İstanbul'un Türkiye için ne kadar önemli olduğunu söylemeye bilmem gerek var mı ? Çünkü, İstanbul ülke ekonomisinin yükünü çeken, ekonominin lokomotifi olan bir kent. Böyle bir kentin sosyal ve ticari hayattaki yerini bilerek yapılan yatırımları gözden geçirmeliyiz. Çağımızda ülkeler arasındaki ulaşımın en fazla uçakla yapıldığını göz önüne alarak İstanbul'daki havalimanlarına bir bakmak lazım. İstanbul'un hava ulaşımında en büyük merkezi Atatürk Havalimanı'dır. Geçmişi geçen yüzyılın ortalarına dayanan bu alanın, bu gün kentin içinde kaldığını görüyoruz. Havalimanı orada varken, birilerinin gelip alanın hemen yanıbaşına ev yapıp rant kapmasına kimseler bir şey demedi. Aradan yıllar geçip de alan yerine sığmaz olunca, doğal olarak genişletilmesi gündeme geldi. Bu genişletme konuşulmaya başlayınca özellikle Ataköy'de yaşayanlar kazan kaldırdı. Neymiş efendim, uçaklar binalarını yalayarak geçiyormuş. Sormazlar mı insana, sen alan burda varken evini neden gelip hemen alanın dibine kondurdun. Bu durumda, sonradan gelen gider. Yani gidecek biri varsa orada ev yapanlardır. Dünyanın her yerinde evler havalimanlarından uzağa inşa edilir. Havalimanlarının yakınında olan evler oturmak için tercih edilmez, haliyle fiyatları da düşüktür. Ama biz de tam tersi. Ataköy tam bir rant cennetidir. Fakat havaalanı yolu ötelenerek, alan büyütülünce tartışma yine alevlendi. Ama yapacak bir şey yok, çünkü SMART Projesi hayata geçmek üzeredir. Çünkü, artık alan gücünden fazla yük taşımaktadır. Yani günde 900 iniş -kalkış büyük bir rakamdır. Bu gelişmeyi hesaba katanlar bundan 5-10 yıl öncesinde bile Sabiha Gökçen Havalimanı'nın yanı sıra bir üçüncü havalimanını artık gerekli olduğunu söylüyorlardı. Birileri de üçüncü bir alanın fazla olacağını söyleyerek Sabiha Gökçen'in kapasitesinin tam kullanılmasını önermekteydi. Bu tartışmalar o zaman sürerken zamanın Atatürk Havalimanı'ndan sorumlu Vali Yardımcısı Vedat Müftüoğlu, ilk defa resmi bir ağız olarak İstanbul'a üçüncü havalimanı için ön çalışma yapıldığını açıklayarak şunları söylemişti: "Üçüncü havalimanı için tespit edilen beş-altı yer Başbakanımıza sunuldu. Rantın önlenmesi için bu yerler gizli tutuluyor. Yoğun hava trafiğinin yaşandığı Atatürk Havalimanı'nda daha fazla büyüme imkânı yok. İstanbul'a üçüncü havalimanı kaçınılmaz. Bunun da entegre bir ulaşım projesiyle desteklenmesi, karayolu, denizyolu ve raylı sistem taşımacılığının göz önüne alınması lazım. AB kapsamında yürürlüğe girecek olan gürültü ve çevre konularının getireceği kısıtlar nedeniyle Avrupa'daki bazı havaalanlarının belli saatler arasında gece uçuşlarına kapalı olması, Atatürk Havalimanı'nın da kısıtlamalara maruz kalabileceğini gösteriyor. Bu durum, belirli saatlerde daha da yoğunlaşacak uçuş taleplerinin karşılanabilmesi için yeni bir havalimanı gerekiyor." Rivayet olunur ki Başbakan bu açıklamaya çok kızmış. Bu açıklamanın üzerinden iki üç yıl geçmeden tartışmalar olgunlaştı ve kamuoyuyla paylaşılmayan bir gizli çalışmanın sonuçları artık resmen açıklandı. Birileri başka başka yerlerde arsa kapatıp zengin olma hayalleri kurarken İstanbul’un mevcut sorunlarının çözümü ve gelişmesinin sürdürülebilir şekilde sağlanması için hazırlanan 1/100 binlik çevre düzeni planı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın onay ile askıya çıktı. Açıklamada 2023’te kentin nüfusunun 16 milyona çıkacağı tahminiyle hazırlanan plana göre İstanbul’a üçüncü havalimanı Silivri'nin Gazitepe bölgesine yapılacak denildi. Evet şimdi orada arazisi olanlar yaşadı da denebilir. Yapılacak olan kamulaştırmadan nasibini alacaklar, alanın çevresindeki yerler bire beş değer kazanacak. Bu da ekonominin bir kuralı olsa gerek. Ama şurası bir gerçek ki, daha bir hafta öncesine kadar bu Gazitepe adını kimseler bilmiyordu. Sektörde değişik kesimlerde görev yapanlar bile konudan haberdar değildi, çünkü onlara fikir sorulmamıştı. Oysa onlardan da görüş alınabilirdi.
Her şey bir yana üçüncü alan gereklidir ve bir an önce yapımına başlanmalıdır. Bunun yanı sıra SMART Projesi ile Atatürk Havalimanı, Sabiha Gökçen ve Çorlu 'da genişletilmelidir. Gazitepe Havalimanı olarak adlandırılması da iyi ve uygun olacak olan bu tesisin Türkiye'nin ekonomik coğrafyasında önemli bir yer tutacağı kesin. Şimdiden hayırlı olsun diyorum. |