarını açtık.
Özetle, dünyanın küresel krizle boğuştuğu bir dönemde, ulaşım altyapısı yatırımlarındaki başarımızla dünyanın parmakla gösterdiği bir ülke olduk.
Aynı hızla, aynı heyecanla, aynı kararlılıkla ülkemizin küresel güç vizyonuna uygun olarak çalışmaya devam ediyoruz.
TAŞIMACILIĞA SAYGINLIK KAZANDIRDIK
79 yılda sadece 4.176 işletmeye yetki belgesi verilmişken, 2003-2010 yılları arasında 407 bin 420 işletmeye yetki belgesi verdik. Taşımacılığa, mesleki ve mali kriterler getirerek saygınlık kazandırdık.
2004 yılında başlatılan PTT Bank projesinde amaca ulaşılmış, ülkemizin dört bir yanında bulunan 4 bin 803 PTT işyeri, her türlü posta, lojistik ve bankacılık hizmeti verir hale gelmiştir.
Bütün bunları yaparken, taşımacılığın kalbi olan lojistik merkezleri kurulması ve ülkemizin bölgesinde lojistik üs haline gelmesi için adımları da birer birer atıyoruz.
Samsun’da, Denizli’de, İzmit’te lojistik merkezlerini açtık…
Üreticinin, taşıyıcının ve tüketicinin ihtiyaç ve taleplerine göre tasarladığımız lojistik merkezlerini; İstanbul/Halkalı, İstanbul/Yeşilbayır, Kayseri/Boğazköprü, Eskişehir/Hasanbey, Bilecik/Bozüyük, Balıkesir/Gökköy, Mersin/Yenice, Erzurum/Palandöken, Konya/Kayacık ve Uşak’ta inşa ediyoruz.
Söz konusu lojistik merkezler Türk lojistik sektörüne yıllık 10 milyon ton ilave taşıma imkanı, 7,7 milyon m2 konteynır stok ve elleçleme sahası kazandıracaktır.
YATIRIMLARDA HIZ KESMEYECEĞİZ
Son sekiz yılda, ulaşım ve bilişime yaklaşık 92 milyar TL yatırım yapan Hükümetimizin hedefi; 2023 yılına kadar yapılacak yatırımlarla ülkemizi karayolu, demiryolu, havayolu, denizyolu ve iletişim alt yapısıyla, dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer almaktır.
Lojstik sektörünün gelişimi için 2010 yılında olduğu gibi 2011 yılında da sürecek yatırımlarız ile karayollarının yanı sıra demiryolu, havayolu ve denizyolu ile taşımacılık daha da gelişecektir. Ülkemiz kazanacaktır.
Uta