Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Ekonomi / İş Dünyası / ABYLE STALI ÜLKELERDE STASIZ ÜLKE OLMANIN ZARARI

ABYLE STALI ÜLKELERDE STASIZ ÜLKE OLMANIN ZARARI

ABYLE STALI ÜLKELERDE STASIZ ÜLKE OLMANIN ZARARI27.01.2010

1996 yılında Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşmasını hayata geçirirken, öngöremediğimiz bir konu her geçen gün aleyhimize sonuçlar ortaya çıkarıyor. AB'yle serbest ticaret anlaşması imzalayan ülkeler, Avrupa Birliği'nin yanı sıra bize ihracatlarında da gümrük indirimlerinden yararlanırlarken, bizden ithalatlarında bizi üçüncü ülkeler gibi yüksek gümrük uygulamaları yapıyorlar. Bu hem AB pazarında ihraç sektörlerimizde rakiplerimizin artmasına yol açıyor, hem de kendi iç pazarımızda bizim üreticilerimiz karşında bu ülkelerin rekabette avantaj elde etmesine yol açıyor. Bu geç kalınmış alanda hiç vakit kaybetmeden AB ile müzakere ile yeni düzenleme getirmemiz gerekiyor.

Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşmasını coşku ile imzalayıp 1996 yılında hayata geçirirken bıraktığımız açık kapılardan biri her geçen gün aleyhimizi işlemeye başladı. Şimdi AB ile Ganey Kore arasında Serbest Ticaret Anlaşması imzalama aşamasına gelince bundan zarar görecek sektör temsilcileri otomotivciler, elektronikçiler, kahverengi ve beyaz eşyacılar ile tekstil konfeksiyoncular bu gelişmeden zarar göreceklerini belirterek bu ülke ile eşzamanlı STA yapılmasını istiyorlar. TiM ise AB'nin üçüncü ülkelerle yaptığı STA'lardan zarar görmememiz için geliştirdiği önerileri açıklıyor.

1996'da Gümrük Birliğini imzaladığımız dönemde öngöremediğimiz aleyhimize işleyen durum açıklığıyla şöyle: Avrupa Birliği bir ülke ile Serbest Ticaret Anlaşması imzalarsa o ülke Gümrük Birliği anlaşmamız nedeniyle biz de imzalamış gibi o ülkenin ihracat koşullarını, gümrük indirimlerini aynen kabul ediyoruz. Ama bizim o ülke ile özel STA'mız  yoksa, biz o ülkeye ihracat yaparken AB'ye tam üye olmadığımız için, üçüncü ülke muamelesiyle gümrük ödemek zorunda kalıyoruz. Biz, gümrük vergilerimizi indirir ya da sıfırlarken, söz konusu ülke bize AB'ye karşı yaptığı gümrük indirimlerini uygulamıyor ve üçüncü ülkelere uyguladığı tarifelere tabi tutuyor.

Bu sadece bu alanda zarar görmemiz sonucunu getirmiyor. AB ile STA yapan ülkeler ihraçlarında gümrük indirimi aldıkları için bizim AB'ye ihraç alanlarımızda otomotiv, beyaz eşya, kahverengi eşya, tekstil-konfeksiyon, demir çelik, tarım gıda gibi alanlarda rakibimiz haline geliyorlar. Ayrıca, AB'den hammadde ve ara malı alımlarında da avantajlı duruma geçiyorlar.

Biz , bunun ilk ciddi olumsuzluğunu AB-ABD serbest ticaret anlaşmasına bağlı olarak yaşadık. Amerikan mallarının ülkemize girişinde AB normlarını uygularken, "Stratejik işbirliği" söylemine rağmen ihracatımızda gümrük ve kotalarla karşılaştık. Bu da zaman içersinde bu ülkeye ihracatımızı artırmak bir yana engelledi ve azalttı. Amerika birçok ülke ile özel anlaşmalar imzalar, nitelikli sanayi bölgelerinden sıfır gümrüklü, kotasız ihracat yapmalarını kabul ederken, bizim ihracatımızın arttığı Demir-çelik, konfeksiyon gibi alanlarda getirdiği kota kısıtlamaları, anti-damping soruşturmalarıyla ihracatımız önüne engeller koydu.

Bunun benzeri gelişmeler AB'nin STA yaptığı bizimle STA olmayan bütün ülkelerde karşımıza çıktı, çıkmaya devam ediyor. Eğer AB'nin gündeminde olan Güney Kore, Rusya, Hindistan, Çin ve ASEAN ülkeleriyle biz imzalamadan STA imzalaması sonuçlanırsa, bizim AB'ye ihraç alanlarımızda rakiplerle karşılaşmanın yanı sıra, kendi iç pazarımızda da bu ülkelerin ürün satmada avantajlı duruma geçmelerini önleyemeyeceğiz.

O nedenle AB ile Gümrük Birliği'nin yarattığı bu olumsuzluğu ele alıp müzakere ederek çözüm üretmeliyiz. TİM bu konuda Kasım 2007 Gümrük Birliği Ortak Komitesine sundukları çözüm önerilerini hayata geçirilmesi için girişimlerde bulunulmasını istiyor. Güney Kore'nin bizim STA önerimiz karşısında isteksiz davranırken AB ile anlaşmayı sonuçlandırmayı gayretle sürdürüyor. TİM bu olumsuzluğa son verilmesi için ya AB'nin STA yaptığı ülkelerle yaptığı anlaşmanın eşzamanlı  Türkiye'yi de kapsamasını sağlayan düzenlemeyi öneriyor. Ya da Türkiye'nin AB ile STA yapan ülkelere telafi edici gümrük uygulamasına imkan tanınmasıyla hiç değilse iç pazarda rekabeti bozan uygulamalara son verilmesini istiyor.

Türkiye'nin Gümrük Birliği nedeniyle yaşadığı bu olumsuzluğun yarattığı sonuçlar hesaplanarak, AB ile müzakere yapılması ve çözüm araştırmasının zamanı geldi de geçiyor. AB kapısında STA yapmak isteyen çok sayıda ülke olduğu bilinirken, bir an önce bu konuda girişimde bulunmamız gerekir. Dün yapmamız gereken bu girişimde, bugün bile geç kalmış durumdayız, yarın önlenemez zararlarla karşılaşacağımızı unutmamalıyız.

Kaynak: Dünya