Türkiye
kimya sektörünün ihracatta daha iyi bir noktaya gelmesinde lojistiğin en önemli
sektörlerden biri olduğunu vurgulayan İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri
İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, taşımalarda
ise en önemli hususun maddenin yapısal tehlikesi çerçevesinde sınıflandırılması
olduğunu söylüyor.
Kimya
sanayi plastikten kozmetiğe, ilaçtan boyaya yaşamın her alanına yönelik sunduğu
ürünlerle hayatımızı kolaylaştırırken Türkiye ekonomisine de önemli katkılar
sunuyor. Avrupa’dan Afrika’ya, Güney Amerika’dan Uzakdoğu’ya oldukça geniş bir
coğrafyaya ihracat gerçekleştiren sektör, “Made in Turkey” etiketinin dünya
pazarlarında tanınmasına yönelik çalışmalarıyla da öne çıkıyor. Kimyevi
Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı
Murat Akyüz, kimya sektörünün ihracatta daha iyi noktalara gelmesinde ve
hedeflerine ulaşmasında en önemli sektörlerden birinin de lojistik olduğunu
söylüyor. Kimyevi madde taşımacılığında taşınan kimyevi maddenin
sınıflandırmasının öncelikle doğru yapılmasının önemine dikkat çeken Akyüz,
“Taşımacılıkta riskler, elleçlemeye oranla daha düşük. Dikkat edilmesi gereken
asıl önemli nokta, maddenin yapısal tehlikesi çerçevesinde
sınıflandırılmasıdır” diyor.
ARAÇLAR
TAŞIMALARA UYGUN OLMALI
Kimyevi
madde taşımacılığında tehlike durumlarıyla ilgili kuralların da taşıma yoluna
göre farklılık gösterdiğini belirten Akyüz, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Çünkü
taşıma aracı değiştiğinde, risk durumları da değiştiğinden kurallar da buna
bağlı olarak değişkenlik gösteriyor. Tehlikeli madde taşımacılığında
gönderenin, taşıyıcının sorumlulukları ve uyması gereken kurallar var. Gönderen
(üreten) firmanın maddelerin sınıflandırılması, ambalajlanması ve risk
iletişimi dediğimiz etiketleme ve güvenlik bilgi formlarını etkili bir biçimde
kullanmaları oldukça önemli. Ayrıca taşıyan firmanın uygun taşıma araçları ile
taşımacılık kurallarına uygun hareket etmesi de hayati bir gereklilik.”
Murat
Akyüz, tehlikeli maddelerin kimya sektöründe yoğun olarak kullanıldığını
söylüyor. Kullanımı sırasında olduğu gibi bu maddelerin taşınması sırasında da
dikkat edilmesi gereken bazı noktalar olduğunu belirten Akyüz, şunları ekliyor:
“Üretilmesi, etiketlenmesi, ambalajlanması, taşınması, depolanması,
kullanılması ve piyasaya sürülmesinin özel koşullarla gerçekleşmesi gerekiyor. Bu maddeleri üreten ve taşımacılığını yapan
firmaların uluslararası çeşitli standartlara uymaları için bazı zorunluluklar
var. Bu zorunluluklar ise; karayollarında ADR, demiryollarında RID,
denizyollarında IMDG(IMO), havayollarında T1s (IATA/ICAO), içsular ve
kanallarda ADN/ADNR standartları ile belirleniyor. Tehlikeli madde
taşımacılığının yüzde 90’u karayolu üzerinde gerçekleşiyor.”
KİMYA
SANAYİ İHRACATTA 3. SIRADA
Türkiye
ekonomisine en çok katkı sağlayan sektörlerden biri konumunda olan kimya
sanayinin ihracat performansı hakkında da bilgi veren Murat Akyüz, şunları
aktarıyor: “Türkiye’nin en çok ihracat gerçekleştiren üç sektöründen biri olan
kimya sektörü gelişime açık yapısıyla dikkat çekiyor. 10 yıllık süreçte
kimyanın plastik, kauçuk, boya, kozmetik gibi alt sektörlerinde hızlı bir
büyüme gerçekleştiği görülüyor. Alt sektörlerimiz de net ihracatçı sektör
konumuna yükseldi. Her ne kadar son yıllarda komşu ülkeler ve küresel ekonomik
konjonktür nedeniyle ihracat performansı aynı seviyelerde kalsa da
ihracatımızın bu yıl yeniden toparlanarak yükselişe geçmesini memnuniyetle
karşılıyoruz. Üst üste ihracat rekorları elde ettiğimiz 2017 yılının Temmuz
ayında bir kez daha ihracatta artış yakalamanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Temmuz’da kimya ihracatı 2016 yılının aynı ayı ile karşılaştırıldığında
miktarda yüzde 6,22 azalışla 1 milyon 251 bin ton, değerde ise yüzde 24
yükselişle 1 milyar 195 milyon dolar olarak gerçekleşti. Temmuz ayında en fazla
ihracat yapılan ilk 10 ülke; Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, Almanya, ABD,
İtalya, İran, Romanya, Yunanistan, Bulgaristan ve İngiltere olarak sıralandı.
Almanya ve Türkiye arasındaki gerilimin Temmuz ayı kimya ihracat rakamlarına
yansımadığı dikkat çekti. Sektörümüzün geçtiğimiz ay en çok ihracat yaptığı
üçüncü ülke Almanya’ydı. İhracattaki yüzde 28,63’lük artış yılın başından bu
yana kaydedilen en yüksek artış oranı oldu. Kimya sektörünün en önemli hedef
pazarları arasında yer alan ABD’nin ihracattan aldığı pay hızla artıyor. Temmuz
ayında ABD’ye yapılan ihracat miktarda yüzde 232,36 değerde ise 134,32 arttı ve
ülkeyi en çok ihracat yapılan ülkeler sıralamasında 4.’lüğe taşıdı.”
YAKIN
PAZARDAKİ KAYIPLAR AB VE ABD İLE KAPATILIYOR
Murat
Akyüz, Ocak-Temmuz döneminde ise toplam kimya ihracatının ,42 yükselişle 9
milyar 145 milyon dolara ulaştığını söylüyor. Bu dönemde en fazla ihracat
gerçekleştirilen pazarları; Birleşik Arap Emirlikleri, Almanya, Irak, ABD,
Mısır, İtalya, İran, İspanya, Singapur ve Yunanistan olarak sıralayan Akyüz,
sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ortadoğu’da ticaretimiz için kilit noktada olan
İran, Irak, Suriye gibi ülkelerde yaşanan sıkıntıların devam ediyor olmasına
karşın üst üste yakaladığımız ihracat artışları yılsonu hedefimiz olan 15,5
milyar dolarlık ihracata ulaşmak açısından son derece umut verici. Geçen yılki
olumsuz tablodan hızla sıyrılıyoruz. Yakın pazarlarımızdaki kayıpları ekonomik
olarak toparlanmanın giderek daha fazla hissedildiği ve talebin her geçen gün
arttığı AB ülkeleri ve önemli hedef pazarlarımız arasında yer alan ABD ile
kapatıyoruz. ABD’ye ihracatımızda rekor artışlar yaşanıyor. Yakın bir zamanda
ABD’de hizmete açtığımız Türk Ticaret Merkezlerimiz Türkiye markalı ürünlerin
bu ülkede tanınmasına, buna bağlı olarak ihraç edilmesine önemli katkılar
sunuyor. Önümüzdeki dönemlerde bu katkının artarak devam edeceğine inanıyoruz.
ABD zorluklarına karşın sadece kimya değil tüm sektörlerimiz açısından ciddi
bir potansiyel taşıyor. Bu potansiyeli iyi değerlendirip kısa ve orta vadede
ABD’ye ihracatımızı çok daha yukarılara çıkarmamız gerek.”
Murat
Akyüz, kimya sanayinin neredeyse tüm sanayi kollarına girdi ve ara malı
sağladığını söylüyor. Kimya sanayinin mineral yağlar ve yakıtlar, plastik
mamüller, boya, kozmetik, ilaç ve eczacılık ürünleri, medikal ürünler gibi
önemli alt sektörlere sahip olduğunun altını çizen Akyüz, “Üretim kalitesi ile
dünyadaki rakipleri ile rahatlıkla rekabet eden sektörümüzün daha ileri bir
noktaya gidebilmesi için temsilcilerimizin katma değeri yüksek ürünlere ağırlık
vermesi ve markalaşmaya yatırım yapması önem taşıyor. Son yıllarda bu iki
konuda da mesafe kat edilmiş olsa da almamız gereken uzun bir yol var” diyor.
“Tehlikeli
madde taşımacılığında gönderenin, taşıyıcının sorumlulukları ve uyması gereken
kurallar var. Gönderen (üreten) firmanın maddelerin sınıflandırılması, ambalajlanması
ve risk iletişimi dediğimiz etiketleme ve güvenlik bilgi formlarını etkili bir
biçimde kullanmaları oldukça önemli. Ayrıca taşıyan firmanın uygun taşıma
araçları ile taşımacılık kurallarına uygun hareket etmesi de hayati bir
gereklilik.”
Kaynak:
lojistikhatti.com