MÜSİAD Lojistik Sektör Kurulu Başkanı Mustafa Yasar, Gümrük Müsteşarlığı tarafından 7 Ekim tarihinde yürürlüğe konulan yönetmeliğin "Geçici depolama yerlerine eşya alınması" faslının yaşanan global kriz dolayısıyla zaten son derece zor günler geçiren nakliye ve antrepo sektörünün sıkıntılarını bir misli daha artıracağını kaydetti.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) Lojistik Sektör Kurulu Başkanı Mustafa Yasar, Gümrük Müsteşarlığı tarafından 7 Ekim tarihinde yürürlüğe konulan yönetmeliğin "Geçici depolama yerlerine eşya alınması" faslının yaşanan global kriz dolayısıyla zaten son derece zor günler geçiren nakliye ve antrepo sektörünün sıkıntılarını bir misli daha artıracağını kaydetti.
MÜSİAD Lojistik Sektör Kurulu Başkanı Yasar, uluslararası karayolu ile eşya taşımacılığı sektörünün sorunları ile ilgili yaptığı yazılı açıklama, Gümrük Müsteşarlığı'nın 1 Temmuz tarihinde revize edip 7 Ekim tarihinde yürürlüğe koyduğu “Gümrük Yönetmeliği” ile “geçici depolama yerlerine eşya alınması” ile ilgili paragrafının iptal edildiğini hatırlattı. Yasar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Yıllardan beri yürütülen bu uygulamaya ithalatçıdan nakliyeciye, gümrükçüden antrepocuya ve hatta devletin gümrük memurlarına kadar herkes alışmıştı. Yapılan son değişiklik ile yılların alışkanlığı rafa kaldırılmıştır. Üstelik de rafa kaldırılan bu uygulama yerine, uygulanması çok daha zor olan ve sektördeki tüm muhatapları ciddi sıkıntılara sokacak olan bir hüküm getirilmiştir. Müsteşarlığımızın bu gereksiz ve yanlış uygulamadan bir an önce dönmesini diliyoruz.”
Yasar, dolaşımda olan gümrüklü malların muhafazasının esas itibarı ile "geçici depolama" sisteminde yapıldığını vurgulayarak, geçici depoların ise, gümrük ve yolcu salonu sundurmaları ile müsteşarlıkça bu işi yapma yetkisi verilmiş özel depolar olduğuna işaret ederek açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Bizler bu yönetmelik değişikliğinden önce, ithalat yüklerini aracımız ile beraber, antrepo rejimine bağlı çalışan ve dilediğimiz bir antrepoya sevk ve tahliye edebilmekteydik. Paragrafın yürürlükten kaldırılması, nakliyecinin bu inisiyatifine son vermiştir. Bunun yerine ‘Gümrük antrepo rejimine tabi tutulacak eşya, konulacağı antreponun bağlı olduğu gümrük idaresine sunulur. Gümrük beyannamesi kullanma talimatında belirtilen esaslar çerçevesinde, beyannamenin tescili ile birlikte eşya antrepo rejimi hükümlerine tabi tutulur’ şeklinde bir ibare getirdiler. Bu uygulamanın zorluğu sektörün tüm muhatapları tarafından bilinmektedir. Zaten bu sebepledir ki uygulamayı da üç ay boyunca ertelediler. Ancak yapılan bu erteleme süresinde yaşanan ve yaşanacak sıkıntıları bertaraf edecek yeni bir düzenlemeye de ne yazık ki gidilemedi.”
Özellikle ithalat parsiyel kara taşımacılığında tüm alıcıların ortak hareket ederek aynı anda antrepo beyannamesi vermelerinin ve böylece aracın antrepoya tahliyesinin akla yakın bir olasılık olmadığına işaret eden Yasar, “Bu tür parsiyel taşımaların kısmen gümrük sundurmalarına, kısmen özel antrepolara tahliyeleri kaçınılmazdır. Burada sorun sadece bir tahliye için 2 ayrı iş ve işlem yapılması, basitçe gerçekleştirilebilecek bir araç tahliyesinin günlerce sürmesi değildir. 10 seneyi aşkın bir uygulamanın oluşturduğu, geliştirdiği ve yaşattığı bir sistemin bir anda tümüyle sekteye uğratılmasıdır" dedi.
“Gümrük Müsteşarlığı geriye dönük bir uygulamaya imza attı”
İlk birkaç günlük uygulamanın ardından İstanbul Gümrükleri Muhafaza Başmüdürlüğü makamınca Gümrük Müsteşarlığı'na, yeni yönetmeliğin uygulamaya girmesi ile birlikte karşılaşılan zorlukların ve bunların giderilmesine dair önerilerin bulunduğu 9 Ekim tarihli ve 14 maddelik bir rapor sunulduğunu anımsatan Mustafa Yasar, açıklamasında şunları kaydetti:
"Müsteşarlığın 19 Ekim tarihli yanıtının maddelerin hemen tamamının reddi anlamnda olduğunu belirten Yasar, Muhafaza Başmüdürlüğü'nün "antrepo beyannamelerinin mükellef adına antrepo işletmesi tarafından verilmesi" yönündeki önerisinin kabul gördüğünü ifade etti. Bu durum her ne kadar uygulamada soruna kesin çözüm getirmemekle beraber, işlemlerin hızlandırılmasında bir derece katkı sağlayacağını umuyoruz.”
Açıklamasında yeni “Kara Taşıma Yönetmeliği”nin yol açtığı diğer sıkıntılara da değinen Yasar, “Yeni yönetmelik kara taşımacılığı ile iştigal edecek olan ticari kuruluşlara bir takım mali yeterlilik kıstasları getirmektedir. Bunların göstergesi de muhtelif yetki belgelerinin edinme şartları ve ücretleri olarak tanımlanabilir” dedi.
Kaynak: Gözlem gazetesi