Uzun
yıllardır iş birliği içinde olduğu Hoyer’e 2012’de çoğunluk hissesini satan
Aktifsped, Türkiye’de kimyevi madde lojistiğinde rekabete yön veren güçlü bir
marka haline geldi. Global ve yerel üreticilerden, nihai kullanıcı konumundaki
sanayi firmalarına, tehlikeli kimyasalların ticaretini yapan büyük
distribütörlere kadar uzanan güçlü bir müşteri portföyü oluşturan şirket, iç
piyasada hacmi arttırmaya odaklanırken, yurtdışında da başta İran olmak üzere,
Ortadoğu pazarında daha fazla pay almayı hedefliyor.
Taşımasını
yaptıkları ürünler konusunda güçlü bir bilgi ve tecrübeye sahip olduklarını
belirten Aktifsped Uluslararası Nakliyat Satış Uzmanı Didem Seviğ, gerek ADR,
gerekse diğer alanlardaki mevzuatlardaki değişiklikleri yakından takip ederek
kendilerini buna göre konumlandırdıklarını vurguluyor. Global alanda da güçlü
bir yapıya sahip olduklarını ifade eden Seviğ, HOYER’in sınırsız denilebilecek
bir ürün veri tabanı olduğunu, herhangi bir konuda deneyim ve bilgiye ihtiyaç
duyduklarında, direkt uzmanından öğrenebildiklerini söylüyor. Tehlikeli ve
kimyasal maddelerin; yasalar çerçevesinde, tüm risklerden uzak ve en doğru
şekilde nasıl taşınacağı konusunda oluşturdukları birikimi operasyon başlamadan
müşterileriyle paylaştıklarının altını çizen Seviğ, “Araç parkımızın tamamı
tehlikeli ve kimyevi madde taşımacılığı için yeterli belge ve standartlara
zaten sahip. Bunun yanı sıra sürücülerimizin belirli aralıklarla aldıkları
farklı ve özel ürünlerin taşımacılığı hakkında eğitim ve uygulamalar da mevcut.
Tehlikeli ve kimyevi madde taşımacılığıyla ilgili standartlar bizler için en
başından beri takip edilen bir yol olmasına rağmen, herkesçe benimsenmesi, sektör
ve yaşadığımız çevre açısından risklerin minimize edilmesi çok önemli” diyor.
TAŞIMALAR
KAFKASLAR VE ORTADOĞU’YA KAYIYOR
Didem
Seviğ, özellikle Avrupa ülkelerine düzenli ithalat ve ihracat taşımaları
yaptıklarını söylüyor. Taşıma operasyonlarının yoğunlaştığı pazarların müşteri
taleplerine göre değişkenlik gösterdiğini vurgulayan Seviğ, “Operasyonlarımızda
Almanya ve Hollanda öncelliğini korumaya devam ederken, son dönemde artan
taşıma hacimlerimize dayanarak Türk ihracatçılarının özellikle İtalya ve
Polonya gibi pazarlarda da rekabetçiliklerini artırdıklarını söyleyebiliriz.
Transit taşımalarda ise talepler bir taraftan Kafkaslar, diğer taraftan ise
İran ve Sudi Arabistan gibi ülkelere doğru yoğunlaşıyor. Bu bölgelere yaptığımız
taşımalarda ürünleri çoğunlukla intermodal taşıma yöntemini kullanarak
Türkiye’ye ulaştırıyor, Türkiye’den de karayolu ile sevk ediyoruz. Tabii doğuya
yapılan taşımalarda Türkiye’nin transit üs rolü üstlenebilmesi için gerek
mevzuat, gerekse de lojistik altyapıda bazı iyileştirmelere ihtiyaç duyduğumuz ortada”
diyor.
Kimyasal
hammaddelerin hemen hemen tümünden, sıvılaştırılmış endüstriyel gazlara kadar
geniş bir ürün gamının taşımasını yaptıklarını belirten Didem Seviğ, müşteri
portföylerinin ise global ve yerel üreticilerden, nihai kullanıcı konumundaki
sanayi firmalarına, tehlikeli kimyasalların ticaretini yapan büyük
distribütörlere kadar uzandığını söylüyor. Seviğ müşterilerine sundukları
avantajları ise şöyle sıralıyor: “Sunduğumuz avantajlar firmaların
niteliklerine ve ihtiyaçlarına göre farklılaşabiliyor. Özellikle Avrupa
bölgesindeki firmaların kapsamlı fabrika kuralları mevcut, araç ve sürücü
standartlarımız da bu doğrultuda donanımlı. Bir başka konu ise ürünlere ait bir
önceki yükleme hakkındaki kara liste talepleri. Bu noktada ise ürün
uzmanlarımız, talep esnasında bizlerle bilgi alışverişinde bulunuyorlar. Kurallar ve yönetmelikler hususunda
niteliğimiz, birçok firma, liman ve hatlar tarafından onaylanmış ve kabul
edilmiş vaziyette. Bu da, müşterilerimizde
elbette bir güven duygusu oluşturuyor. Tehlikeli ve kimyevi madde
taşımacılığındaki marka değerimizin daha da gelişmesi adına tüm özverimizle
çalışıyoruz.”
FİLO
GÜCÜNÜ BÜYÜTECEK
Büyüme
ve yatırım planları hakkında da bilgi veren Didem Seviğ, “Öncellikle karayolu
taşıma filomuzu, hem sürekli artan iş hacmimiz hem de yeni teknolojiye sahip,
daha çevre dostu araçlara sahip olmak adına yenilemeye ve büyütmeye devam
edeceğiz. Bunun dışında; birçok müşterimizin gündeminde olan başta İran olmak üzere
Ortadoğu pazarında daha fazla yer almak niyetindeyiz. Tüm bunları yaparken
HOYER’in global perspektifi ve stratejileriyle de orantılı olarak ilerliyoruz.
Zaten bu anlamda müşterilerimizin değişen ihtiyaç ve beklentileri de bizi
yönlendiriyor. 2013 yılından beri stratejik planlaması içerisinde yer aldığı
üzere Türkiye içi taşımalarda da rekabetçiliğimizi ve pazar payımızı artırmaya
devam edeceğiz” diyor.
Kaynak:
lojistikhatti.com