Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Gündem / YILDIRIM: BİZ GELDİK, DEMİRYOLLARI İLE BİRLİKTE ÇALIŞAN, DEMİRYOLLARININ İŞ ORTAKLARINI DA UNUTMADIK, ONLARI DA AYAĞA KALDIRDIK

YILDIRIM: BİZ GELDİK, DEMİRYOLLARI İLE BİRLİKTE ÇALIŞAN, DEMİRYOLLARININ İŞ ORTAKLARINI DA UNUTMADIK, ONLARI DA AYAĞA KALDIRDIK

YILDIRIM: BİZ GELDİK, DEMİRYOLLARI İLE BİRLİKTE ÇALIŞAN, DEMİRYOLLARININ İŞ ORTAKLARINI DA UNUTMADIK, ONLARI DA AYAĞA KALDIRDIK24.08.2010

Ulaştırma Bakanı Yıldırım: ''Biz Geldik, İhmal Edilen, Unutulan Demir Yollarını Tekrar Ayağa Kaldırmakla Kalmadık, Demir Yolları İle Birlikte Çalışan, Demiryollarının İş Ortaklarını da Unutmadık, Onları da Ayağa Kaldırdık''

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, 70 yıl boyunca demiryollarının ihmal edildiğini belirterek, ''Biz geldik, ihmal edilen, unutulan demir yollarını tekrar ayağa kaldırmakla kalmadık, demir yolları ile birlikte çalışan, Demiryollarının iş ortaklarını da unutmadık, onları da ayağa kaldırdık'' dedi.

TCDD, Kardemir ve Voestalpine ortaklığında kurulan Çankırı Makas Fabrikasının temel atma törenine katılan Yıldırım, Türkiye Avusturya ortaklığı ile yapılacak tesisin 2 ülke arasındaki ilişkilerin geldiği noktayı göstermesi açısından önemli olduğunu belirtti.

Avrupa Birliği üyeliği için Türkiye'nin emin adımlarla ilerlediğini vurgulayan Yıldırım, AB üyesi Avusturya ile yapılan bu yatırımın ayrıca önemli olduğunu bildirdi.
Dünya barışı, insanlığın refahı için daha fazla ortak çalışmaya ve işbirliğine ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Yıldırım, yapılan yatırımı anlamlı bir işbirliği olarak nitelendirdi.
Asırlık geçmişe sahip 3 tane büyük kuruluşun Çankırı'da imkanlarını birleştirerek Yüksek Hızlı Tren Makas Fabrikası'nın temelini attığını belirten Yıldırım, yapılacak tesisin çağdaş medeniyetlere ulaşma yolunda açılan önemli adımlardan biri olduğunu söyledi.
Devlet Demir Yollarının 70 sene boyunca kaderine terk edildiğini vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:
''1950'den 2000'li yılların başına kadar demir yolları çok kan kaybetti. Bırakın yeni yol yapmayı mevcut yollarda yeni yapıldığı zamanki hızların da yarısına düşüldü. Bakımsızlıktan, yenileme yapılmamasından dolayı demiryollarımız, bu ülkenin yükünü taşıması icap ederken bu ülke demiryollarının yükünü taşır hale geldi. Demiryollarımızın geri gitmesi birçok önemli sanayi kuruluşumuzun da aynı şekilde gerilemesine neden oldu. Bunun en canlı örneği Kardemir'dir. Biz geldik, ihmal edilen, unutulan demir yollarını tekrar ayağa kaldırmakla kalmadık, demiryolları ile birlikte çalışan, Demiryollarının iş ortaklarını da unutmadık, onları da ayağa kaldırdık. Kardemir'de bunlardan bir tanesidir. Kardemir'de bugün yüksek hızlı tren rayları yapılıyorsa, ful kapasite ile çalışılıyorsa sadece Türkiye'nin değil, bölgenin prestijli bir fabrikası haline gelmişse bunu demiryollarına verdiğimiz öneme borçluyuz.''

''Yolları Böldük, Hayatları Birleştirdik''

Demiryollarını ayağa kaldırmak için bir çok çalışmayı gerektirdiğini anlatan Yıldırım, şunları kaydetti:

''Demiryollarını ayağa kaldırmak sadece yüksek hızlı tren işletmeciliğini Türkiye'ye getirmekle olmuyor, Türkiye'nin dünyada 8'inci, Avrupa'da 6'ncı büyük işletme olmasını sağlamakla olmuyor. Başka ne yapacaksınız, demiryollarında yerli sanayiyi de geliştireceksiniz. Yerli sanayi nasıl gelişecek? İşte Kardemir'e ray imal ettireceksiniz, YHT rayı yaptıracaksınız, Kırıkkale'de Makine Kimya'ya tekerlek sistemleri yapmak için görev vereceksiniz, Çankırı'ya YHT makası yapmak için görev vereceksiniz, Eskişehir'de lokomotif yapmak için Amerikalılarla ortaklık kuracaksınız, Sakarya'da YHT seti yapmak için Korelilerle ortaklık kuracaksınız, Erzincan'da ray bağlantı elemanları yapmak için Almanlarla ortaklık kuracaksınız, Çankırı'da Avusturyalılarla ortaklık kuracaksınız.

İşte bunları yaparak hem işsizlerimize iş sağlayacağız, ülkemizin, insanımızın geleceği olan tarihi kuruluşumuz demiryollarını da ayağa kaldıracağız. Bunun için çalışıyoruz. Bu ülke sevdalısı, bu ülke için çalışan, hayatını bile hiçe sayan bir ülke sevdalısı bir başbakanımız var. Onun talimatlarıyla, onun liderliğinde Türkiye'nin doğusunu, batısını, kuzeyini, güneyini bölünmüş yollarla donattık. Yolları böldük, hayatları birleştirdik.''
Karabük'teki bazı kişilerin makas fabrikasının neden kendi illerine yapılmadığı şeklinde bir takım söylemlerde bulunduğunu belirten Yıldırım, ''Karabük'ü ayağa kaldırdık, Karabük'ü iş, aş sahibi yaptık. Kardeşlik, dayanışma yok mu? Her şey Karabük'e mi olacak? Çankırı da alacak Karabük de alacak, her yer alacak. Her yerde, her şeyi yapacağız, yurdun her tarafını da ayağa kaldıracağız, birer birer üretime geçireceğiz'' diye konuştu.
Bakan Yıldırım, Çankırılıların temel atma törenine katılımının az olduğuna dikkati çekerek, ''O kadar mesafeden Avusturyalılar geliyor, Çankırılılar gelmiyor. Burada bir şikayet olarak bunu söylüyorum. Çankırılılar gelse de canları sağ olsun, gelmese de canları sağ olsun. Hizmetlerimiz onlara gelmeye devam edecek'' dedi.

''Hava Yolunu Halkın Yolu Yaptık''

Yaptıkları çalışmalarla kara yollarını bölünmüş yollara çevirdiklerini, halkı yüksek hızlı tren ile buluşturduklarını ifade eden Yıldırım, 2003'te 8 milyon kişinin yurt içinde havayoluyla seyahat ettiğini, bu rakamın 2009'da 41 milyona ulaştığını vurguladı.

Yıldırım, ''Sadece 10 milyon vatandaşımız uçakla tanıştı. Uçağa binmek şerefine nail oldu. İşte hizmet bu, işte havayolunu halkın yolu yapmak böyle'' dedi.
Hizmet etmek için yaz, kış, dağ, bayır demeden yollarda ve milletin içinde olduklarını anlatan Bakan Yıldırım, şöyle konuştu:
''Orada, burada laf ebeliği yaparak, laf yetiştirerek bu ülkeye, bu ülkenin insanına hizmet olmaz. Sadece seçim zamanı millet aklınıza gelmeyecek. Her zaman millet aklınıza gelecek. Her zaman milletle haşır, neşir olacaksınız. Ülkemizin dağ gibi sorunlarını, dağ gibi hizmetlere döndürüyoruz. Her gün, her yerde bir hizmetimiz, bir açılışımız, bir temel atmamız devam ediyor. Türkiye'nin her tarafında 3540 şantiyede yol yapılıyor, hava yolu yapılıyor, liman yapılıyor, balıkçı barınağı yapılıyor. Bunlar sadece Ulaştırma Bakanlığı'nın hizmetleri. Bazıları yolsuzluklarla bizi tehdit ediyor, 'yolsuzlukların hesabını soracağız' diyor. Biz göreve her şeyin hesabını vereceğimizi halkımıza vaat ederek geldik. 75 katrilyon bu yollarda yapıldıysa, trafik kazasında hayatını kaybedenlerin sayısı yüzde 50 azaldıysa, rantiyeden şantiyeye dönüş yaptıysak varsın hesabını sorsun, hesap sorulacaksa da bizim de bir çift sözümüz var. Milletimiz yapanın da yapmayanın da boş laf üretenin de hesabını soracaktır”

Halkın sağ duyusuna sonuna kadar güvendiklerini anlatan Yıldırım, yapılacak halk oylamasını partilerin değil, Türkiye'nin seçimi olarak nitelendirdi.

Avusturya merkezli Voestalpine şirketi yöneticisi Dieter Fritz de yaptığı konuşmada Türkiye ile Avusturya ilişkilerinin 500 yıl öncesine dayandığını belirtti.
Şirketi hakkında bilgi veren Fritz, Voestalpine'ye ait dünyanın çeşitli ülkelerinde 46 makas fabrikasının bulunduğunu, şirketin piyasanın yüzde 40'ına sahip olduğunu söyledi.
TCDD ve Kardemir ile ortak bir girişimi başlatmaktan mutlu olduklarını dile getiren Fritz, ''Hedefimiz, Çankırı'yı dünyadaki en iyi makas sistemlerinin üretildiği, dünya çapında demiryolu sistemlerinin yapıldığı bir merkez haline getirmektir. Bunun için şirket olarak her türlü imkanımızı buraya getireceğiz'' diye konuştu.
Yıl sonuna kadar 150 kişiyi TCDD, Kardemir ve Voestalpine şirketinin ortaklığıyla kurulan Vademsaş bünyesinde çalıştırmayı planladıklarını da ifade eden Fritz, sözlerini Türkçe ''Hayırlı, uğurlu olsun'' diyerek tamamladı.
Kardemir Genel Müdürü Fadıl Demirel de şirketin çalışmaları hakkında bilgi verdi. Son 8 senede 564 milyon TL değerinde yatırımlar yaptıklarını ifade eden Demirel, şirketin en önemli yatırımının tam kapasiteyle çalışan ray ve profil haddehanesi olduğunu söyledi.
Demirel, ''Önümüzdeki birkaç yıl içinde Kardemir, yılda 1 milyon 800 bin ton üretim kapasitesine sahip, enerjisini dışardan almayan, ray, ağır profil ve kaliteli kalın yuvarlak çelikler gibi katma değeri yüksek ürünlere yönelmiş, maliyet ve üretim yönetimini çok iyi kontrol edebilen, önü açık, geleceği aydınlık güçlü bir şirket haline gelecektir'' dedi.
TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman da yapılan tesisle ileri demiryolu sanayisine bir baca daha kazandırdıklarını söyledi.
2003'ten itibaren demir yolu sanayisinin öncelikli bir sektör haline geldiğini ifade eden Karaman, yerli ve yabancı özel sektörün dinamizmini demir yollarına katmak için çalıştıklarını kaydetti.
Demiryolu üretim tesislerine verdikleri önemi de belirten Karaman, komşu ülkelerle yapılan çalışmaları da anlattı. Karaman daha sonra TCDD, Kardemir ve Voestalpine şirketinin ortaklığıyla kurulan Vademsaş hakkında da davetlilere bilgi verdi.
AK Parti Çankırı Milletvekili Nurettin Akman ise Çankırı'nın tarihi bir gün yaşadığını belirtti. Akman, Ankara'ya yakın olmasından dolayı çeşitli dezavantajlar yaşayan Çankırı'nın yapılan yatırımlarla birlikte kentin makus tarihini yenmeye başladığını kaydetti.
Çankırı Valisi Şemsettin Uzun ise yapılacak fabrikanın Çankırı açısından çok önemli olduğunu belirtti.
Konuşmaların ardından, Yıldırım, Fritz, Demirel, Karaman ve diğer davetliler tarafından fabrikanın temeli atıldı.
Törenin ardından Yıldırım, İndağı bölgesinde yapılan karayolları çalışmalarını inceledi.
Çankırı'daki makas fabrikasının yanındaki 22 dönümlük arazide kurulacak fabrika TCDD ve yerel yönetimlerin makas ihtiyacının yanı sıra üretim kapasitesinin yüzde 10'unu ihraç edecek. Fabrikada ilk yıllarda 140 personel istihdam edilecek. Makas konusunda dünyanın ilk firması olarak gösterilen Voestalpine firmasının yüzde 51, Kardemir'in yüzde 34, TCDD'nin yüzde 15 olarak ortak olduğu Çankırı Makas Fabrikası 2 yıl içinde bitirilecek.

''Pakistan'a Gönderilecek Yardımları Taşımak İçin Oluşturulan 'İyilik Treni' Önümüzdeki Hafta Yola Çıkacak''

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Pakistan'a gönderilecek yardımları taşımak için oluşturulan 'iyilik treninin' önümüzdeki hafta yola çıkmasının planlandığını belirtti.

Yıldırım, TCDD, Kardemir ve Voestalpine ortaklığında kurulan Çankırı Makas Fabrikası'nın temel atma töreninin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin Pakistan'daki selin ardından gönderilecek yardımlara ilişkin sorusu üzerine Yıldırım, dost ve kardeş ülke Pakistan'ın önemli bir sel felaketiyle mücadele ettiğini anımsattı. Ülkede büyük can ve mal kaybı olduğunu ifade eden Yıldırım, çok sayıda insanın evsiz kaldığını, bazılarının ise zor şartlarda yaşam mücadelesi verdiğini belirtti.

Türkiye ile Pakistan'ın her zaman zor şartlarda birbirine destek olduğunu dile getiren Bakan Yıldırım, bu dar günde Pakistan'ın unutulmayarak ülke çapında bir yardım kampanyası başlatıldığını ifade etti. Devletin kurumlarından medya gruplarına, vatandaşlara kadar kampanyaya katılımın çok yoğun olduğunu vurgulayan Yıldırım, ''Bu yardım kampanyasının yüklerini dost, kardeş Pakistan'a 'iyilik treni' adını verdiğimiz bu yeni tren ile taşıma işini TCDD olarak biz üstlendik. Bu konuda yapılacak her türlü yardımları trenimiz bila bedel taşıyacaktır'' dedi.

Yıldırım, ramazanda tüm vatandaşları Pakistan'daki insanların çığlıklarına, akan gözyaşlarına cevap vermeye davet etti. ''Gün dayanışma günüdür, gün yardımlaşma günüdür, gün ihtiyaç sahiplerine, darda, zorda olanlara destek günüdür'' diyen Binali Yıldırım, bir soru üzerine de iyilik treninin yükler hazır olduktan sonra önümüzdeki hafta başında yola çıkmasının planlandığını da kaydetti.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türkiye'de yargı sisteminden dolayı büyük bir sıkıntı çekildiğini belirterek, ''Adalet sistemimiz hızlı çalışsa, kamu vicdanını rahatsız etmeyecek kararlar verse, hiç kimsenin ne Anayasa ile ne de yüksek yargıyla ilgili bir talebi olmaz'' dedi.

TCDD tarafından Hacı Ali Lokantası'nda düzenlenen iftar yemeğine katılan Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, vatandaşların daha iyi şartlarda yaşamaları için yaptıkları çalışmaların devam ettiğini bildirdi.

''Türkiye, yargı sisteminden dolayı büyük sıkıntı çekiyor'' diyen Yıldırım, yargıyla ilgili sorunlar olmasaydı Ankara-İstanbul arasındaki Yüksek Hızlı Tren çalışmalarının bitmiş olacağını belirtti.

Eskişehir-İstanbul arasındaki Yüksek Hızlı Tren çalışmaları kapsamında 2,5 sene mahkemede zaman kaybettiklerini anlatan Yıldırım, ''2,5 sene sonra biz o mahkemeyi kazandık ama sevinemedik. Çünkü ülkemin 2,5 senesi gitmişti. Adalet sistemimiz hızlı çalışsa, kamu vicdanını rahatsız etmeyecek kararlar verse, hiç kimsenin ne Anayasa ile ne de yüksek yargıyla ilgili bir talebi olmaz ama yürümüyor, yürümediği de her olayda ortaya çıkıyor'' diye konuştu.

Meclisin çıkardığı bazı kanunların Anayasa Mahkemesinden geri döndüğünü belirten Yıldırım, Hükümetin, bakanlıkların icraatlarının ise idari yargıdan döndüğünü, bunların sonucunda Türkiye'nin kaybettiğini söyledi.

Zamanın artık paradan da önemli olduğunu vurgulayan Yıldırım, çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmak için koşmak gerektiğini kaydetti.

Türkiye ile Rusya'nın, AİHM'e giden dava sayısı bakımından ilk iki sırada yer aldığına dikkati çeken Yıldırım, şöyle konuştu:

''130 bin dosyanın 13 bini Türkiye'ye ait. Eğer Türkiye'nin yargı sistemi iyi olsa, iyi çalışsa... Her yıl 100 milyon avro, 200 trilyon para veriliyor. Bu para 300 kilometre daha fazla yol demek. 300 kilometrelik yolun parasını Avrupa'ya, insan haklarında kaybettiğimiz davalara veriyoruz; yazık, günah. Milletimizin zorla derleyip topladığı paraları yanlış yargı kararları yüzünden veriyoruz, heba olup gidiyor, hizmete dönüşmüyor. Aleyhimize verilen kararlar konusunda birinciyiz. Burada Rusya'nın önüne geçiyoruz. Eğer bizim adalet sistemimiz çok doğru çalışsa her halde bu kadar aleyhimize dava sonuçlanmaz.''

Çankırı'da yapılan yol çalışmaları hakkında da bilgi veren Yıldırım, Ankara-Çankırı-Ilgaz karayollarında çalışmaların devam ettiğini bildirdi. Yolların her kilometresinin bir şantiye gibi olduğunu ifade eden Yıldırım, medeniyeti getirmenin en önemli unsurunun yol olduğunu söyledi.


Kaynak: UBAK