2001 yılında ekonomik kriz döneminde kurulan AST, faaliyetlerine hava kargo ve konteyner taşımacılığı ile başladı ancak şirket kurulduğu yılın sonu itibariyle de proje lojistiğine odaklanma kararı aldı. Şirket o tarihten günümüze birçok projeye bir forwarder olarak imzasını attı. Kriz ortamında doğan AST şirketinin dönemin dönemin kaosuna rağmen proje lojistiğine odaklanma kararını alma gerekçelerini AST Genel Müdürü Emrah TETİK şu cümlelerle özetliyor:
“Proje lojistiği alanında odaklanmaya karar verdiğimiz 2001 yılında rekabet, bugüne oranla çok daha azdı, dolayısıyla karlılıkta daha yüksekti. Proje lojistiğinin kısa sürede lojistik firmasına önemli referanslar kazandırması da bu alana yeni girmekte olan firmalar için oldukça cezbediciydi. Bugün sektörde birçok denge değişmiş olmasına rağmen şirketimizin omurgasını proje lojistiği oluşturuyor. Bugüne kadar başarılarımızı kendi içimizde yaşasak da artık sektör sesimizi daha fazla duyacak”.
2002 yılı ortalarında gerçekleştirdikleri ilk proje lojistiği operasyonunda bir tekstil firmasının 45 tonluk kazanını İtalya’dan Türkiye’ye getirdiklerini açıklayan Emrah TETİK, 2002 yılının kendileri için oldukça hareketli geçtiğini ve sektöre hızlı bir giriş yaptıklarını dile getiriyor. Yine aynı yılın sonunda Alarko firmasına Kırklareli doğalgaz santralinin kurulumu için hizmet sunduklarını söyleyen Tetik; ABD, Kanada ve Avrupa’dan 100-150 tonluk parçaların taşınmasını da içeren bu projenin gerçekleştirdikleri ilk büyük çaplı proje olduğunu da vurguluyor. Tetik, bügüne kadar kadar taşıdıkları en ağır yükün yine Alarko’nun bir projesi için taşınan 250 tonluk bir parça olduğunu belirtiyor. Alarko ile yıllar önce başlayan işbirliklerinin bugün de sürdüğün söyleyen Tetik, şu sıralarda yine Kırklareli’ye şirket adına bir taşıma yürüttüklerini de açıklıyor.
En uzun soluklu proje hala sürüyor
Kuruluşundan bugüne ENTEK, Aksa, TAV, Alarko gibi büyük şirketlerin projelerine bir forwarder olarak lojistik hizmetler sunan AST’nin hizmet sunduğu projelerden en uzun süreni ise, iki yıl önce başlayan ve halen devam etmekte olan bir haddehane taşıması… Irak’ta Erbil’e yapılan bu haddehane projesi için Hindistan’dan gelen yükler Erbil’e ulaştırılıyor. Emrah TETİK bu operasyon hakkında şunları söylüyor:
“Yaklaşık 2 yıldır Irak-Erbil’de yapılmakta olan bir haddehanenin taşıma işini yürütüyoruz. Tamamı Hindistan’dan gelen bu yüklerin bir kısmını konteynerle direkt olarak Irak’a taşıyoruz, bir kısmını boşaltarak gönderiyoruz. Aslında proje ana hatlarıyla tamamlandı, hatta yanına ufak bir kojenarasyon tesisi de yapıldı ama hala Hindistan’dan bazı yüklerin operasyonu sürüyor.
Demiryolun Kanada’da ki tüm işlerimizde kullanıyoruz
Proje lojistiğinde elbette her şey yolunda ilerlemeyebiliyor, özellikle hava koşulları gibi zorlayıcı sebepler zaman zaman forwarderlerin ve nakliyecilerin işlerini güçleştiriyor. Geçtiğimiz yıl Entek firması için Kanada’dan getirttikleri 186 tonluk kazanın taşınma operasyonunda Kanada’da ki hava muhalefeti sebebiyle zorluk yaşadıklarını belirten Emrah TETİK, bu zorluğu nasıl aştıklarını söyle aktarıyor: “Kanada ile işlerimiz oldukça yoğun oluyor ve bu işler de Kanada’da ki iş ortağımızla müşterilerimize güçlü ve güvenilir hizmetler sunuyoruz. Entek’e yaptığımız bu operasyonu da 2008 Aralık ayında almıştık ve operasyonu gerçekleştirmek üzere 2009 Ocak ayında çalışmaya başladık. Taşınacak olan kazanın üretildiği tesisin yakınındaki limanlar hava muhalefeti sebebiyle kapalıydı. Biz de 186 tonluk kazanı yaklaşık 2bin millik bir mesafeye trenle götürdük. Oradan da gemiye yükleyip Türkiye’ye getirdik ve sahaya teslim ettik. Demiryolunu Kanada’da ki tüm işlerimizde kullanıyoruz. 2009 yılında Kanada’da ki bu üreticiden altı taşıma gerçekleştirdik ve bu taşımaların tamamında demiryolunu kullandık”.
Yanlış izlenimlere kapılmamak gerekiyor
Özellikle son dönemlerde rüzgar santrali taşımalarının popüler hale geldiğine değinen Emrah TETİK, “Artan rekabet dolayısıyla rüzgar projelerinin taşınması için verilen teklifler o kadar düşük ki, ister istemez yapılan işin kalitesini sorguluyorsunuz” diyor. Forwarderler açısından rüzgar projelerinin lojistiğinin ayrı bir uzmanlık gerektirdiği gibi yanlış bir izlenim yaratıldığını belirten Tetik, “Proje lojistiğinde belli bir uzmanlığa ulaşmış forwarderler rüzgar santrali operasyonlarını yönetebilir, yeter ki işini bilen uzman bir kadro ile hizmet versin” diyor ve ekliyor “Bizim işimiz bu projenin lojistiğini dizayn etmek. Uzman kadro ve doğru tedarikçiler ile çalıştığınız ve projenin tüm safhalarını yakından kontrol ettiğiniz zaman taşıdığınız parçaların gaz türbini, rüzgar santrali veya heddehane olması önemini yitiriyor. Önemli olan sürecin iyi yönetilmesi ve tüm ayrıntıların göz önünde bulundurulması”
Kaynak: UTA