Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Karayolu / KAMYONLAR DURURSA EKONOMİ DURUR

KAMYONLAR DURURSA EKONOMİ DURUR

KAMYONLAR DURURSA EKONOMİ DURUR16.08.2023Nakliye sektörü, üst üste gelen akaryakıt zamları ve ÖTV artışlarının getirdiği maliyetin altında eziliyor. Navlun bedeli içinde akaryakıt maliyetinin yüzde 50’lere kadar yükseldiğine dikkat çeken sektör temsilcileri, yaşanan sıkıntıları karşı çözüm üretilmemesi halinde 2-3 ay içinde iş bırakmaların artacağına dikkat çekiyor.

Akaryakıt fiyatlarına üst üste gelen zamlar nakliye ve lojistik sektöründe kan kaybına yol açıyor. Son ÖTV düzenlemesinin ardından girdi maliyetleriyle başa çıkamayan sektörde gelecek 2-3 ay içinde iş bırakmaların artacağının sinyalleri geliyor. Navlun bedeli içinde akaryakıt maliyetinin yüzde 50’lere geldiği Türkiye’de özellikle de bireysel kamyon sahiplerinin iş bırakmalara başladığı bildirildi.

Türkiye’de 936 bin kamyon bulunurken bunların 450 bine yakını şahıslara ait. TIRPORT’un kurucusu Akın Arslan’ın verdiği bilgilere göre, Türkiye’de bir günde sadece karayolu taşımacılığında 176 milyon dolar nakliye ödemesi yapılıyor. Sektörden yükselen sesler, "Kamyonlar durursa ekonomide daha büyük sarsıntılar olur" uyarısı yapıyor.

ÖTV yükü 6 ay kaldırılsın
Sağlıktan sonra en önemli sektörü taşımacılık ve lojistik olarak nitelendiren Türkiye Nakliyeciler Derneği (TND) Başkanı Hakkı Başman, bugün sektörde yaşanan ciddi sıkıntılara dikkat çekti. Zamlarla birlikte akaryakıt maliyetlerinin yüzde 45-50’ye çıktığını söyleyen Başman, "Fiyat tutturamıyoruz, dünkü verdiğimiz fiyat bugünü kurtarmıyor. ÖTV’nin getirdiği ek yükler, nakliyede işleri durdurma noktasına geldi" dedi. Bugün pırlantada, lüks yatlarda ÖTV olmadığını dile getiren Başman, "Bizde de ÖTV kaldırılsın, lojistikçinin önü açılsın" diye konuştu.

6 ay gibi bir süre ÖTV’siz deneme yapılmasını öneren Başman, 6 ayın sonunda verim elde edilemiyorsa yeniden uygulanabileceğini kaydetti. Haziran ayından temmuza kadar akaryakıta yüzde 75 zam geldiğini söyleyen Başman, bu nedenle kamyonlarda navlunların yükseldiğini belirtti. Başman, "Sadece akaryakıt değil ki, enflasyonun bu kadar arttığı konjonktürde kamyoncunun yolda yediği yemek, yol bakımı, lastiği arttı. Yola çıktığında ödediği masrafı karşılayamıyorsa iş yapmasının anlamı kalmıyor" diye konuştu.

"Müşteriye fiyat veremiyoruz"
Nakliyecinin müşteriye vereceği fiyat teklifinde lojistik maliyetinin yüzde 10’u geçmemesi gerektiğini dile getiren Başman, şunları söyledi: "Ne yazık ki kendi maliyetlerimizi kontrol edemediğimiz için istikrarlı fiyat teklif edemiyoruz. Lojistikte çarklar artık dönmüyor." Normal zamanlarda 6 ve 12’nci ayda sektörün fiyat güncellemesi yaptığını ama bu yıl haziranda da güncelleme yapılmak zorunda kalındığını kaydeden Başman, "15 Haziran’da teklifimizi verdik, 1 Temmuz’da yüzde 52 zam geldi. Yüzde 52’nin yüzde 30’unu yansıtmaya çalışıyorsunuz, yine üstüne en az yüzde 6-7 eklemeniz gerekiyor. Bu kez de dengeler şaşıyor" dedi. Başman’a göre, ekonominin temel döngüsünü sağlayan lojistikle ilgili devletin bir politika belirlemesi gerekiyor. Yoksa, öncü sarsıntılar büyük bir deprem yaratacak.

450 bin kamyoncu sektör sayılmıyor
Türkiye’de 450 bine yakın bireysel kamyon sahbi bulunduğunu ve sektörün günlük 176 milyon dolar iş hacmi yarattığına dikkat çeken TIRPORT’un kurucusu Akın Arslan ise, "Kamyoncu esnafının aylık kestiği fatura 200 bin lira, yıllık 2.5 milyon lira. Ancak bu kadar fatura kesen bir grup sektör olarak kabul görmüyor. Türkiye’de 450 bin kümeleşmiş grup bir meslek örgütüne dahil değil, tanımı yok" dedi. Bugün en popüler sektör e-ticarette bile günlük hacmin 132 milyon dolar olduğunu söyleyen Arslan, "Sadece karayolları 176 milyon dolar iş hacmi yaratıyor. Bu kadar büyük pazarı görmezsen gelebilir misiniz yani? Bugün e ticaretin içinde de yine karayolunun payı var" diye konuştu.

Yola çıkan 3 kamyondan 1’i boş dönüyor
Artan maliyetler nedeniyle yaşanan sıkıntılara dikkat çeken Arslan, "Yola giden 3 kamyondan neredeyse bir tanesi boş dönüyor. Her boş dönen kamyon 100 km’de 30- 35 litre yakıt yakıyor. Türkiye’de 936 bin kamyon var bunların 550 bini ticari taşıma yapıyor. Bunun da en az 450 bini şahıslara ait. İnsanlar bu iş için ciddi yatırım yapıp araç aldı, iş yapamayınca sektörde kalmasının anlamı kalmıyor" dedi. Sektörün fonlanması gerektiğine işaret eden Arslan, "Fiyatlar sürekli artıyor. Bugün devletin resmi faizi her ne kadar yüzde 20’nin altında olsa da factoring yüzde 70’e ulaştı. Bu insanlar bunu nasıl karşılayacak, fiyata nasıl yansıtacak? İşletme sermayesi gerekiyor. Nasıl fabrika için işletme sermayesi kritikse lojistik için de kritik" diye konuştu.

Sektörde nakidin önemine işaret eden Arslan, şunları söyledi:
90 gün vadeyi yönetmek zor
"Kamyoncunun 90 gün vadeyi yönetecek durumu yok. Bankacılık sisteminin kilitlenmesi, limitlerin düşürülmesi büyük zarar. Günde 1 milyon lira kamyoncu ödemesi yaptığınızı düşünün. Haftada 5 milyon lira. Üç haftada 15 milyon lira yapıyorsunuz. Dört haftada 20 milyon lira yapıyorsunuz. Eğer tedarikçi firmanızla 60 gün vadeyle çalışıyorsanız sizin sadece basit hesaplar 40 milyon lira fonlamanız gerekiyor.
Bir de bunun sarkmaları var. Günde 1 milyon lira taşımayı yönetebilmek için 60 milyon lira para olması gerekiyor. 60 milyon lira nakitiniz yoksa günde 1 milyonluk taşımayı yönetemiyorsunuz. Diğer masrafları tamamen dışarıda tutuyorum." Reel anlamda işlerin yürütülemediğini söyleyen Arslan, tablo 3 ay daha böyle devam ederse birçok firmanın short’a düşeceğini kaydetti.

"Sebze fiyatlarının artmasından nakliyeci sorumlu değil"
Akın Arslan, birçok sektörde olduğu gibi yaş sebzemeyve fiyatlarının artışının da nakliyeye bağlandığını söyledi. Arslan, "Nakliye fiyatlarında 10 birim artış olursa sebze-meyvede 25 birim artış oluyor. Biz yakıt artışlarını nakliyeye yüzde 10 yansıtabildik. Yüzde 10 zam geldi diye domatesin fiyatı 30 liradan 40 liraya çıkarıldı. Burada biraz fırsatçılık yapılıyor. Bunu yapanlar da aracılar" dedi.

"Kamyoncu da KOBİ sayılsın"
Kamyoncuların da finansmana kolay erişimi için Kobi kapsamına alınmasını öneren Akın Arslan, "Bireysel kamyon sahiplerinin yaptıkları iş çerçevesinde ve kavramlarını yönetmeleri çerçevesinde birer KOBİ olarak değerlendirilmesi lazım. Ona göre devlet tarafından sağlanan KOSGEB desteği gibi desteklerden yararlandırılmalı" diye konuştu.

Kaynak: dunya.com
Gayrettepe Mahallesi, Barbaros Bulvarı Dr. Orhan Birman İş Merkezi No:149/6 Beşiktaş 34349 İstanbul
+90 212 663 08 85 | +90 530 960 84 24
+90 212 663 62 72
utikad@utikad.org.tr