Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Ekonomi / İş Dünyası / MAYIS İHRACATIMIZ ÖNCEKİ AYLARIN ÜSTÜNDE DEĞİL, GERİSİNDE

MAYIS İHRACATIMIZ ÖNCEKİ AYLARIN ÜSTÜNDE DEĞİL, GERİSİNDE

MAYIS İHRACATIMIZ ÖNCEKİ AYLARIN ÜSTÜNDE DEĞİL, GERİSİNDE01.06.2010

2009 yılı mayıs ayında 7 milyar 354 milyon dolar ihracat gerçekleştirmişiz.
Yarın TİM tarafından açıklanacak ihracat rakamlarımız son 3 günde aşırı süslenmezse 8.9 veya 9 milyar dolar, süslenirse 9.3 veya 9.4 milyar dolar civarında açıklanacak.
Ardından, "İhracatımız yüzde 26 veya 27 arttı" şeklinde methiyeler düzülecek.
TİM Başkanı muhtemelen son ay değişen dolar/euro parite ilişkisine değinerek "İhracatımızı dolar bazında açıkladığımızdan aslında ihracatımız yüzde 3.5 kadar daha yüksek" şeklinde bir açıklama getirecek.
Bu ilişki yıllardır euro lehine iken ve dolarla açıklandığında yüzde 10-15 oranlarında şişirilen ihracat rakamlarına dem vurmayan Sayın Başkan bu cümleyi bir süre önce kullanmış ve "Dolar/euro parite değişikliği mayıs ayı ihracatımızı yüzde 3 düşük gösterecek" şeklinde bir açıklama yaparak çok önceden bu zemini hazırlamıştı .
Aslında ihracatımız yüzde 3 dolar/euro yanıltması içerse dahi mayıs ayı ihracatımız önceki mart ve nisan aylarının gerisinde kalan bir rakam ve önemli olan bu, 2009 Mayıs ayı verileri değil.
Bu gelişmelerin ihracatımıza birkaç olumsuz yansıması var.
- Daha önce yüksek beklenti ile ihraç edilen ürünlerin bedelleri mayıs ayında gelip de bozdurulduğunda kâr beklentisi şöyle dursun ciddi zararları söz konusu.
- Ciddi zararlar ödemelerde ciddi sıkıntılar demek.
- Ayrıca, tersine dönen dolar/euro ilişkisi genelde dolar ve TL ile hammadde alıp da euro ile satan ihracatçı sektörleri çapraz ateş altına alarak vurmuş durumda ve ihracatın devamlılığı tehlikede.
- Gelişen bu çarpık tablo bu günlerde ihracatçılarımıza fiyat yapabilme imkânı vermemekte. Bu olumsuz gelişme, siparişlerin kaçırılmasını ve pazar kaybını muhtemel kılan bir durum.
- Tüm bu hoş olmayan gelişmeler ihracatçılarımızı zam yapmaya zorlamakta ama zaten bunalmış ve talep düşüklüğü hissedilen pazarlarda buna imkân yok.
- Sonuç; rekabet gücü, pazar ve ihracat kaybı.
Mayıs ayında yukarıda yazdığım olumsuzlukların tümü yaşandı ve acı meyveleri önümüzdeki aylarda alınacak. Önümüzdeki aylarda alınacak zira, mayıs ayı ihracat verileri geçen ayki ihracat verileri yorumumda yazdığım gibi mayıs ayının ihracat bağlantıları değil, 2 veya 3 ay önceki ekonomik şartlarda ileriye dönük kur ve parite beklentisi içerisinde siparişi alınan ihracatların mayıs ayında kayıt altına alınarak sevk edilmiş veya sevk edilmeye hazır halleridir. Bu durum asıl kıyametin önümüzdeki aylarda kopacağının habercisidir.
 
Biraz kur ve paritelerden bahsedelim.
2009 yılı mayıs ayı dolar/euro parite ortalaması 1.39.10 iken bu yıl bu ortalama 1.26.87 olarak gerçekleşmiş. Kısaca euro yüzde 7.28 oranında zayıflarken dolar aynı oranda güçlenmiş. Bu oranın ihracatımızın yüzde 50'sinin euro para birimi ile yapıldığını düşünürsek yanıltma payı yüzde 3.64'tür.
İhracatının yüzde 80'ini gerçekleştiren hazırgiyim ve konfeksiyon sektöründeki yanıltma payı ise yüzde 5.82'dir. Bu ters dönüş euro ile ihracat yapan her sektörde eurolu ihracatları oranında yanıltma payı bir başka ifade ile bu kez ihracat "Şişirilmemiş aksine eksik değer göstermiştir".
TİM Başkanı Büyükekşi'nin değindiği konu budur ama bu yüzde 3'lük yanıltma payı aleyhte değil de lehte dahi olsaydı bu ayki ihracatımızı kurtarmayacaktı. Sayın Büyükekşi'den bu hassasiyeti yıllardır şişirilen parite verilerinde de göstermesini beklerdim.
Kurların bu ayki durumu daha farklı.
2009 yılı mayıs ayında Amerikan Doları 1.55,95 TL iken bu ay ortalaması 1.54 TL olarak gerçekleşmiş. Dolar bazında fazla bir değişim yok iken bazı sektörlerimizin ihracatlarını ağırlıklı olarak euro ile yaptıkları düşünülürse o cephede kıyamet kopmuş. 2009 Mayıs ayında euro 2.12,95 TL iken bu yıl mayıs ayı ortalaması 1.96 TL'ye gerilemiş. Yani yüzde 8.65 değer kaybetmiş. Tabii ihracatını euro ile yapan sektörler de aynı oranda darbe almışlar.
Bu durumda TOBB'ye inat, "İhracatçılar 250 bin işçi alacak" diyerek şirinlik yapmaya çalışan ve yıllardır dolar/euro ilişkisiyle ihracatımız şişirilirken sesiz kalıp, mayıs ayı ihracatını daha açıklamadan dolar/euro paritesinden yakınarak "Bu ay ihracatımızı gerçeğinden yüzde 3 daha az açıklayacağız" diyen, önceki 2 ayın gerisinde olduğunu bile bile geçen yılın en düşük ihracat ayı olan mayıs ayına göre "Bu Mayıs ihracatımız yüzde 26 veya 27 arttı" demekten geri kalmayan TİM Başkanı'na tam bu noktada birkaç soru sormamız gerekmeyecek mi?
 
- Sayın Başkan, ihracatımız geçen yılki mayıs ayına göre yüzde 26-27 arttı ama ihracatçıların devasa zararlarından ne haber?
- Geçen yıla göre artan ihracatımız, önceki mart ve nisan aylarına göre neden yüzde 26 veya 27 artmadı da yüzde ve meblağ olarak azaldı?
- İhracatı arttırma yolunda TİM'in önerileri nelerdir?
- Son aylarda ve özellikle ayın son 3 günü aylık ortalamanın çok çok üstünde aşırı rakamlarda gerçekleştirilen ihracat verilerini nasıl izah ediyorsunuz?
- İhracatlarını artıramazlarken, bir taraftan hammadde fiyatları yükselen, diğer taraftan parite ve kur darbesi alan ihracatçılar işletmelerine nasıl işçi alacaklar?
 
Gelin, mayıs ayı ihracatlarımıza bir de sektörel bazda yaklaşalım ve 27 Mayıs yani 2 gün eksiği ile durumları nicedir kısaca bakalım.
Tekstil ve hammaddeleri ihracatımız, geçen yıla göre yüzde 23 artış gösteriyor ama bir önceki ayın hayli gerisinde kalmış.
Hazırgiyim ve konfeksiyon ihracatımız da tekstil ve hammaddeleri gibi geçen yıla göre yüzde 10 yüksek, bir önceki aya göre düşük.
Otomotiv endüstrisi ihracatında, geçen yıla göre yüzde 15 artış var. Bir önceki aya göre biraz düşük.
Kimyevi maddeler ve mamullerinde geçen yıla göre yüzde 46 artış var. Önceki aya göre başa baş gibi.
Elektrik–elektronik ihracatı geçen yıla göre yüzde 33 artışa rağmen bir önceki aya göre çok geride.
Demir çelik ürünleri ihracatında geçen yıla göre yüzde 48 artış var ve önceki aya göre de iyi.
İhracatımızın yaklaşık yüzde 70'ini gerçekleştiren 6 lokomotif sektörümüzün ihracat performansları böyle ve genel tempo düşüşte.
Görülüyor ki, lokomotifler tekleyince ihracatımız da tekliyor.
Önümüzdeki aylarda teklememek umuduyla.

Kaynak: Referans
Gayrettepe Mahallesi, Barbaros Bulvarı Dr. Orhan Birman İş Merkezi No:149/6 Beşiktaş 34349 İstanbul
+90 212 663 08 85 | +90 530 960 84 24
+90 212 663 62 72
utikad@utikad.org.tr