MDTO Başkanı Cihat Lokmanoğlu, “Bundan sonraki süreçte limanı protesto edip, yük vermeyip, gemi yanaştırmayabiliriz” dedi.
Mersin Uluslararası Liman İşletmesi’nin (MIP) 1 Haziran 2010 tarihinden geçerli olmak üzere uygulamaya koyduğu yeni liman hizmet tarifesi; Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO), Mersin Ticaret Borsası (MTB), Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) ve Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) tarafından protesto edildi. MDTO Salonu’nda düzenlenen ortak basın toplantısında, uygulanın Mersin ve ülke ekonomisini olumsuz etkilemesinin kaçınılmaz olduğu vurgulandı.
Toplantıya; AKİB Genel Sekreter Vekili Zübeyde Oğuzcan, MTSO Başkanı Şerafettin Aşut, MDTO Başkanı Cihat Lokmanoğlu, MTB Meclis Başkanı Hüseyin Arslan, Mersin Lojistik Platformu Başkanı Jozef Atat, Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı Baki Şimşek, Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği Başkanı Korkmaz Şaygır, Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Açıkgöz, Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD) Başkanı Ali Doğan ile işadamları katıldı.
“MIP, özelleştirme sürecinin sona ermesini fırsat bildi”
Toplantıda ilk olarak Başkan Lokmanoğlu, oda, borsa ve birliğin ortak basın açıklamasını okudu. Limanın 2007’de özelleştirilerek MIP’e devredildiğini hatırlatan Lokmanoğlu, şirketin imtiyaz sözleşmesi uyarınca, 3 yıl tarifelere zam yapmaması gerektiğini ancak şirketin, aynı sözleşme gereği ÜFE (Üretici Fiyat Endeksi)’de ABD Doları/TL paritesindeki farklılığı gerekçe gösterilerek, 15 Nisan 2008 hizmetleri ücretleri ortalamasının yüzde 10 arttırdığını dile getirdi. “MIP, 11 Mayıs 2010 tarihinde 3 yıllık sürenin dolmasını fırsat bilerek, yeni liman hizmet tarifelerini ‘ben yaptım, oldu’ dayatmasıyla 1 Haziran 2010 tarihi itibariyle yürürlüğe koymuştur” diyen Cihat Lokmanoğlu, tTarifelerde yapılacak herhangi bir değişikliğin en az 3 ay evvel kullanıcılara duyurulmasının uluslararası teamül gereği olduğunun altını çizdi.
“Yeni hizmet tarifeleri re’sen yürürlüğe konmuştur”
MIP’in, yeni hizmet tarifeleri ve yürürlük tarihi üzerinde, liman kullanıcılarının üyesi olduğu MDTO; MTSO; MTB ve AKİB ile mutabakat sağlamadan, TCDD’nin de uyarılarını dikkate almadan yeni liman hizmet tarifelerini re’sen yürürlüğe koymuş olmasının, liman kullanıcılarını ciddi sıkıntıya düşürdüğünü söyleyen Lokmanoğlu, bu durumun ekonomiyi olumsuz etkileyeceğini belirtti.
“Bu uygulama liman kullanıcılarını telafisi imkansız zararlarla karşı karşıya bırakacaktır” diyen Cihat Lokmanoğlu, “Dünyada yaşanan ve ülkemizi de derinden etkileyen ekonomik kriz nedeniyle ülkemiz ve bölge limanları fiyat indirimine giderken, MIP’nin bu tutumunu anlamak mümkün değildir.
“Biz anlaşmaları yıllık yapıyoruz”
Gemi hatları ile armatör sözleşmelerinin yıllık olarak yapıldığı göz önünde bulundurulduğunda; meydana gelecek karmaşa ve iş kaybının önüne geçilebilmesi, liman kullanıcıları ile 3’üncü kişilerin telafisi imkansız zararlara uğramasının önlenebilmesi için eski tarifenin uygulanması MIP’den beklediğimiz bir ‘lütuf’ değil, Mersin ve ülke ekonomimizin bugünü ve yarınları adına bir gereklilik ve sorumluluktur!
MIP’i, topluma karşı olan sorumluluğumuz ve görevimiz gereği uyarıyor; liman kullanıcılarının görüş ve önerilerini dikkate almaya, hakim durumu, hizmet alanlar aleyhine/kendi lehine ‘tekel’ oluşturacak nitelikte değiştirmemeye, hukuk, adalet, mantık ve vicdan anlayışına vurulmuş bir darbe olarak gördüğümüz ‘Ben yaptım, oldu’ dayatmasından bir an önce uzaklaşmaya davet ediyoruz.
Mersin Limanı gibi Mersin ve Türkiye ekonomisi çok önemli bir değeri işleten MIP’in, kent ve ülkeye olan sorumluluklarını hatırlatmayı görev sayıyoruz” diye konuştu.
“Limana destek bitti”
Özelleştirme sürecinde MIP yönetiminin yanında olup, destek verdiklerini ve limanı buraya kadar beraber getirmelerine rağmen bugün gelinen sürecin çok yanlış olduğunun da altını çizen Cihat Lokmanoğlu, bugün dünyanın tüm limanlarında yüklemeler azaldığı için tarife ücretleri aşağı çekilirken, MIP’in bu tavrının anlaşılabilir olmadığını ifade etti. “Bir yere kadar limana destek verdik, bundan sonra destek verme ihtimalimiz yok” diyen Başkan Lokmanoğlu, bu zamlarla seneye ihracatçının da, ithalatçının kalmayabileceğini vurguladı.
Zammın devreye girdiğini ancak şuanda yolda gemiler olduğunu, ihracatçıların vermiş olduğu taahhütler, transit ticaret yapanların verdiği fiyatların bulunduğunu hatırlatan Cihat Lokmanoğlu, liman yönetimi ile yapılan görüşmelerde alınan bu karardan kesinlikle dönmeme tavrında olduklarını gördüklerini, kendilerinin geri adım atmaya niyetli olmadıklarını bildirdi.
“Mersin’de bu zamlardan memnun olan MIP’ten başka bir Allahın kulu yok” diyen Lokmanoğlu, bu durumun liman yönetiminin tüm Mersin’i karşısına aldığı anlamına geldiğini söyledi. Cihat Lokmanoğlu “Bundan sonra yapılacak şey; bir araya gelip, hukuksal açıdan ne yapabileceğimizi değerlendirmemizdir. Liman protesto edilebilir, birkaç gün çalıştırmayabilir, yük vermeyip, gemi yanaştırmayabiliriz” dedi.
“Maliyet artışı önce ihracatçının sonra vatandaşın cebinden çıkar”
MTB Meclis Başkanı Hüseyin Arslan da, geçmişte limanda bir konteyner yüklemesi işleminin 85 dolara gerçekleştirildiğini ancak bu rakamın şimdi 120 dolara çıktığını söyledi. “Bu artış yüzde 45’lere kadar varan bir orana tekabül etmektedir” diyen Arslan, bunu ne bir akıl, ne bir vicdan, ne de bir adalet savunamayacağını ifade ederek, dünyanın hiçbir yerinde dolar bazında bu kadar yüksek artışlar yapılmadığını kaydetti.
Yine aynı şekilde limanda geçici kabullerin 35 dolardan, 45 dolara yükseltildiğini aktaran Arslan, “Yani gemiye yüklenen her konteynere bundan öncekine göre biz yüzde 40’ın üzerinde fark ödüyoruz” diyerek, bu durum dış ticaret bakımından ele alındığında maliyet artışı anlamına geldiğini bildirdi. “Bu maliyet artışı ilk etapta ithalatçı ve ihracatçının cebinden çıksa da daha sonra vatandaşın cebinden çıkacaktır” diyen Hüseyin Arslan, maliyetler üzerine konulan bu oranların fiyatlara yansımasının kaçınılmaz olduğunu vurguladı.
“Limanın daha az kullanılması için harekete geçeriz”
“Bunları göz önüne almadan, ‘yaptım oldu’ denmesi çok yanlış” diyen Arslan, “Liman geçmişte TCDD’nin elindeyken zam konusu gündeme geldiğinde biz çok sayıda görüşmeler, gazete ilanları vererek devletin geri adım atmasını sağlamıştık. Devlet bu konuda geri adım atmayı daha uygun gördü çünkü bu tehlikenin farkına vardı.
Bugün ise gelinen durumun ikinci aşamasında, eğer bu bir tekelleşme ise Mersin Limanı’nın daha az kullanılması için ihracatçı çalışma yapacaktır. Buradan ürününü yüklüyor ise artık Mersin yerine başka bir yerden yükleyecektir. Bu durumun da Mersin ekonomisine ve limana çok büyük darbe vuracağı bilinmelidir. Biz bunları defalarca liman yönetimine söylememize rağmen bu tavırlarını devam ettirdiler.
Limanın devri sırasında canla başla çalışıp, MIP yönetimini savunup, sorunlarının çözümü için bakanları devreye sokup, bir araya gelerek bu işlemlerin hızlandırılmasına çabaladık. Ancak bugün gelinen nokta çok üzücüdür.
Ancak unutulmamalıdır ki dünyada artık sivil toplumun gücü her şeyi yenecek güçtedir. Biz buna inanıyoruz ve çalışmalarımızı da hukuk çerçevesinde sürdürmeyi planlıyoruz. Bu toplantı MIP’e verilmiş bir uyarıdır. Bu konuyu aşama aşama ileriye götürüp, gereken eylem ve hareket planını ona göre çizeceğiz” diye konuştu
“Bölge illerinden üzerimizde büyük baskı var”
MTSO Başkanı Şerafettin Aşut da, limandaki zamlarla ilgili Gaziantep, Kahramanmaraş, Kayseri, Karaman, Konya başta olmak üzere Mersin Limanı’nı kullanan ihracatçılardan yaklaşık 20 gündür büyük baskı gördüklerini açıkladı. Limanda hizmet alımı çok elzem olmayan kalemlerin ücretlerinde çok büyük oranlarda düşüşler yaşandığını belirten Aşut, gerçekten hizmet alımı yapılan kalemlerde ise çok büyük oranda yükselişler görüldüğünü vurguladı.
Liman yönetimi ile ilk olarak kapalı kapılar ardında görüştüklerini ancak sonuç alamamaları üzerine konuyu kamuoyuna açıkladıklarını ifade eden Aşut, “Görüşmeler yaptık ancak konuşulanlar tutanaklarda kaldı. Biz bugün ihracatı cent düzeyinde kar marjı ile yapar hale geldik çünkü Pazar daraldı. Artık eskisi gibi pazarlarımız yok, günümüzde çok değişik pazarlarda çalışmaya uğraşıyoruz. Hal böyle olunca kilo, konteyner bazındaki kar marjlarımız çok düştüğü için hizmet tarifelerinin belli bir düzeyde tutulması bizin için çok önemli.
Bilindiği gibi armatörlerle anlaşmalar yıllık yapılır. Buradan hareketle ‘biz yaptık, oldu’ mantığıyla’ bugün karar verip, yarın uygulamaya geçen birçok proje büyük bir ihtimalle bölgemizdeki ve hinterlandımızda bulanan büyük firmalarımıza çok büyük zararlar verecektir. Büyük firmalar daha uygun limanlara gidebilir ancak KOBİ’lerin bu zararların altında kalkma şansları bulunmamaktadır” uyarısında bulundu.
“Biz onları desteklerken, onlar bizimle masaya bile oturmadı”
Limanda özellikle cezalandırma ile ilgili rakamların arttırıldığının altını çizen Başkan Aşut, birim fiyatlarındaki artışların fahiş olduğunu, bunun yanında hizmet alamamaktan dolayı da bir sürü yük ile karşılaştıklarını bildirdi.
“Biz Mersin’de ro-ro taşımacılığı ile ilgili el birliği yaptık ve liman işletmesine de çok destek olduk. Tüm bu çalışmaların bölge ekonomisine de çok büyük faydası oldu” diyen Şerafettin Aşut, ayrıca ÖTV’siz yakıt problemini çözebilmek için de en az 3 sefer Ankara’ya gittiklerini ifade etti. “Mersin ekonomisi için önemli olan bu konuya destek olmak bizim görevimizdir elbette bunları yapacağız” diyen Aşut, “Ancak biz bu kadar destek verirken karşılığında en azından maliyet muhasebesinin ortaya koyulup, bizlerle tartışılıp, ondan sonra sonuca gidilmesini beklerdik” diye konuştu.
“Konuyu Meclisimize taşıdık”
AKİB Genel Sekreter Vekili Zübeyde Oğuzcan da, ihracatçıları birliği olarak 4 bin 800 üyelerinin konuyla ilgili ciddi sıkıntılar yaşadığını söyledi.
“AKİB bünyesindeki 8 birliğin başkanlarının ortak kararı doğrultusunda; sorulmadan yapılmış olan bu uygulamayı en yüksek meclisimiz olan Türkiye İhracatçılar Meclisi’ne ve Dış Ticaret Müsteşarlığı’na (DTM) taşıdık” diyen Oğuzcan, konunun takipçisi olacaklarını belirtti. .
MESİAD Başkanı Ali Doğan da, özelleştirmeye evet derken tekelleşmeye hayır dediklerini hatırlatarak, liman işletmesinin şuanda tekelleşme zihniyetine büründüğünü gördüklerini ifade etti. “Bu zihniyet yanlıştır ve çıkmaz sokaktır” diyen Doğan, bundan bir an önce geri dönülmesi gerektiğini bildirdi. Liman hizmet ücretlerinin yükselmesi Mersinimizin ithalat ve ihracatçına çok büyük bir sekte vuracak, gemilerin bölgemizdeki Suriye gibi diğer limanlara kaymasına neden olacaktır” diyen Doğan, bu gitmelerden dolayı da fazla kazanç elde etmeyi planlayan şirketin de zararla karşı karşıya kalabileceğini işaret etti.
Limanın sadece Mersin’e değil Türkiye’nin her tarafına hizmet sunduğunu, bu bakımdan MIP yönetiminin aklını başına alması gerektiğini belirten Ali Doğan, Mersin’deki dinamikler ile bir konsensüs sağlayarak, ortak akıl doğrultusunda birleşip, yeni bir uygulamaya geçilmesi için MIP’e çağrıda bulundu.
“Ulusal çıkarlar sabote edilebilir”
Mersin Gümrük Komisyoncuları Derneği Baki Şimşek de, artık ihracatçıların centlerle iş yaptığını söyleyerek, gelinen durumun karşısında olduklarını bildirdi.
MIP Fiyat Listesi ve Özel Koşullar Kitabı’nda uygulanmak istenilen tarife cetvellerinin 1 Haziran tarihi itibariyle uygulamaya alınmasının, bölgesel koşullar ve komşu ülkelerin liman tarifeleriyle mukayese edilmesi sonucunda, sadece Mersin’i değil ulusal çıkarları da sabote edebileceği sonucuna varıldığını dile getiren Şimşek, uygulanmak istenilen ücret tarifesinin rekabetçi bir anlayışla belirlenmediğini aktardı. Özellikle Akdeniz’de bulanan benzer limanların tarifelerinin karşılaştırılması yapıldığında pek fahiş bir fiyatlandırmanın uygulanmak istendiğinin görüldüğünü bildiren Şimşek, bu ücret politikasını kamu güvenliğini ihlal eder nitelikte bulduklarını vurguladı.
“Doğu Akdeniz’de İskenderiye ve Pire Limanları ile rekabet edebilecek kapasiteye sahip bir liman devralmış iken, son 3 yılda verilen yetersiz hizmete karşılık uyguladığınız yüksek fiyat politikası ülkemizi başka Lazkiye Limanı ile rekabet edemez duruma getirmiştir” diyen Şimşek, görüşleri alınmadan yeni tarifenin ileride tarifi mümkün olmayan hukuki sonuçlar doğurabileceğini kaydetti.
“Her türlü mücadele hazırız”
“Fiyat listesi tetkik edildiğinde, Türkiye ekonomisi açısından limanın gelirlerinin azaltıcı ve limana gelecek trafiği ve genel talebi ciddi oranda düşürecek politikalar belirlendiği görülmüştür” diyen Baki Şimşek, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin bölgesel rekabet gücünü zaafa düşürecek şekilde hareket edildiği ortadadır.
Mersin Limanı’ndan yararlanan bölgesel yük sahiplerinin uluslar arası rekabette etkin bir şekilde yer alamadıkları, bunun da nedeninin Mersin Limanı’nı etkin, hızlı, verimli ve uygun ücret politikasıyla çalıştırmamanızdan kaynaklandığını, liman ücret tarifelerinizin işletmelerin rekabet gücüne olumsuz etki yaptığı tespit edilmiştir.
Özet olarak, kamu hizmetinin sürekliliğinde ve hizmet standardında uyguladığınız ücret politikasının birbiriyle uyumsuz olduğu izahtan varestedir. Ücret tarifenizi bölgesel ve ulusal ölçekte değerlendirdiğimizde kabul edilebilir olmadığını bildirir, ücret politikanızı en yakın liman olan Lazkiye Limanı ile rekabet edebilecek konuma getirmediğiniz takdirde, bölgesel ve ulusal çıkarımız için sizlere karşı bu konuda her türlü mücadeleyi vereceğimizi bilmenizi isteriz”.
“İyi niyetli değiller”
UND Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Açıkgöz de, odaların görüşüne katıldığını ifade ederek, MIP’in limanda hizmet kalitesini yükseltmesini beklerken, böyle bir zammın karşılarına çıkması nedeniyle adeta şokta olduklarını açıkladı.
“Hatta ben biraz daha ileri giderek konuda bir eylem geliştirmemiz gerektiğini savunuyorum” diyen Açıkgöz, konunun kısa vadede çözülebilecek bir sorun gibi gözükmediğini ve liman yönetiminin de iyi niyetli olmadığına inandığını bildirdi.
Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği Başkanı Korkmaz Şaygır ise MIP’in bu zammı yapacağını önceden bildiklerini ve aylar öncesinden; ‘bu çalışmaları birlikte yapalım’ diye uyardıklarını açıklayarak, “Tek başınıza hareket etmeyin, asgari müşterek de birleşelim dedik ancak bu çağrımıza kulak vermediler. Biz alınan bu kararlara karşıyız. Ötelenmesi ve günün koşullarına göre değerlendirilmesi gerekir” dedi.
Kaynak: Hediye EROĞLU - MERSİN / LOJİPORT