TAYSAD Başkanı
Alper Kanca, “Otomotiv tedarik sanayinin atacağı adımlarda temel belirleyicimiz
‘istikrar’ ve ‘satın alma gücü’dür. Bugünkü tabloya baktığımızda, İran ve Hindistan
gücümüzü göstereceğimiz potansiyel pazarlar gözüküyor" dedi.
TAYSAD Başkanı
Alper Kanca, Avangarde Hotel’de gerçekleşen iftar yemeğinde uluslararası alanda
yaşanan rekabete dikkat çekmek ve farklı ülkelerdeki pazar fırsatlarını
değerlendirmek amacıyla basın mensupları ile bir araya geldi. Toplantıda
Hindistan temaslarına ilişkin bilgi aktaran Alper Kanca şunları söyledi:
“TAYSAD
üyelerinden oluşan heyet Hindistan’daki ana sanayi firmalarına bir ziyaret
gerçekleştirdi. Hindistan pazarı hakikaten istikrarlı bir büyüme göstermekte ve
bizim için iyi bir potansiyel içermekte. Bugün Hindistan’ın bulunduğu noktayı
değerlendirecek olursak; Hindistan 2,25 trilyon dolarlık ekonomisiyle, satın
alma gücü paritesi açısından dünyanın en büyük üçüncü ülkesi konumunda.
2015–2016 arasında Gayrisafi Yurt İçi Hâsılası yüzde 7,6 artış gösterdi. Bu
sonuç Hindistan’ı dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi yaptığı gibi yukarı yönlü
ivmesinin de sağlamlaşmasını destekliyor. Uluslararası Para Fonu (IMF)
Hindistan ekonomisindeki bu hızın 2020’ye kadar süreceği öngörüsünde bulunuyor.
Hindistan, aynı
zamanda dünyanın en büyük motorlu araç üreticilerinden ve pazarlarından birisi.
Verilere göre 2016 yılında ülkede motorlu araç üretimi yüzde 8 artarak 4,5
milyon adede yükselmiş durumda. Hindistan’da şu an her 1000 kişiye 22 motorlu
araç düşüyor. Ülkenin araç parkı da her geçen gün büyüme gösteriyor ve 2017
yılı itibari ile 40 milyon adedin üzerine çıkacağı tahmin ediliyor. Buna
rağmen, kalabalık nüfusa oranla araç sahipliği hala oldukça düşük seviyede.
Dolayısıyla gelecek yıllarda pazarın gelişmeye açık olduğunu söyleyebiliriz.
2016 yılı OICA
verilerine göre iç satışlar ise 3,7 milyon adet düzeyinde, 2017’de bu rakamın 4
milyon adedi aşması bekleniyor. Binek otomobil pazarında en büyük payı yüzde 44
ile Maruti Suzuki alırken; Mahindra yüzde 9,4 ve Tata yüzde 4,9’luk bir paya
sahip. Otomotiv tedarik sanayicileri olarak bizim bu büyümeyi göz ardı
etmememiz ve böylesine verimli bir pazarı iyi değerlendirmemiz gerekiyor.”
2017 yılının
hedef pazarlarından birisi de İran!
OIB – TAYSAD iş
birliğinde ve Ekonomi Bakanlığı’nın katkıları ile 13 Haziran Salı günü Bursa’da
gerçekleşen Türkiye-İran Ticaret ve İş birliği Konferansı’nda İran’da iş yapma
kültürü, İran otomotiv sektörü, yatırım olanakları konuları masaya yatırıldı.
Konferans ile
ilgili değerlendirmede bulunan Başkan Alper Kanca şu detaylara değindi:
“Türkiye ve
İran arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerine değinmek gerekirse; 2016 yıllık
ihracatımız 4,96 milyar dolar, ithalatımız da 4,69 yani yaklaşık 10 milyar
dolara yakın bir ticaret hacmimiz var. Çifte vergilendirmenin önlenmesi ve
yatırımcılara teşvik sağlanması anlaşmamız mevcut. İki ülke arasındaki lojistik
ilişkiler inişli çıkışlı bir seyir izliyor. Tercihli Ticaret Anlaşması 2015
yılında yürürlüğe girdi. Bu anlaşmanın uygulanmasında bir takım problemler
yaşanıyor ancak muhteviyatın genişletilmesi için iki taraf arasında bir irade
söz konusu.
İran’ın en
hızlı gelişen sektörlerinden bir tanesi de otomotiv. Sınaî katma değerdeki payı
yüzde 17, istihdamdaki payı yüzde 13, son 15 yılda ise ortalama yıllık yüzde 12
oranında büyümüş durumda. 30 tane üretici, bin 200’yü aşkın da tedarik firması
mevcut. Tedarik sanayisinin yıllık cirosunun 10 buçuk milyar doların üzerinde
olduğu biliniyor. Bir önceki yıl ihracatları 150 milyon dolar, ithalatları ise
3 milyar dolar civarında. 1000 kişiye 210 araç düşüyor ve yaşlı araç parkları
geniş. Geçtiğimiz yılki ihracatlarında binek otomobiller en önemli payı almış
durumda.
2013 yılında,
İran’a yönelik otomotiv ihracatımız ambargoların da etkisiyle yüzde 55 gerileme
göstermişti. Ancak geçen yıl, ambargoların kaldırılması sonrasında, İran’a olan
otomotiv ihracatımız yüzde 70 artış göstererek 345 milyon USD seviyesine
yükseldi. Bu rakamın 320 milyon USD’si ise tedarik sanayi ihracatı idi. Bu
yılki gerçekleşmelerin de umut vadedici olduğunu söyleyebilir. Ocak-Mayıs
dönemindeki ihracatımız geçen yıla göre yüzde 54 artarak 176 milyon USD’ye
ulaştı.
İran ve Türkiye
kültürel anlamda benzerlikleri olan iki komşu ülke. Birbirine yakın kültürlere
sahip bu iki ülkenin birlikte daha fazla çalışması gerektiğini düşünüyorum.
Amacımız karşılıklı olarak iş birliğini, yatırımları ve ticareti arttırmak. Biz
TAYSAD olarak bölgedeki iş birliklerimizi artırmak amacıyla bir süredir paydaş
kurumlarla dirsek temasını sürdürüyoruz.
İran tarafından
verilen mesajlarda altı önemle çizilen konu şu; İran’ın sadece bir pazar olarak
konumlandırılmaması, aynı zamanda bir yatırım ortağı olarak değerlendirilmesi.
Bu noktada İranlı üreticiler Türk meslektaşlarıyla iş birliği yapmak ve bu
vesileyle kendilerini geliştirerek Avrupa pazarına açılmak istiyorlar. Bu durum
bizim uluslararası otomotiv pazarında hatırı sayılır bir varoluş sergilediğimiz
anlamına geliyor. Ayrıca hem Ar-Ge hem de üretim konularında dünyanın en önemli
üreticilerinden biri olarak kabul edildiğimizin de bir göstergesidir.”
Otomotiv Sanayi
Türkiye ihracatının beşte birini tek başına karşılıyor
Dünya
ticaretindeki daralma ve parite gibi Türkiye ihracatını olumsuz etkileyen
faktörlere rağmen otomotiv sektörünün başarı grafiğini sürdürdüğünü dile
getiren Alper Kanca, beş aylık ihracat rakamlarını değerlendirdi. Kanca,”
Türkiye’deki ihracatın beşte birini otomotiv sektörü sırtlıyor. Türkiye
ihracatı Ocak-Mayıs 2017 döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10
artarak 63 milyar 146 milyon USD olarak gerçekleşti. Otomotiv sanayimizin
ihracatı yüzde 23,7 artış ile ve 11 milyar 860 milyon USD’ye ulaştı. Tedarik
sanayimizin ilk beş aylık ihracatı ise 3 milyar 876 milyon USD olarak
gerçekleşti. Mayıs 2017 itibariyle tedarik sanayimizin toplam otomotiv
ihracatımızdan aldığı pay yüzde 32; binek otomobil ihracatının payı ise yüzde
43 oldu” dedi.
TAYSAD’tan 48
üye ISO 500’ün içinde yer aldı
Türkiye'deki
sanayi kuruluşlarının büyüklüklerini ortaya koyarak Türk sanayisinin gelişimini
görebilmek ve geleceğe yönelik yol haritasının belirlenmesine katkı sağlamak
amacıyla gerçekleştirilen “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu”
araştırmasının sonuçlarına göre, 2016 yılında TAYSAD’tan 48 üye ISO 500
listesinde yer aldı. Araştırmanın sonuçlarına yönelik açıklamalarda bulunan
Alper Kanca, “TAYSAD olarak yaklaşık 23 milyar dolar iş hacmi, 8 milyar dolar
doğrudan ihracata ve 150 binin üzerinde istihdama sahip köklü bir sivil toplum
kuruluşuyuz. 2010 yılında ISO 500 listesinde 39 TAYSAD üyesi kuruluş yer
alırken, 2016 yılında bu sayı 48 üyeye ulaştı. 2017 yılına yönelik
hedeflerimizden biri de üye sayımızı artırmak ve listeye daha fazla üye kuruluşumuzla
dahil olmak” dedi.
Mobility’nin geleceği
IAEC 2017’de konuşulacak
Bu yıl ikincisi
düzenlenecek olan IAEC (Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı) hakkında
kısaca bilgi veren Alper Kanca “IAEC 2017, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da
İstanbul’da; OİB, OSD, OTEP, TAYSAD ortaklığı ve SAE iş birliğinde
gerçekleşecek. Konferans, otomotiv endüstrisindeki son gelişmeleri gözden
geçirmeyi ve önde gelen uluslararası uzmanların ‘Mobility’nin Geleceği’
konusuna yönelik gelişmelere odaklanmayı amaçlıyor. Bu yıl odaklanacağımız
konular arasında otonom araçlar, elektro-mobility’in geleceği, geleceğin akıllı
şehirlerinde taşımacılık, araç tasarımında üniversite-sanayi iş birliği,
otomotiv endüstrisinin mühendislik eğitiminden beklentileri yer alıyor” diye
konuştu.
Kaynak: lojiport.com