Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Gündem / BURSA SLOW CITY OLACAK

BURSA SLOW CITY OLACAK

BURSA  SLOW CITY  OLACAK25.08.20098 ayrı güzergahta inşa edilecek ve günde yaklaşık 300-350 bin kişinin faydalanacağı ulaşım, hafif raylı sistemle sağlanacak.

Bursa Büyükşehir Belediyesi, kentin ulaşım sorununu çözmek için düğmeye bastı. Belediye'nin 300 milyon TL'lik yatırım bütçesinin 200 milyon TL'si ulaşıma harcanacak. 8 ayrı güzergahta inşa edilecek ve günde yaklaşık 300-350 bin kişinin faydalanacağı ulaşım, hafif raylı sistemle sağlanacak. İtalya'nın 'Slow City' (yavaş şehir) hareketini örnek alan Bursa'da 2010 sonunda kent içinde tamamlanmış tramvay hattının 110 kilometreyi bulması hedefleniyor.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, ilk tramvay hattının Kent Meydanı-Altıparmak Heykel-Uluyol arasındaki 6 kilometrelik ring hattı olacağını, Atatürk ve Cumhuriyet Caddesi'ni yaya trafiğine açacaklarını kaydetti. Altepe, "300 milyon TL'lik yatırım bütçesinin 200 milyon TL'sini ulaşıma harcayacağız. Mudanya ve Terminal'e bölünmüş yol uygulamasıyla metrobüs getirebiliriz. C etabının ilk üç durağı 2009 sonunda, üniversite ve Emek etabı ise 2010 sonunda tamamlanacak. Daha sonra Bursaray'ı Kestel'e uzatacağız. Bursa'da kent içinde tramvay hattı 110 kilometreyi bulacak" dedi.

 

Kent merkezi yayaların olacak

 

Yayalaştırma projesinin orta vadede şehrin en işlek caddelerinden olan Cumhuriyet ve Atatürk Caddesi'nden başlayarak gerçekleştirileceğini Başkan Altepe, 'Slow City' uygulamasına büyük katkısı olacağını belirttiği tramvay hatlarının vagonlarının da Bursa'da üretileceğini vurguladı. Tramvay sistemine işlerlik kazandıracaklarını kaydeden Altepe, "50 bin nüfuslu Bursa ile 2 milyon nüfusa ulaşan Bursa, aynı caddeleri kullanıyor. Onun için bunun toplu ulaşıma terk edilmesi, insanların biraz konfordan feragat etmesi gerekiyor. Bunu da adım adım şehir merkezindeki bölgelerden başlayarak uygulamaya geçireceğiz. Mudanya'ya 10 sene sonra özel araçla gitmek zor olacak. Toplu taşıma sistemini kullanmak zorundalar. Bunun için bölünmüş yol uygulaması yapacağız. Ulaşım sorunu programımızın birinci sırasındadır. Kent merkezinin trafiğe kapanması ve yaya trafiğine terk edilmesi gerekiyor. Başta raylı sistemlerin bulunduğu bölgeler olmak üzere, bazı bölgelere otoparklar yapmak istiyoruz. Raylı sistem tek başına çözüm olmayabilir. Otopark yaparak, trafik sorununun çözümüne katkı yapabiliriz" diye konuştu.

 

Vagon imalatıyla ilgili çalışma başlatıldı

 

Bir kilometrelik metro hattının 70 milyon liraya mal olduğunu anlatan Başkan Altepe şunları söyledi: "Bursaray'da şu anda 22 kilometre aktif halde. Hattın 6,5 kilometresi inşaat halinde. Göreve geldikten sonra üniversite etabında maliyet azaltıcı uygulamalarla 2,3 kilometre daha hat fazlası için anlaştık. 2011 yılında 31 kilometre hafif raylı sisteme sahip olacağız. Bizim hedeflerimiz arasında rayları kendimiz döşeyebilmemiz, tramvay vagonlarını kendimizin imal edebilmesi var. Bunlar için ekipler kurduk. Vagon imalatıyla ilgili bir çalışma başlattık. Kendi lisansımızı, kendimiz çıkartmak istiyoruz. Biz burada üretip dünyaya da vagon satacak bir sistem kurmak istiyoruz. Belediye bu konuda öncü olacak. Bunun içerisinde İstanbul ve Konya Büyükşehir Belediyeleri ile Tübitak da var. İki yıl içinde tramvaylarımızı kendimiz üreteceğiz. Ulaşım sistemlerinde para da kazanmıyoruz. Yatırdığınız her şey gidiyor. Madem bunu veriyoruz, kendi imkanlarımız ve kendi kaynağımızı en iyi şekilde değerlendireceğiz. Amacımız Türkiye'ye kazandırmak, Bursa'yı marka şehir yapmak. Türkiye'nin markası Bursa'nın kazanması için yatırım yapıyoruz. En önemli projelerimizden birisi de bu olacak. Ayrıca, terminale tramvay projemiz de var ancak önce metrobüs yapıp daha sonra terminal şehir bağlantısını tramvay ile sağlamayı düşünüyoruz."

 

Saatte 1.200 kişi oteller bölgesine ulaşacak

 

Yeni teleferikle hattın oteller bölgesine kadar uzayacağını da anlatan Altepe, "Dişli tren konusunda da görüşmelere başlandı. Teleferik geldiğimizde aktif değildi. Hemen el attık ve bitirdik. Yeni teleferik projesinin ihalesi yapıldı. Çevre ve Orman Bakanlığı'nda düzenlemeler var. Saatte bin 200 kişi taşıyacak sistem geliyor. Otellere teleferikle rahatlıkla ulaşılacak" dedi. Ulaşımla ilgili diğer projeleri de aktaran Recep Altepe, "Paşaçiftliği-Otosansit yolu çalışması kapsamında 6 bin 33 metre yol inşa edilecek ve 596 parselde 628 bina kamulaştırılacak. Belediyenin dört yıllık hizmet dönemi içerisinde; Güney çevre yolu, Ortabağlar Güllük yolu, Vişne Caddesi, Çalı - Kayapa yolu, Yunuseli Fuat Kuşçuoğlu Caddesi, Hamitler, Davutkadı - Çiçek Caddesi bağlantı yolu, Ormanlar yolu, Muradiye Alacahırka yolu, Çevre yolu Yıldırım dönüş kulbu düzenlemeleri ile kavşaklarda iyileştirmeler tamamlanacak" bilgisini verdi.

Yunuseli'ndeki havaalanından yeniden seferlerin başlaması için de çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Başkan Altepe, Devlet Bakanı Faruk Çelik'in konuyla ilgili Ankara'da temaslarını sürdürdüğünü vurguladı. 15 yıl önce Yunuseli'nden İstanbul'a uçak kalktığını ancak bugün havaalanının kullanılamadığını hatırlatan Altepe, kentin merkezindeki bu havaalanını canlandırmak için en kısa zamanda kullanıma geçirmek istediklerini belirtti.

 

Slow City nedir?

 

Slow City (yavaş şehir) kavramı ilk olarak Toskana-Chianti'de de ortaya çıktı. Ardından Bra, Positano ve Orvieto geldi. Zamanla, yavaşlık dalgası diğer şehirler arasında yayıldı. Bugün İtalya'daki 42 'yavaş şehir'le birlikte, İngiltere, İspanya, Portekiz, Avusturya, Polonya, Norveç'te de birçok yavaş şehir var. Yavaş şehir bildirisi, gürültü kirliliğini ve trafiği kesmek, yeşil alanları ve yaya bölgelerini artırmak, yerel üretim yapan çiftçilerle bu ürünleri satan dükkan ve lokantaları desteklemek ve yerel estetik öğeleri korumak gibi, 50'den fazla taahhüt içeriyor. Etrafını çevreleyen bölgenin ve kentsel düzenin niteliklerini korumak ve geliştirmek için, yeniden kullanma tekniklerini araştırarak, çevresel politikalar uygulamak 'yavaş şehir'in en önemli kurallarından biri.

Kaynak: Dünya Gazetesi