SHGM Genel Müdürü Ali Arıduru Anadolu’da da kargo için uygun çok havalimanı olduğuna işaret ederek, “Ancak orada bir kargo merkezi oluşturmak çok kolay değil. Ben burayı kargo merkezi yaptım, buraya gelin diyemezsiniz. Ona sektör kendisi karar verecek. Türkiye’nin ticari başkenti İstanbul’dur. Anadolu’da 67 havaalanı var. İstediğimiz yeri kargo havaalanı olarak açarız. Ama bizim açıp ilan etmemiz bir anlam ifade etmez; talep önemli. Şu anda talebin yoğunlaştığı nokta İstanbul. İlerleyen zamanlarda özellikle denize kıyısı olan şehirlerdeki havaalanlarını mutlaka değerlendirmek durumundayız. İzmir, Gaziantep, Adana, Antalya da zamanla aynı özelliğe sahip olacak. Ulaşım modlarının entegre olacağı havaalanları öncelikle seçilecektir. Diğer liman kentindeki havaalanlarımız da bu konuda kendilerini ön plana çıkaracaklar” açıklamasını yaptı.
Bu projenin Türkiye’ye çok önemli avantajlar sağlayacağını vurgulayan Arıduru, “Toplam 17 havayolu şirketi var. Bunlardan 3 tanesi kargo işletmesi. Bu projeyle bu firmalar uçak kapasitelerini büyütür. Bunun yanı sıra kargo işletme sayıları da artar. Bu işletmelerin, pazar payını önemli oranda Türkiye’ye almasını sağlar. Kargoda Türkiye’yi bir merkez ülke konumuna getirmek, ticari anlamda ülkemizin büyük bir adım atmasını beraberinde getirecek” şeklinde konuştu.
“Uçak –dolmuş-taksiyle her yere uçuracağız”
10. Ulaştırma Şurası’nda alınan bir başka karar da, uçak-dolmuş-taksi işletmelerinin kurulması ve yaygınlaştırılması oldu. Ali Arıduru, bu konuda yaptığı açıklamada da “Uçak-dolmuş-taksi projemiz uzun zamandır üzerinde durduğumuz bir proje. Uçmayan hiçbir Türk vatandaşı kalmayacak sloganıyla hareket edeceğiz” dedi. Arıduru, projeye ilişkin şunları söyledi: “Bir havaalanının bulunduğu ile, çevre illerden toplanan yolcuları getirerek yurtiçi veya yurtdışına uçmasını sağlayacağız. Bu projede hangi tip uçakların kullanılacağı bizim otoritemizden ziyade, sektörde faaliyet gösteren kuruluşlara bağlı. Bu tip taşıma için en uygun olan uçak tipi seçilecektir. Bu küçük havaalanlarının tamamını aktive etmeye yönelik ve bundan da önemlisi uçulmayan hiçbir yerin kalmamasına yönelik bir proje olacak.”
Şura’dan deniz, göl gibi yerlere yakın olan turizm yerleşim merkezlerine hitap edecek bir karar çıktığını dile getiren Arıduru, “Buna göre bu bölgelerde deniz hava araçlarının kullanılarak, bu alanda gelişimin sağlanmasını öngörüyoruz.
Türkiye’de bakanlıkların, çıkardığı yasalarda ve uygulamalarda birbirleriyle doğrudan ilişkisi var. Bazen bir bakanlığın evet dediğine, bir başka bakanlığın yönetmeliği hayır diyebiliyor. Bu projede özellikle içme suyu kaynaklı olan göllerin hava trafiğine açılması konusu Çevre ve Orman Bakanlığı’nın çalışmasına bağlı. Biz her yere uçarız. Ama kullanılabilir kaynakların hava trafiğine açılması lazım. Çevre ve Orman Bakanlığı buna şu anda izin vermiyor. Bu konuda Ulaştırma Bakanlığı ile Çevre ve Orman Bakanlığı’nın çalışmaları var. Kısa bir süre içinde netice alabileceğimize inanıyorum” dedi.
ICAN, Türkiye’ye 7 yeni rota getirdi
Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru, Türkiye'nin ''ICAN 2009 Havacılık Müzakereleri Konferansı''nda toplam 34 ülkeyle havacılık müzakerelerinde bulunduğunu belirterek, 7 ülkeyle ilk kez ikili hava ulaştırma anlaşması imzalandığını bildirdi. Arıduru, panel oturumuyla da katılımcıların sektördeki son gelişmelere ilişkin fikir alışverişi yapmasına imkan sağlandığını belirterek, ''Bu kapsamda Türkiye, konferans boyunca toplam 34 ülkeyle ikili havacılık müzakerelerinde ve görüşmelerde bulundu. Bu müzakereler sonucunda Çad, Fiji, Gana, Ruanda, Zambia, Uganda ve Dominik Cumhuriyeti olmak üzere 7 ülkeyle ilk kez ikili hava ulaştırma anlaşması imzalandı. 8. ülke olarak da Jamaika ile imzalanacak'' diye konuştu. Arıduru, konferansa katılan diğer ICAO üyesi ülkeler arasında yaklaşık 200 ikili havacılık müzakeresinin yapıldığını ve 50'nin üzerinde yeni ikili hava ulaştırma anlaşmasının imzalandığını belirtti.
Kaynak: İlhan DUMAN - PERŞEMBE ROTASI