Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Karayolu / TEHLİKELİ TAŞIMA İHMAL EDİLİYOR

TEHLİKELİ TAŞIMA İHMAL EDİLİYOR

TEHLİKELİ TAŞIMA İHMAL EDİLİYOR19.02.2009

Gökbil Satış ve Pazarlama Koordinatörü Murat Tünerir, Türkiye’de tehlikeli madde taşımacılığının ihmal edildiğini söyleyerek, “Halen daha yollarda tehlikeli madde taşıyan uygunsuz ekipmanlarla nakliye yapılıyor. Ülke ekonomisine büyük zararlar verebilecek bu taşımaları Avrupalılar’ın 70’li yıllarda farkederek önlem aldıklarını belirtmek gerekiyor. İnsan ve ekipman uygunsuzluğunu minimum riskle taşıma yapmak amacında olan bazı şirketler ülkemizde çok az sayıdadır. Bunlara yurtdışına çıkan araçların çokluğu, giden şirketlerin ister istemez ADR kurallarına uymak zorunda olduklarını fark ederek hemen yeni düzenlemelere gidildi” dedi. 

 

Firmanızın faaliyetlerinden ve müşterilerinize sunduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz?

 

Gökbil, 1996 yılında kurularak, dökme sıvı kimyasal ve gıda ürünlerinin taşınması, depolanması ve aktarılması gibi servisler vermektedir.Yurtdışından alınan ve millileştirilen Isotankkonteynerlerle gerek yurtiçinde gerek yurtdışında intermodal servis olanakları sunarak müşterilerin ihtiyaçları doğrultusunda alternatif çözümler sunmaktadır. Tanklar 21.000 cbm den 27.500 cbm’e kadar olan portföyünde ihtiyaçlar doğrultusunda swap body tabir edilen 32.000-34.000 cbm’lik tanklarda kullanabilmektedir.

Proje çalışmaları altında yurtdışından alınan özel ürünler, gerek olduğu taktirde ısıtılarak, ihtiyaç doğrultusunda müşterilere sevkini sağlamaktır. Tesisimizde fıçılamak, IBC’lere aktarmak veya parsiyel dökme araçlarla hizmet vermektedir.

Gökbil olarak sadece dökme / likit sektöründe hizmet vermesi ve kendini sadece bu segmentte geliştirerek deneyim kazanması daha sonraki yıllarda ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.

Özmal olarak elinde 100’den fazla tankkonteyner bulunduran Gökbil ilave yeni ekipmanlara yatırım yapmaktadır. 2008 in ilk altı ayı içersinde filosuna 35 adet yeni tankkonteyner alan Gökbil yılın ikinci yarısında 50 adet Isotancontainer alım çalışmalarına ve yatırımlarına başlamıştır. İlk tankları 1999 yılında satın alınarak kombine taşımacılığına o tarihten itibaren önem vererek her yıl ekipmanlarını yenileyerek veya yeni ekipman alarak Avrupalı operatörlerle aynı hizmet kalitesine ulaşmaktadır. Deneyimli ve eğitimli personele önem vererek hizmet anlayışını en üst seviyede tutmaya özen göstererek bu alanda  üst seviyelerde kalmayı ilke edinmiş bir politika izlemektedir.

 

Türkiye’de tehlikeli madde taşımacılığı sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

Ülkemizde maalesef tehlikeli madde taşımacılığının ne kadar önemli ve bir o kadar da ihmal edildiği göz önünde bulundurulmuyor. Halen daha yollarda tehlikeli madde taşıyan uygunsuz ekipmanlarla nakliye yapılmaktadır. Ülke ekonomisine büyük zararlar verebilecek bu taşımaların Avrupalılar’ın 70’li yıllarda farkederek önlem aldıklarını belirtmek gerekiyor. İnsan ve ekipman uygunsuzluğunu minimum riskle taşıma yapmak amacında olan bazı şirketler ülkemizde çok az sayıdadır. Bunlara yurtdışına çıkan araçların çokluğu, giden şirketlerin ister istemez ADR kurallarına uymak zorunda olduklarını fark ederek hemen yeni düzenlemelere gidildi.

Fakat halen daha yurtiçinde sadece taşımacılık yapan filosuyla ADR gereksinimlerini pek dikkate almıyor. Bu durumda da hem insan ve çevre faktörünü riske atmış oluyorsunuz. Bu araçlar sadece şehirlerarası yollarda değil artık yerleşim yerleri otoyolların yakınına kurulmuş olup burada olabilecek bir kaza artık neredeyse şehir içi kadar kalabalık bir nüfusa sahip hanelerdir. Araçlara sadece ‘Tehlikeli Madde’ yazarak kendilerini garanti almaya çalışan şirketler ADR mevzuatına göre yanılmamaları gerek, aracın her dört tarafında turuncu ikaz levhaları ile ürünün IMO sınıfı ve UN numarası belirtilmesi gerekli. Bu ikazların önemi ise bir kaza halinde sürücü yaralanmış ve kaza mahalinde değil ise yetkililerin bu tehlikeli ürünü tanımalarını sağlar.

 

Bir aracın tehlikeli madde taşıyabilmesi için gerekli özellikler nelerdir?

 

Her zaman en önemli unsur insandır. Eğer eğitimsiz bir insana en kaliteli malzemeyi de verseniz kullanmasını bilmedikten sonra hiçbir işe yaramaz. Bu sebepten dolayı en başta şoförün ADR ehliyetli olması gerekli. Gökbil olarak yoğun bir şekilde tehlikeli madde taşımacılığı yaptığından dolayı hem kalifiyeli insan hem de buna uygun ekipman ile çalışma şartlarını koşulsuz olarak yerine getirmektedir. Tehlikeli madde taşımacılığında öncü olan Gökbil, bu konularda sürekli AR-GE ye önem vererek çalışmalar yapmaktadır. Yurtdışından alınmış olan gene ISOPA ehliyetleri de bulunan sürücülerimiz IMO 3, 6, 8, 9 olan ürünler için özel eğitim de almış bulunmaktadır. Gökbil seçimini her zaman paslanmaz çelik ti 316’dan yana kullanmaktadır. Dorse alımlarında ADR sertifikası olması zorunludur. Çekicilere aynı şekilde sertifikalı olması gerek ve bunların gerekli mercilerden akreditasyon onaylı olmaları gerek.

 

1 Ocak 2009’da yürürlüğe girecek olan ADR yönetmeliği, sektörü ne yönde etkileyecek? Sektör sizce ADR’ye hazır mı?

 

Şu an için gerekli çalışmaları ne sektör ne de kanunlarımız tam olarak yerine getirmiş değil. Sektörün gereksinimleri genelde yurtdışından tedarik edildiğinden dolayı ve bakanlıklar da maalesef daha bu tercümeleri yapmamış ve sektörel bazlı elemanları tayin edemeyişi işleri zorlaştırmaktadır. Eğer Ocak 2009’da ADR tam faal olarak uygulanacaksa tahmini olarak ilk 6 ay boyunca bir kaos yaşanacaktır. Nedeni ise alımı gerçekleşmesi gereken ekipmanların yapımı ve teslimi belirli bir süre alacak. Bu durumda istenilen sürede şirketler ihtiyaçları olan ekipmanları tamamlanamayacağından dolayı sektörde bir boşluk süresi olacaktır.

 

2008 yılı firmanız açısından nasıl geçti? 2009 yılı hedefleriniz nelerdir?

 

2008 yılı beklenmeyen döviz ve iç piyasadaki çalkantılardan dolayı sektörümüz de etkilendi. Gökbil olarak sözleşmeli olarak çalışma yaptığımızdan dolayı müşterilerimizin piyasadaki ürün taleplerine istinaden dönemsel olarak duraklamalar yaşandı. Özellikle yılın son çeyreğindeki piyasa koşullarının kötüleşmesi nedeniyle nakliye sektörü bir çalkantı dönemine girdi.

2008 yılındaki bekletilerimiz doğrultusunda ilk 35 adet tankımız gelecek. Diğer siparişlerimiz içinde hazırlık dönemini bitirerek alımlarımızı gerçekleştirdik. 2008 hedeflerimiz arasında SQAS assesment olmamız ve yüksek bir değerlendirme notları ile değerlendirilmemiz vardı. Bu hedefimizi tamamlayarak 2009 için yeni adımlar içerinde bulunarak bütün gerekli ve hatta ilave eğitimlerinin tamamlanması için çalışmalar başlattık.

 

Tehlikeli madde taşımacılığı ve ADR hakkında eklemek istediğiniz bir şey var mı?

 

Ülkemizde şu ana kadar pek yaşanmamış olan tehlikeli madde taşımacılığındaki kazaların, artan trafikle birlikte daha da büyük risk almasından dolayı gerek yetkililer gerekse şirketler bu konuda hassasiyet göstermek zorundadır. Büyük şirketler sektörün lokomotifi olarak öncülük yapmak zorundalar. Bizler hazırlıklarımızı tamamlayarak ancak ADR’nin çark olarak işlemesine bir etken olabiliriz.

 

200’ün üzerinde yabancı firma faaliyette

 

İç piyasada faaliyet gösteren 200’ün üzerinde yabancı firma var.  Yabancı firmaların iç piyasaya etkisinden bahseder misiniz?

 

Yabancı şirketlerin Türkiye’de çalışmalara başlaması sonucu müşterilere yansıyan yönü olumludur. Bunun başlıca sebebi kalite konusudur. Yurtdışında uygulanan kalite sitemlerinin Türkiye’de de uygulanması Türkiye için olumlu bir çalışma olmuştur. Örnek olarak araç seçiminden uygun ve eğitimli personele kadar uygulanan kalite faktörleri ön plana çıkmıştır. Bu tür yatırımlar maalesef Türkiye’de ikinci plandaydı ama yabancı şirketlerin sektöre girmesi ile rekabetin artması sonucunda yerli şirketlerde bu yatırımları yapmak zorunda kaldı.

Gökbil olarak bizim müşteri ihtiyaçlarını karşılamak için bu yatırımlara yıllar önce başlamıştık. Sonuçlar ancak kendini 1-2 yıl sonra kendini göstermektedir.

Yerli sektörün yabancılarla yarışabilmesi ancak güçlü sermaye ile olur. Sermayesi küçük olanlar maalesef zor durumda kalarak kapanmak zorunda kalıyor.

 
Lojiport
Gayrettepe Mahallesi, Barbaros Bulvarı Dr. Orhan Birman İş Merkezi No:149/6 Beşiktaş 34349 İstanbul
+90 212 663 08 85 | +90 530 960 84 24
+90 212 663 62 72
utikad@utikad.org.tr