Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Karayolu / ADR: BİR BAŞKA BAHARA

ADR: BİR BAŞKA BAHARA

ADR: BİR BAŞKA BAHARA10.01.2011

Ulaştırma Bakanlığı da 2007 yılından beri yayımlandığı halde habire ertelenen yönetmeliği daha fazla ertelemekten mahcup olmalı ki, ilk dört maddenin 1 Ocak 2011 tarihinde yürürlüğe girmesini uygun bulmuş. Ancak, "Amaç", "Kapsam", "Dayanak" ve "Tanımlar" başlıklı bu maddelerde hiçbir uygulama hükmü yer almadığından, yapılan işlem göz boyamadan ibaret. Anlaşıldığı kadarıyla, işaretleme etiketleme ve ambalajlama hükümleri 2012 başında taşıt araçlarında aranan niteliklerle ilgili hükümler 2013 başında yürürlüğe girecek.

 1957 yılında imzalanan bugüne kadar 47 ülkenin taraf olduğu "Tehlikeli Malların Karayolu ile Uluslararası Taşımacılığına İlişkin Avrupa Anlaşması" (ADR) Türkiye de 4 yıldan beri tarafa; Gelin görün ki, sözü edilen anlaşmanın uygulama hükümlerini içeren "Tehlikeli Malların Karayoluyla Taşınması Hakkında Yönetmelik" 31 Mart 2007 tarihinde Resmi Gazetede yayımlandığı halde bir türlü yürürlüğe sokulamadı.

2007'de yayımlanan bu yönetmeliğin yürürlük maddesi olan 42'nci maddesinde, "Bu Yönetmelik 1/1/2009 tarihinde yürürlüğe girer" denilmişti. Ulaştırma Bakanlığı, yönetmeliğin uygulanması için gerekli altyapıyı hazırlayamamış olmalı ki, 15 Haziran 2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklikle 42'nci madde "Bu Yönetmelik 1/1/2010 tarihinde yürürlüğe girer" şekline dönüştürüldü. Bununla da yetinilmedi, 10 Temmuz 2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklikle yönetmeliğin yürürlüğe giriş tarihi 1/1/2011 tarihine ertelendi. Son olarak 18 Aralık 2010 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan yönetmelik değişikliği ile 42'nci madde şu şekilde düzenlendi:

"(1) Bu Yönetmeliğin;

a) 1'inci, 2'nci, 3'üncü ve 4'üncü maddeleri 1/1/2011 tarihinde,

b) İşaretleme, etiketleme ve ambalajlamayla ilgili hükümleri 1/1/2012 tarihinde,

c) Taşıma araçlarıyla/üniteleriyle ilgili hükümleri 1/1/2013 tarihinde,

ç) Diğer hükümleri 1/1/2014 tarihinde,

yürürlüğe girer."

Ulaştırma Bakanlığı da 2007 yılından beri yayımlandığı halde habire ertelenen yönetmeliği daha fazla ertelemekten mahcup olmalı ki, ilk dört maddenin 1 Ocak 2011 tarihinde yürürlüğe girmesini uygun bulmuş. Ancak, "Amaç", "Kapsam", "Dayanak" ve "Tanımlar" başlıklı bu maddelerde hiçbir uygulama hükmü yer almadığından, yapılan işlem göz boyamadan ibaret. Anlaşıldığı kadarıyla, işaretleme etiketleme ve ambalajlama hükümleri 2012 başında taşıt araçlarında aranan niteliklerle ilgili hükümler 2013 başında yürürlüğe girecek.

2014 yılına ertelenen hükümler ise en önemli düzenlemeler. Örneğin, Yönetmeliğin 7/1 maddesideki, "Bu Yönetmelik kapsamında taşıma yapacak yetki belgesi sahipleri ile kamu kurum ve kuruluşları, bu Yönetmeliğin ekinde yer alan tabloda sınıfları belirtilen tehlikeli madde ve eşyaları taşıyabilmek için ilgili veya yetkili mercilerden; her taşıma seferi için ayrı ayrı izin almak zorundadırlar" hükmü, 8'inci maddesinde yer alan meskûn mahal, köprü, tünel geçişleri ve eskortlu geçişlere ilişkin hükümler, para cezaları ve uyarma cezalarına ait hükümler, güvenlik danışmanı istihdam edilmesini düzenleyen hükümler, tehlikeli maddelerin taşınması için gerekli olan eğitimlere ilişkin hükümler 2014 yılına erteleniyor.

Özetle, ADR Yönetmeliği son değişiklik ile "kademeli olarak yürürlüğe girecek" gibi görünüyorsa da gerçek anlamda, 1 Ocak 2014 tarihinde yürürlüğe girmiş olacak. Çünkü, önceki yıllarda yürürlüğe girecek olan hükümler, sözleşmenin varlık nedeni olan düzenlemeleri içermiyor.

Bu ertelemede ciddi bir stratejik hata yapıldığı açık. Eğer seçim kaygısı nedeniyle sektör kuruluşları rahatsız edilmek istenmiyor ise, yönetmeliğin tüm hükümleri ile yürürlüğe girmesi için en uygun tarih, genel seçimlerin hemen arkasındaki 2011 Temmuz ayıdır. Çünkü, seçim sonrası kurulan hükümetlerin en güçlü oldukları dönem, icraatlarının ilk yılıdır. Sonraki yıllar siyasi törpülenme ve idare-i maslahat yıllarıdır. Hele 2014 yılı yapısal değişiklikleri yürürlüğe sokmak için en zor yıl olacaktır. O tarihlerde de ufukta bir seçim gözükmekte ve popülizme göz kırpmaktadır.

"Hayır, biz seçim kaygısı ile ertelemedik, eğitim ve örgütlenme altyapısının geliştirilmesi için zaman kazanmak istedik" deniliyorsa, biliniz ki, ne ADR eğitim sertifikasyonunda ne de denetim ve cezai yaptırımların gerektirdiği idari yapılanmada 2014 yılına kadar hiçbir mesafe alınma şansı bulunmamaktadır. Bu ülkede, ertelemeler hem kamu sektörü hem de özel sektör için "uyumaya devam" dönemleridir. "Kervan yolda dizilir" deyişi bu topraklarda yeşermiş bir anlayışın ürünüdür. İyi birşeyler yapılmak isteniyorsa "kafa göz yarılarak" yapılmalıdır. Ayaklar taşa çarpmalı, tökezlenmeli, sendelenmeli, gerektiğinde siyasi faturalar ödenmeli, ancak yarı yolda kalınmamalıdır.

Unutulmamalıdır ki, bugün bile Türkiye'de yürürlükte olan ancak denetim mekanizması çalışmayan ve cezai yaptırımları uygulanamayan yüzlerce yönetmelik bulunmaktadır. Sonuçta bu mevzuat yürürlüktedir ve yasal zeminde çalışmayı şiar edinen birçok kamu ve özel sektör kuruluşu tarafından hükümlerine uyulmaktadır. Salt, "denetim mekanizmasını kuramadım" veya "yaptırım sistemini oturtamadım" gerekçeleri ile "Tehlikeli Malların Karayoluyla Taşınması Hakkında Yönetmelik" hükümleri daha fazla ötelenmemelidir. 

Kaynak: Cahit Soysal / Transport
Gayrettepe Mahallesi, Barbaros Bulvarı Dr. Orhan Birman İş Merkezi No:149/6 Beşiktaş 34349 İstanbul
+90 212 663 08 85 | +90 530 960 84 24
+90 212 663 62 72
utikad@utikad.org.tr