Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Gündem / ÜS OLMAMIZA VERGİLER ENGEL

ÜS OLMAMIZA VERGİLER ENGEL

ÜS OLMAMIZA VERGİLER ENGEL05.01.2010

Suudi Arabistanlı Abdullatif Jameel Co.Ltd., Sabancı Grubu'ndan devraldığı Toyota Pazarlama ve Satış AŞ'yi Ali Haydar Bozkurt'a emanet etti.

Bozkurt, yedek parça sanayimiz, kalite bilincini alarak yetişmiş insan kaynağımız ve altyapımızla dünya otomotiv sanayinin tüm üretim yatırımlarını Türkiye'ye getirmenin mümkün olduğunu belirtiyor. Bozkurt, "Halihazırda kalitesi onaylanan otomobillerimizin Amerika'ya da ihracatı yapılmaya başlanmışken, bu fırsatın önünde duran tek engel otomobil üzerindeki vergilerdir. Hükümet, en hızlı şekilde vergileri makul seviyeye çekmelidir." diyor.

Abdül Latif Jameel Co. Ltd. 1945 yılında Suudi Arabistan'da kurulmuş ve 1955'te Toyota'nın bu ülkedeki distribütörlüğünü almış. Bugün ise Toyota Grubu şirketlerinin (Toyota, Lexus ve Daihatsu) dünyadaki en büyük bağımsız distribütörü unvanına sahip. Türkiye dahil toplam 12 ülkede varlığını sürdüren ALJ'nin, 2008 yılı küresel satış rakamı 320.000 adet. Grup otomotiv sektörünün yanı sıra tüketici finansı, emlak, elektronik, reklam ve medya alanlarında da faaliyet gösteriyor. ALJ, Daihatsu ile ülkemizde sürdürdüğü operasyonunu Eylül 2009'da Sabancı Grubu'ndan Toyota Pazarlama ve Satış AŞ'yi de alarak devam ettiriyor.

Grubun ülkemizde gündeme gelişi ise Toyota Pazarlama ve Satış AŞ'yi hızlı bir operasyonla satın almasıyla olmuştu. Yüzde 65'i ALJ Lubnatsi Pazarlama ve Satış AŞ'ye, yüzde 25'i Toyota Avrupa'ya ve yüzde 10'u da Mitsui&Co'ya ait olan şirket, faaliyet gösterdiği tüm ülkelerde pazar liderliğine oynuyor. Bu nedenle de 2010 yılından başlayarak kendine koyduğu rakamsal hedefler çerçevesinde Türkiye'de de iddialı bir oyuncu olma vizyonunda. Bu iddiasını da sahip olduğu kurumsal değerlerden aldığını söyleyen kurum yetkilileri, insana saygı, sürekli gelişim, müşteri odaklılık, güvenilirlik, topluma katkı ve yaratıcılık gibi konulara çok önem veriyor.

İddia edilmeli, yerine de getirilmeli diyenlerden

1 Ekim 2009'da Toyota Türkiye'nin başına geçen Ali Haydar Bozkurt, Çukurova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İngilizce İşletme bölümünden mezun. Profesyonel çalışma hayatına 1996 yılında demir-çelik sektöründe başlayan Bozkurt, bugün bile işe giriş sürecini unutamadığı Opel Türkiye'de ilk profesyonel otomotiv deneyimini yaşamış. Opel'de farklı bölgelerde bölge müdürlüğü, Türkiye filo ve özel satışlar müdürlüğü ve nihayet iş geliştirme müdürü olarak görev yapmış. 2003 senesinde hiç beklemediği ve de düşünmediği bir dönemde ALJ Grup'tan gelen teklifle Opel'de başladığı kariyerine Daihatsu Türkiye'nin genel müdürü olarak devam etmiş. 2006 senesinde görevine ALJ Grubu'nun Avrupa Direktörlüğü de eklenen Bozkurt, hedef odaklı bir yönetici.

Şimdilerde pek oynayamasa da hayatında basketbol başta olmak üzere spor ve sanat olmuş. Müzik ve fotoğrafla da ilgilenen Bozkurt, profesyonel kariyerine daha kurumsal bir yapıda devam etme kararını verdiği 29 yaşına kadar neredeyse tüm zamanını verdiği tiyatroya artık daha az zaman ayırabiliyor. Ali Haydar Bozkurt, sonuçların adamı. Kararlarını hızlı alıyor ve birlikte çalıştığı herkesin de öyle olmasını istiyor. Takım çalışmasına inanan İcra Kurulu Başkanı, "Voleyboldaki takım oyuncuları kendi alanına gelmese de eğer gerekiyorsa arkadaşının karşılaması gereken pası karşılar. İş dünyasında da böyle olmalı. Bu benim işim değil diyerek yapılması gerekeni yapmayanları anlamakta zorlanırım." diyen Bozkurt, en çok zamanı yönetme konusunda hoyrat davrananlara kızdığını ifade ediyor ve, "Kim bir dakika öncesini bana geri verebilir ki?" diyor. Hayat felsefesini sevgi üzerine kuran Bozkurt, herkesin bu temel sevilme ve de beğenilme duygusu üzerinden varlığını sürdürdüğünü ifade ediyor.

2003'te Daihatsu'nun başına geçen Bozkurt'u; ayda 7-8 arabanın satıldığı, showroom yerine bir masa bir kasa ofislerde satış yapıldıkça sipariş geçilen bayilerin yer aldığı ve merkezde birkaç kişinin aynı bilgisayarı kullandığı bir manzara beklemektedir. "Yıl 2003" diyor Bozkurt ve o dönem aldığı aksiyonu anlatıyor. "Hızlıca altyapı gerekleri tamamlanıp atağa geçildiğinde işi geliştirme adına ne isteniyorsa hemen sağladık. Bu nedenle de Daihatsu çalışanları bana Noel Baba adını taktılar. Tüm prosedürleri yeniden yazdık ve şirket yılda 4 bin adet otomobil satan şirket konumuna geldi." diyor. Hayatı boyunca ya başlangıçların ya da bitmişlerin hayata döndürülme operasyonlarında çalışmış olan Bozkurt, "durumsal liderlik" tanımına da uyan bir kişilik.

Hiç umulmadık bir anda gelen Toyota teklifi

ALJ, bulunduğu her ülkede kayıtsız şartsız Toyota distribütörlüğünü yapıyorken 1984'te rahmetli Özdemir Sabancı'nın girişimleriyle Türkiye'ye getirilen ve üretimine başlanan Toyota markası Sabancı Holding tarafından sahiplenilmiştir. Bu durumda ALJ ülkemizde diğer markaları Lexus ve Daihatsu ile çalışmalarını sürdürecektir. Bu arada sürekli farklı bir marka için arayışta bulunan Bozkurt, yedek parçadan kendi işlerine paralel yürüyebilecek her işkolunda yeni fırsatlar aramaktadır. Toyota markası içinse bir beklentileri yoktur. Ancak ALJ'nin küresel ölçekte çalıştığı HSBC yetkilileri, hiç beklenmedik bir zamanda Toyota ile ilgilenip ilgilenmediklerini sorar. Bu ani gelen teklif ALJ yetkililerini çok şaşırtsa da ilgilerinin devam ettiğini söylerler. Satış süreci gizlilikle sürdürülür. Ancak iş neredeyse nihayetlenirken piyasa satıştan haberdar olur.

Kaynak: Zaman