IRU Genel Sekreteri Martin Marmy uyardı: AB’de korumacılık anlayışı yeni gümrük aracılarını geliştirdi.
Aracılar TIR sistemini uygulayan nakliyecileri dışlıyor
Söz konusu bu gümrük aracıları malın cinsini, miktarını, göndericisini ve gönderilen adresleri de kapsayan her türlü bilgiyi alıyor, AB’deki diğer lojistik şirketlerine yönlendiriyorlar
Dolayısıyla Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin karayolu nakliye sektörü müşterisini kaybediyor, bitişe doğru gidiyor
Örneğin, daha önce bağımsız olan İspanyalı nakliyeciler şu an AB üyesi büyük lojistik ve forwarder şirketlerinin birer üyesi durumuna düştüler
Tercih sizindir...
Bilindiği üzere, krizin yansımasıyla yüzde 30-35 oranında azalan sefer sayıları, AB’nin kotalar, taşıma belgeleri ile gümrüklerde devam eden engelleri, Rusya’nın ve İran’ın tutumları, 3. ülke nakliyecilerinin payının artması Türk uluslararası karayolu nakliye sektörünün elini kolunu bağlıyor, belini büküyor…
Bütün bunların üzerine bir de 9 Eylül 2009’da sağanak yağmur yağıp sel kalkınca, IRU Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (IRU) Genel Sekreteri Martin Marmy 17 Eylül 2009’da İstanbul’a geldi.
Martin Marmy; İkitelli, Yenibosna, Güneşli ve Halkalıda can ve mal kaybına yol açan sel felaketi nedeniyle Uluslararası Nakliyeciler Derneği’ne (UND) ve bölgedeki nakliyecilere taziye ve geçmiş olsun ziyaretinde bulundu.
Sel bölgesini gezerken, nakliyecinin yaşadıklarını yakından gören Marmy’e TOBB Başkan Yardımcısı Halim Mete, UND Başkanı Tamer Dinçşahin, IRU Türkiye Daimi Temsilcisi Haydar Özkan ve TOBB Ticaret ve TIR Dairesi Başkanı Sancar Sefer Süer eşlik etti.
UND Başkanı Tamer Dinçşahin, IRU Türkiye Daimi Temsilcisi Haydar Özkan ve TOBB Ticaret ve TIR Dairesi Başkanı Sancar Sefer Süer’in de bulunduğu Mavi Transport, Türksped ve Mars Logistics ziyaretinde, yaşanan felakete gözleriyle şahit olan Marmy’e nakliyecinin özellikle AB kaynaklı diğer sıkıntıları da hatırlatılarak, hiç değilse selden zarar gören nakliyecilere TIR karnesi yoluyla bir kolaylık tanınması istendi. Marmy, ne yazık ki, bunun mümkün olmadığını kaydederek, AB kaynaklı sıkıntılara, dolayısıyla transit rejimine değinen Marmy, transit rejimin Türk nakliye sektörünü öldüreceğini, bunu da Avrupa'da son yıllarda bazı korumacı grupların, çevrelerin oluştuğunu, özellikle onların istediğini vurgulayarak, “Transit rejim nakliyecinizi bitirir, tercih sizindir” dedi.
Martin Marmy, şunları söyledi: “TIR sisteminde sadece nakliyeci her şeyi organize ediyor. Çıkış noktasından son varış noktasına kadar tüm süreçleri o malı taşıyan yani nakliyeci yönetiyor.
Ancak, Avrupa’da son zamanlarda ortaya çıkan ve giderek yaygınlaşan, yeni muhafazakârlık veya korumacılık anlayışı bu tarzda sistemlere karşı durmaya başladı. Bu anlayış tüm dünyanın kullandığı transit taşımacılık sistemi olan TIR sistemini olabildiğince Avrupa taşıma sisteminden öteliyor, dışlıyor ve onu karşısında yok edilmesi gereken bir tehlike olarak görüyor.
AB’nin şu an uyguladığı sistem, nakliyecinin TIR rejiminden bağımsız olarak, aslında gümrük aracılarının yönettiği bir yapıya dayanıyor. Söz konusu bu aracılar malın cinsini, miktarını, göndericisini ve gönderilen adresi de kapsayan her türlü bilgiyi alıyor ve AB’deki diğer lojistik şirketlerine yönlendiriyorlar. AB’nin gümrüklerle ördüğü ekonomik yapısı dolayısıyla da Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin uluslararası karayolu nakliye sektörü müşterisini kaybediyor.
Örneğin, İspanya AB’ye girmeden önce Avrupa’nın en güçlü nakliye filosuna sahip ülkelerinden birisiydi. Şu an gidip bakarsanız sonucu görürsünüz. Daha önce bağımsız olan İspanyalı nakliyeciler şu an AB üyesi büyük lojistik ve forwarder şirketlerinin birer üyesi durumundadır. Maalesef, TIR sisteminin dışındaki bu yapıyla, güçlü olmayan 3. dünya devletlerinin tümünün nakliye sektörü pazarda kaybediyor.”
Kaynak: LH