Tehlikeli
maddelerin güvenli bir şekilde elleçlenmesi ve taşınmasını sağlayacak temel
hukuki düzenlemelerin yapılarak uygulamaya konulduğunu, eğitim, sertifikasyon
ve denetim alanında ise önemli çalışmaların yürütüldüğünü vurgulayan Tehlikeli
Mal ve Kombine Taşımacılık Düzenleme Genel Müdür Vekili İzzet Işık, “Lojistik
firmalarımızın iş süreçlerini ve yönetim anlayışını tehlikeli madde
lojistiğinin gereklilikleri ışığında yeniden dizayn etmesi gerekmektedir”
diyor.
Tehlikeli madde
taşımacılığının uluslararası sözleşmelere uygun sağlayacak şekilde gerçekleştirilebilmesi
ve modlar arası uyumun sağlanması için kara, hava, demir ve denizyolunda ne tür
yasal düzenlemeler yapıldı?
Tehlikeli
Maddelerin dört farklı modda taşınmasına ilişkin yaptığımız tüm düzenlemelerde
taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler esas alınmaktadır. Tehlikeli
Maddelerin Karayoluyla Uluslararası Taşınmasına İlişkin Avrupa Anlaşmasına
(ADR) uyumlu olarak hazırlanan “Tehlikeli Maddelerin Karayoluyla Taşınması
Hakkında Yönetmelik” 24/10/2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe
girdi. Tehlikeli maddelerin, insan sağlığı ve diğer canlı varlıklar ile çevreye
zarar vermeden güvenli ve düzenli bir şekilde kamuya açık karayoluyla
taşınmasını amaçlayan bu yönetmelik, taşımacılık sektörüne pek çok yenilikler
ve yükümlülükler getirmiştir. Tehlikeli Maddelerin Karayoluyla Taşınması
Hakkında Yönetmeliği’nin yayımlanmasıyla ADR’ye uyum süreci de başladı.
Yönetmeliğe bağlı olarak gerekli olan alt mevzuat düzenlemeleri Bakanlığımızca
yayımlanarak yürürlüğe kondu. Bu yayımlanan mevzuat ile ülkemiz ADR’ye tam
olarak uyum sürecine girdi.
Tehlikeli Madde
Taşıyan Araç ve Üst Yapılarına İlişkin Muayene Merkezlerinin Kurulması,
İşletilmesi ve Teknik Muayeneleri Hakkında Yönetmelik 21/04/2016 tarihli ve
29691 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Tehlikeli maddelerin
denizyoluyla taşınması faaliyetleri, ülkemizin de taraf olduğu Uluslararası
Denizcilik Örgütü (IMO)’nün SOLAS ve MARPOL sözleşmeleri hükümleri ve bu iki
sözleşmenin alt mevzuatı ile düzenlenen kurallar çerçevesinde yürütülmektedir.
IMO tarafından yayımlanan Denizyoluyla Taşınan Tehlikeli Yüklere İlişkin
Uluslararası Kod’un (IMDG Kod) ülkemizde uygulanmasına yönelik ve denizyoluyla
yapılacak tehlikeli madde taşımacılığı faaliyetlerinin ekonomik, seri, güvenli,
kaliteli, çevreye olum¬suz etkisi en az ve diğer taşımacılık faaliyetleri ile
uyumlu şekilde yapılmasını sağlamak amacıyla “Tehlikeli Maddelerin Deniz
Yoluyla Taşınması Hakkında Yönetmelik” 03.03.2015 tarihinde yayımlanarak
yürürlüğe girdi. Söz konusu Yönetmelik
ile kıyı tesisi işleticilerine, gemi işleticilerine ve yük ilgililerine de
yükümlülükler getirildi. Tehlikeli yük elleçleyen kıyı/liman tesislerinin bu
yüklerin elleçlenmesine ve taşınmasına uygun olduğunu onaylayan “Tehlikeli
Madde Uygunluk Belgesi” alma zorunluluğu getirildi. Bu kapsamında, bugüne kadar
125 kıyı tesisi için Tehlikeli Madde Uygunluk Belgesi düzenlendi. IMDG Kod
eğitimlerinin ülke¬mizde uygulanmasındaki usul ve esasları belirlemek amacıyla,
“Denizyoluyla Taşınan Tehlikeli Yüklere İlişkin Uluslararası Kod Kapsamında
Eğitim ve Yetkilendirme Yönetmeliği” 22 Ocak 2016 tarihinde yayımlandı.
Yine demiryolu
sektörüyle ilgili olarak da ülkemizin taraf olduğu “Tehlikeli Eşyaların
Demiryollarıyla Uluslararası Taşınmasına İlişkin Sözleşmeye” (RID) uyumlu
olarak hazırlanan “Tehlikeli Maddelerin Demiryolu ile Taşınması Hakkında
Yönetmelik” 16/07/2015 tarih ve 29418 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlandı ve
01/01/2016 tarihi itibarıyla yürürlüğe girdi.
Tehlikeli
maddelerin havayoluyla taşınması faaliyetleri, ülkemizin de taraf olduğu,
Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO)’nün Teknik Talimatları (ICAO-TI),
Tehlikeli Maddelerin Havayoluyla Taşınması Düzenlemeleri (IATA-DGR) ile ulusal
mevzuat çerçevesinde yürütülmektedir. Havayolu tehlikeli madde taşımacılığı
faaliyetinde bulunan tüm tarafların yükümlülükleri ile bu sektördeki çalışma
usul ve esasların belirlenmesi amacıyla “Tehlikeli Maddelerin Havayoluyla
Taşınması Hakkında Yönetmelik” taslağı hazırlandı ve ilgili kurum ve kuruşların
görüşleri alındı. Çalışmaları devam eden Yönetmeliğin 2017 yılı son çeyreğinde
yayımlanması hedeflenmektedir. Böylelikle, tehlikeli maddelerin emniyeti ve
güvenli bir şekilde elleçlenmesi ve taşınmasını sağlayacak temel hukuki
düzenlemeler yapılarak uygulamaya konulmuş oldu.
46.689 KİŞİYE
ADR SÜRÜCÜ EĞİTİM SERTİFİKASI VERİLDİ
Eğitim ve
sertifikalandırma çalışmalarından nasıl bir aşamaya gelindi?
Tehlikeli madde
taşımacılığında eğitimin çok önemli olması nedeniyle, bu kapsamda kara, hava,
deniz ve demiryolunda, tehlikeli madde konusunda faaliyet gösteren kişilere
eğitim vermek üzere eğitim kurumları/merkezleri yetkilendirilmekte ve bu eğitim
merkezlerinde eğitimler verilmektedir. Karayolunda tehlikeli madde taşıyan araç
sürücülerine yönelik olarak Türkiye genelinde Temel Eğitim, Tanker Eğitimi,
Sınıf 1 (Patlayıcılar) ve Sınıf 7 (Radyoaktif madde) eğitimleri vermek üzere
bugüne kadar 133 eğitim merkezi ve 195 eğitici yetkilendirildi, 60.217 araç
sürücüsü eğitim aldı. Sınavı başarı ile geçenlere, aldıkları eğitim konularına
uygun SRC5 Belgesi verilmekte. Bu kapsamda 46.689 kişiye uluslararası geçerli
ADR Sürücü Eğitim Sertifikası düzenlendi. Bu belgeye sahip olmayan sürücülerin
tehlikeli madde taşıyan araçları kullanmasına müsaade edilmemektedir. Karayolu
yetki belgesi sahibi işletmelerin, mutlaka sertifikalı sürücülerden hizmet
alması gerekmektedir.
Ayrıca,
havayolu, denizyolu ve demiryolunda tehlikeli maddeleri taşıyan, gönderen,
paketleyen, yükleyen, dolduran, boşaltan, elleçleyen, kabul eden personelin
ilgili uluslararası mevzuat çerçevesinde eğitim alma zorunluluğu bulunmaktadır.
Bu kapsamda, eğitim düzenlemek üzere Bakanlığımızca havayolunda 18,
denizyolunda 26, demiryolunda 3 eğitim kuruluşu yetkilendirildi. Bu eğitim
kuruluşlarında düzenlenen eğitimler sonrası DGR kapsamında havayolunda 67.663
kişi, IMDG kod kapsamında 23.986 kişi,
RID kapsamında yaklaşık 1800 kişi eğitim aldı.
Tehlikeli Madde
Güvenlik Danışmanı (TMGD) eğitimi düzenlemek üzere 105 eğitim kuruluşu ve 146
eğitici Bakanlığımızca yetkilendirildi. Bu eğitim kuruluşlarından bugüne kadar
31.658 kişi eğitim aldı, Bakanlığımızca yapılan TMGD sınavları sonucunda 8.687
kişi başarılı olarak belge almaya hak kazandı ve 6.584 kişiye TMGD sertifikası
düzenlendi.
Tehlikeli madde
taşımacılığı faaliyetinde bulunan işletmelere Tehlikeli Madde Faaliyet Belgesi
(TMFB) alma ve Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı (TMGD) bulundurma zorunluluğu getirildi. Bu alanda
ne tür çalışmalar yapıldı?
Tehlikeli madde
taşımacılığı zinciri içerisinde yer alan; dolduran, paketleyen, yükleyen,
gönderen, alıcı, boşaltan ve tank-konteyner/taşınabilir tank işletmecileri,
Yönetmeliklerde belirtilen şartlar çerçevesinde, Ulaştırma, Denizcilik ve
Haberleşeme Bakanlığına bağlı Bölge Müdürlüklerine başvurarak Tehlikeli Madde
Faaliyet Belgesi almaktadırlar. Nisan 2014 tarihinden itibaren işletmelere TMFB
düzenlenmektedir. Bu çerçevede, bugüne kadar 21.371 adedi karayolu, 60 adedi
demiryolu olmak üzere toplam 21.431 adet Tehlikeli Madde Faaliyet Belgesi
düzenlendi. Bu süreç devam etmekte ve yayımlanan yönerge kapsamında TMFB almak
zorunda olduğu halde almayan işletmelere yapılan denetimlerde cezai işlem
uygulanmaktadır.
Tehlikeli Madde
Taşımacılığı sürecinde yer alan ve bir takvim yılı içerisinde net elli ton ve
üstü miktarlarda işlem yapan; taşıyan, gönderen, paketleyen, yükleyen, dolduran
ve boşaltan konumunda olan işletmelere yaptıkları işleri, uluslararası
anlaşmalar ve ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak yapmalarına yardımcı
olmak amacıyla Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı bulundurma zorunluluğu
getirildi. Ancak, 1 Ocak 2018 tarihine kadar bazı faaliyet alanlarına
(perakende satış yapan akaryakıt ve LPG istasyonları, limanlar, kamu kurumları vs.) geçici muafiyetler
sağlandı. Bu muafiyetler de önümüzdeki yılsonunda kalkmış olacak ve sektörün
tümüne bu zorunluluk uygulanacaktır.
TMGD
Sertifikası sahibi kişi ile firmanın anlaşma yapmasına ilişkin tüm iş ve
işlemler e-devlet kapısı üzerinden Bakanlığımızın geliştirmiş olduğu sistem
kullanılarak yapılabilmektedir. Ayrıca, web-tabanlı veri bankasında
sertifikalandırılan TMGD’lerin iletişim bilgileri bulunmakta ve genel
müdürlüğümüzce güncel tutulmaktadır.
TMGD BULUNDURMA
ZORUNLULUĞU GETİRİLDİ
Tehlikeli madde
taşımacılığı içinde olan işletmelerin, Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanlığı
Kuruluşlarından (TMGDK) hizmet alma
zorunluluğu getirildi. Bu düzenlemenin ayrıntıları hakkında bilgi verir
misiniz?
Tehlikeli Maddelerin
Karayoluyla Taşınması Hakkında Yönetmeliğin Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı
başlıklı 33’üncü maddesinin birinci fıkrası kapsamında hazırlanan Tehlikeli
Madde Güvenlik Danışmanları’nın (TMGD) nitelikleri, eğitimleri ve
belgelendirilmeleri ile görev, yetki ve sorumluluklarına dair usul ve esasları
düzenleyen "Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanlığı Hakkında Tebliğ"
22/05/2014 tarihli ve 29007 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe
girdi. Tebliğ hükümlerinin taşımacılık sektöründe daha etkin ve verimli
uygulanabilmesi amacıyla görülen ihtiyaç üzerine, bazı maddelerinde değişikliğe
gidilerek 19/04/2017 tarihli ve 30043 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak
yürürlüğe girdi. Tebliğ’in işletmelerin sorumlulukları ve yükümlülükleri
başlıklı 27’inci maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklikle, tebliğ
kapsamında kalan işletmelerin, en az bir adet TMGD istihdam etmeleri veya
idarece yetkilendirilen tehlikeli madde güvenlik danışmanlığı kuruluşlarından
(TMGDK) hizmet alma zorunluluğu getirildi. Tebliğ kapsamında kalan işletmelerin
TMGD hizmeti alacağı TMGDK’ların niteliklerini, belgelendirilmelerini, görev,
yetki ve sorumluluklarına ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla
hazırlanan “Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanlığı Kuruluşlarının Yetkilendirilmesi
Hakkında Yönerge” 18/07/2017 tarihli ve 58352 sayılı Bakanlık Makamının Olur'u
ile yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Tehlikeli madde
taşımacılığında kullanılan araç, ambalaj ve kapların test, muayene ve
belgelendirme işlemlerinin Türkiye’de yapılmaya başlanması ülke ekonomisine
nasıl bir katkı sağlayacak?
Bildiğiniz
gibi, tehlikeli madde taşımacılığı konusunda, uluslararası anlaşma ve
sözleşmeler gereği, tehlikeli madde taşımacılığında kullanılacak her türlü
tank, ambalaj ve kapların yetkili otorite tarafından test edilip
sertifikalandırılması, tehlikeli maddelerin karayoluyla taşınmasında
kullanılacak taşıtların ise ADR Uygunluk Belgesine sahip olmaları
gerekmektedir. Bu kapsamdaki, iş ve işlemlerin ülkemizde yapılabilmesi için
yetkili otorite olan Bakanlığımız tarafından 6 Mart 2013 tarihinde Türk Standartları
Enstitüsü (TSE) yetkilendirildi. TSE konuyla ilgili altyapısını tamamlayıp 1
Temmuz 2013 tarihi itibarıyla belgelendirme işlemlerine başladı. Ayrıca,
konteyner ve taşınabilir basınçlı kapların test, muayene ve belgelendirilmesi
hususunda Türk Loydu Vakfı İktisadi İşletmesini de yetkilendirdik. Bu yetki
devri yapılana kadar, araç, ambalaj ve kapları üreten firmalarımızın
ürettikleri ürünleri onaylatmak ve sertifikalarını (UN Numaralı) alabilmek için
numunelerini yurtdışına gönderip, yüksek ücretler ödemekteydiler. Yapılan
çalışmalar sonucu oluşturulan sistemle bu kapsamdaki onay ve belgelendirme iş
ve işlemleri artık ülkemizde yapılabilmektedir. Oluşturduğumuz bu sistem ile
ciddi bir döviz kaybının önüne geçilmiş oldu.
TSE bugün
farklı bölgelerde araç ve üst yapı muayeneleri ile ilgili olarak fiziki ve
teknik altyapı imkanları bakımından uygun olduğu belirlenen ve Bakanlığımızca
muayene merkezi olarak faaliyet göstermesi uygun bulunan 50 şehirde toplam 63
adet muayene merkezinde faaliyetler yürütülmektedir. Bugüne kadar TSE
tarafından; 63 ayrı ambalaja, 5 adet orta boy konteynere, 103 adet tanka
tasarım tip onay sertifikası verildi. Ayrıca, tehlikeli madde taşımacılığında
kullanılan 5.010 adet tankın ara/periyodik muayenesi ile 18.900 adet aracın da
yıllık teknik muayeneleri gerçekleştirilerek ADR Uygunluk Belgesi
düzenlendi.
Diğer taraftan,
trafik siciline tescilli ve Taşıt Uygunluk Belgesi/ADR Uygunluk Belgesi olmadan
tehlikeli madde taşımacılığı faaliyetinde bulunan ancak ADR’nin
gerekliliklerini tam olarak karşılamayan mevcut taşıtların durum tespitlerinin
yapılarak belgelendirilebilmelerini sağlamak üzere başlatılan çalışmalar
kapsamında, 2014 ve öncesi model yılına sahip 25.620 aracın durum tespiti
yapıldı ve bu araçların daha güvenli bir taşımacılık yapabilmeleri noktasındaki
eksiklikleri tespit edildi. 1 Temmuz 2017 tarihine kadar Taşıt Uygunluk Belgesi
alması gereken 2014 model yılına sahip çok az aracın bu belgeyi aldığı tespit
edildi. Ülkemizde tehlikeli madde taşımacılık faaliyetinin bu durumdan
etkilenmeden devamını temin etmek ve hizmet alanlar açısından oluşabilecek
mağduriyetlerin önüne geçebilmek amacıyla; 1 Ekim 2017 tarihine kadar, muayene
randevusu alan Durum Tespit Belgesine sahip 2014 model araçlara, alacakları
randevu kağıdın da belirtilen muayene tarihine kadar tehlikeli madde
taşımacılığı faaliyetine devam etmelerine izin verildi. Tespit edilen bu
eksikliklerden yola çıkılarak başlatılan çalışmalar sonucunda, bu araçların
ülkemiz sınırları dahilinde daha güvenli bir taşımacılık faaliyetinde
bulunabilmelerine ilişkin usul ve esasların belirlenmesi çalışmalarında ise
nihai noktasına gelindi.
Denetim çalışmalarından
söz eder misiniz?
Tehlikeli madde
taşımacılığının tehlikesiz hale getirilmesinde sadece kurallar ihdas etmek yeterli
değildir. Tehlikeli maddelerin karayoluyla taşınması faaliyetlerinin, belirlenen ulusal ve uluslararası normlara
uygun olarak yapılıp yapılmadığının denetlenmesi de önem arz etmektedir.
Bakanlığımız tarafından tehlikeli madde taşımacılığı yol kenarı denetimlerine 1
Ocak 2015 tarihinden itibaren başlandı. Denetimler bu konuda çok detaylı teorik
ve pratik eğitim verilmiş personelimiz tarafından yapılmaktadır. Ayrıca, bu
konuda Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı’nın eğitim almış
personeli de denetimler yapmaktadır. Bu denetimlerde sadece ADR Uygunluk Belge
kontrolü değil aynı zamanda dokümantasyon, araç teçhizatı ve ekipmanları ile
yükleme güvenliğine yönelik denetim faaliyetleri icra edilmektedir. Uygunsuzluk
bulunması halinde hangi konuda ihlal yapılmış ise mevzuata göre o konuda cezai
müeyyide tatbik edilmektedir. Bu cezaların güncel miktarlarına www.tmkt.gov.tr
adresinde bulunan mevzuat bölümünün genelgeler kısmından ulaşılabilir. Fiziki
ve teknik durumu müsait olan 29 adet yol kenarı denetim istasyonunda,
denetimler yapılmaktadır. 2015 yılından bugüne kadar toplam 70.573 adet taşıt
denetlendi ve uygunsuzluğu tespit edilen 6.416 adet araca cezai işlem
uygulandı. Ayrıca, 1 Kasım 2015 tarihinden itibaren işletme içi denetimler
çerçevesinde, TMFB ve TMGD bulundurma zorunluluğu olan 4.871 adet işletmede
denetim yapıldı ve uygunsuzluğu tespit edilen 915 adet işletmeye cezai işlem
uygulandı.
AB
müktesebatına ve uluslararası anlaşmalara uyumu pekiştirmek üzere, Türkiye’deki
denizyoluyla yapılan tehlikeli yük taşımacılığı faaliyetlerinin daha emniyetli
bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlamak amacıyla “Limanlarda ve Kıyı
Tesislerinde Tehlikeli Yüklerin Elleçlenmesine Yönelik Deniz Emniyetinin
Artırılması” isimli AB Eşleştirme Projesi’ne, İtalya, Hollanda ve Litvanya
konsorsiyumu ile birlikte gerçekleştirildi. Proje kapsamında gerek gemi gerekse
kıyı tesislerinde tehlikeli yüklerle ilgili denetimleri yapacak olan
Bakanlığımız ve liman başkanlıklarında görev yapan ilgili personele eğitimler verildi.
KURALLAR VE PROSEDÜRLER
İYİ TAKİP EDİLMELİ
Tehlikeli madde
taşımacılığının doğru yapılmaması telafisi mümkün olmayan vahim sonuçlara yol
açabilir. Bu konuda taşımacılık ve lojistik şirketlerine ne tür görevler
düşüyor?
Taşımacılarımız,
lojistik hizmet üretenlerimiz tehlikeli madde taşımacılığıyla iştigal eden tüm
tarafların başta uluslararası kurallar olmak üzere, tehlikeli madde
taşımacılığının tehlikesiz hale getirilmesinde ortaya koyduğu kural ve
prosedürleri iyi takip etmesini ve buna göre şirket yapılanmalarını
oluşturmasını beklemekteyiz. Çalışanların (sürücülerin, elleçleyenlerin vb.),
yöneticilerin, tehlikeli madde taşımacılığı risklerini iyi idrak etmesini, bu
konuda deneyim kazanmasını ve nitelikli iş gücünün sektörde oluşmasını beklemekteyiz.
Öte yandan taşımacılıkta ADR uygunluğu olan araçların ve ekipmanların
kullanılmasına lojistik firmalarımızın önem vermesi gerektiği, böylelikle
taşımacılık güvenliğinin daha da arttırılması gerektiğini düşünmekteyiz. Son
olarak, lojistik firmalarımızın iş süreçlerini ve yönetim anlayışını tehlikeli
madde lojistiğinin gereklilikleri ışığında yeniden dizayn etmesi gerekmektedir.
Bu konuda, istihdam ettikleri veya hizmet alacakları eğitimli ve nitelikli
tehlikeli madde güvenlik danışmanlarından destek alabilmeleri de mümkündür. Son
olarak şunu ifade etmekte yarar var; tehlikeli madde taşımacılığının çok yoğun
olarak yapıldığı karayolu sektöründe son dört yılda yapılan düzenlemelerle
bugün;
• Düzenlenen
toplantılarla tehlikeli madde taşımacılığında tüm tarafları kapsayan bir
farkındalık oluşturulmuştur,
• Sektör büyük
oranda UN sertifikalı ambalaj ve kapları kullanmaya başlamıştır,
• Taşımacılar
artık uluslararası geçerli SRC5 sertifikalı şoför çalıştırmaktadırlar,
• Tehlikeli
madde taşıyan araçların, işaretleme ve etiketleme kuralları ile araçlarda
bulunması gereken sevk belgeleri ve teçhizat kurallarına büyük oranda uyduğu
gözlenmektedir,
• İşletmeler
TMGD istihdam etmeye/hizmet almaya başladılar,
• Taşımacılar
2015 yılından itibaren filolarını ADR’li araçlarla yenilemeye başladılar.
Bu olumlu gelişmeler,
yaptığımız düzenlemeler ve etkin denetimler ile taşımacılık sektörünün konuya
verdiği önemin ve hassasiyetin bir göstergesidir.
Kaynak: lojistikhatti.com