Hükümetler arasında artan temaslar sonucu Türkiye ile Irak arasındaki ticaretin hareketlenmesi, ihracatın artması beraberinde çeşitli sıkıntılar da getirdi. Nakliyeciler son 5 aydır beklemelerin azaldığı Habur Sınır Kapısı'nda yeniden yığılmaların başlaması nedeniyle navlunların yükseldiğini belirterek, yüklerini Suriye'ye kaptırma endişesini yaşadıklarını ifade etti. Zaho'ya sefer başına bin 200 dolar olan navlunların son 1 hafta içinde bin 700 dolara yükseldiğini anlatan nakliyeciler aynı zamanda tonajlardan da şikâyetçi. Türkiye'den TIR'lara en fazla 25-26 ton yüklenebilirken, Suriye'de 40 tona kadar çıkılması nedeniyle pazarı navlunun da daha ucuz olduğu Suriye'ye kaptırabileceklerini düşünüyor.
"Körfez mallarını kaçırıyoruz"
Irak'a frigo, ağır ve tenteli taşıma yaptıklarını anlatan Kılıç Grup Yönetim Kurulu Başkanı Nejdet Kılıç, navlunda 500 doların üzerinde artış yaşandığını kaydederek, "Buradan Zaho'ya sefer başına bin 200 dolar öderken bin 700 dolar ödemeye başladık. Navlunların sürekli artıp azalması önümüzü görmemizi engelliyor, bir istikrar gelmeli" dedi. Kapıda 1 haftadır gidişte 5, dönüşte ise 7 günlük beklemelerin yaşandığını anlatan Kılıç, bu şartlar altında yüklerini daha uygun taşıma yapan Suriye, Ürdün ve Kuveyt'e kaptırmanın endişesini yaşadıklarını bildirdi. Habur Sınır Kapısı'nda 5 aydır yaşanan istikrara rağmen son haftalarda sorunların yeniden ortaya çıkmaya başladığını belirten Kılıç, "Navlunlar düşünce nakliyeci zarar ediyor ama kapıda beklemek de istemiyoruz. Kapı sorunu çözülmeli. Kapı tam kapasiteyle çalışırsa 2. ya da 3. kapıya gerek kalmayabilir" diye konuştu. Habur'daki istikrarın ardından son zamanlarda Körfez ülkelerinden gemilerle gelen malların da taşımasını üstlenmeye başlamaları ile birlikte işlerinin kriz dönemine rağmen arttığını ifade eden Kılıç, "Son haftalarda yaşanan sıkıntılar bu malları da kaybetmemize yol açıyor. Bu durumda hem Körfez, hem de ülkemizdeki taşımalardan oluyoruz. En kısa sürede kapı yeniden canlandırılmalı."
"Tonaj önemli sorun"
Navlunlarda yaşanan istikrarsızlığın yanı sıra tonaj sınırlamasının da rakip ülkelere karşı dezavantajlı konuma düşmelerine neden olduğunu anlatan Algan Duru Grup Yönetim Kurulu Üyesi Zuhal İçenler, "Türkiye'den yapılan taşımalarda TIR'lar en fazla 25-26 ton yüklenebilirken Suriye'de araçlar 40 ton yüklenebiliyor. Böylece Suriyeliler 2 tır parasına 1 tır götürerek daha avantajlı oluyorlar. Bu dönemde taş, kum ve demir taşımasında Suriye çok daha fazla tercih ediliyor. Ciddi ölçüde müşteri kaybetmeye başladık" dedi. Mersin'den 15 yıldır Irak taşımaları yaptıklarını açıklayan İçenler, navlundaki istikrarsızlıktan önlerini göremediklerini, Irak taşımalarında uzun vadeli anlaşmalar yapamadıklarını kaydederek, "İstikrarsızlıktan ticaret de etkilendi. Sorunlar çözülürse Irak ticareti daha da canlanır. Navlunlar yüksek. Bu rakam gümrük prosedüründeki refakat maliyetleriyle birlikte daha da artıyor ve rakip ülkelere göre taşıma fiyatlarımız yarı yarıya artıyor. Bu da müşterilerimizi farklı ülkeler üzerinden taşıma yapmaya zorluyor. Hükümet bu sorunları en kısa zamanda çözmeli" diye konuştu.
"Navlunu fiyatlarımıza yansıtamıyoruz"
Irak'a sabun ihracatı yaptıklarını anlatan MHD Kimya Limited Şirketi Genel Müdürü M. Kabil Ceynek ise, artan navlunları fiyatlarına yansıtamadıkları için zarar ettiklerini söyledi. Irak'ta 45 gündür gümrüklerde 5-6 günlük bekleme sürelerinin başladığına dikkat çeken Ceynek, bu nedenle müşterilerine malı taahhüt ettikleri tarihlerde ulaştıramadıklarını kaydetti. Beklemelere paralel olarak navlunların arttığını da ifade eden Ceynek, "Ama biz bunu fiyatlarımıza yansıtamıyoruz ve mağdur oluyoruz. En kısa sürede yeni kapılar açılacaksa açılsın ve sorunlarımız ortadan kalksın"dedi.
Kaynak: Derya EĞRİCAN GÜLEÇ - DÜNYA