Küresel
ekonominin ve hatta siyasetin geleceğini tepeden tırnağa değiştirecek Bir Kuşak
Bir Yol Projesi, Türkiye’yi de içine alan yapısıyla, önümüzdeki 50 seneyi
şekillendirecek.
14-15
Mayıs’ta Çin’in başkenti Pekin’de düzenlenecek ‘Kuşak ve Yol Zirvesi’ne 110
ülke ve 61 Uluslararası örgütten devlet çalışanları, finans kuruluşları ve
bilim adamları katılıyor. Zirve’de yaklaşık bin 200 kişinin yer alması
bekleniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra 28 ülkeden üst düzey devlet
yöneticilerinin zirveye katılacağı kesinleşti. Biz de Bir Kuşak Bir Yol
Projesi’nin önemli hatlarını derledik. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından
2013 yılında ilan edilen “Bir Kuşak Bir Yol” (One Belt One Road- OBOR) projesi,
eşi benzeri olmayan bir pazarda 3 milyar nüfusu ilgilendiren bir yatırım
projesi. Proje, başta Asya- Avrupa hattındaki önemli ekonomiler arasında bir
ulaştırma altyapısı, ticaret ve yatırım bağlantısı kurmayı amaçlıyor. Sonraki
zamanlarda küresel bir kapsama ulaşan projenin kara ve denizden iki önemli
uluslararası ticaret güzergahı bulunuyor; kuşak kısmını oluşturan İpek Yolu
Ekonomik Kuşağı ve yol kısmını oluşturan Deniz İpek Yolu.
KUŞAK (BELT)
NEDİR?
Kuşak kavramı
ile Orta Çin’den başlayan ve Moskova, Rotterdam üzerinden Venedik’e uzanan
karayolu, demiryolu, petrol ve gaz boru hatları ve diğer altyapı projelerinden
oluşan bir kara ulaştırma ağları bütünü kastediliyor. Proje kapsamında, tek bir
rota yerine, Asya-Avrupa yönünde kara köprülerinden oluşan koridorlar
planlanıyor. Planlanan güzergahlar ise şu şekilde:
*Çin-
Moğolistan- Rusya
*Çin- Merkez
ve Batı Asya
*Çin- Hindi
Çini Yarımadası
*Çin-
Pakistan
*Çin-
Bangladeş- Hindistan- Myanmar
Türkiye, bu
koridorlar içinde Orta Koridor olarak adlandırılan Çin- Merkez ve Batı Asya
Koridoru üzerinde yer alıyor.
YOL (ROAD)
NEDİR?
Yol kavramı,
projenin denizyolu ağına karşılık geliyor. Proje kapsamında güney ve güney doğu
Asya’dan Doğu Afrika ve Akdeniz’in kuzeyine kadar uzanan deniz bölgesinde
limanlar ve diğer kıyı yapıları ağı planlanıyor.
Proje
kapsamındaki kara ve deniz güzergâhları Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarını
geçerek Çin ekonomisi ile gelişmiş Avrupa ekonomisinin birbirine bağlanmasına
olanak sağlıyor. Girişimin, aynı zamanda diğer ülkelerle kurulan çok yönlü
işbirlikleri sayesinde Çin’in küresel sorunların çözümünde merkezi oyuncu
olmasının da önünün açarak, katkı sağlacayacağı belirtiliyor. Çincesi ‘I dai, I
lu’ olan projenin, Çin’in dünya siyaseti ve ekonomisinde yükselen rolü
açısından, önümüzdeki 50 yılı da şekillendirecek.
2001 yılında
Çin liderliğinde Şanghay İşbirliği Örgütü’nün kurulması, tek başına zaten büyük
bir güç olan Çin’in bir ittifak sistemine yakın işbirliği ve dayanışma sistemi
kurmasına olanak sağladı. 2013 yılında Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in
Kazakistan ve Endonezya ziyaretleri sırasında ilan ettiği İpek Yolu Ekonomik
Kuşağı ve 21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu projelerinden oluşan Bir Kuşak Bir Yol
girişimine İpek Yolu Fonu ve Asya Altyapı ve Yatırım Bankası (AIIB) eklenince
Asya- Pasifik bölgesinde ABD’nin öncülüğünü yaptığı Atlantik sisteme karşı
büyük bir ekonomik cephe açılmış oldu.
Projede
Türkiye dahil 65 ülke yer alıyor. Bu ülkeler bölge bölge şu şekilde
sıralanıyor:
*Doğu Asya:
Çin, Moğolistan
*Güneydoğu
Asya: Brunei, Kamboçya, Endonezya, Laos, Malezya, Myanmar, Filipinler, Singapur,
Tayland, Timor-Leste, Vietnam
*Orta Asya:
Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan,
*Ortadoğu ve
Kuzey Afrika: Bahreyn, Mısır, İran, Irak, İsrail, Ürdün, Kuveyt, Lübnan, Umman,
Katar, Suudi Arabistan, Filistin, Suriye, Birleşik Arap Emirlikleri, Yemen
*Güney Asya:
Afganistan, Bangladeş, Bhutan, Hindistan, Maldivler, Nepal, Pakistan, Sri Lanka
*Avrupa:
Arnavutluk, Ermenistan, Azerbaycan, Belarus, Bosna Hersek, Hırvatistan, Çekya,
Estonya, Gürcistan, Macaristan, Letonya, Litvanya, Makedonya, Moldova, Karadağ,
Polonya, Rusya, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, Türkiye, Ukrayna
Türkiye’nin
konumu
Türkiye’nin
içinde yer aldığı Orta Koridor, tarihi İpek Yolu’nun canlandırılması amacı
taşıyor. Orta Koridor’a yapılacak yatırımlar toplamının 8 trilyon doları
bulması bekleniyor. Bu miktarın sadece ulaştırma altyapısı için ayrılan
kısmının ise 40 milyar doları bulacağı belirtiliyor. Türkiye’nin projeye
entegrasyonu için iki ülke arasında imzalanan anlaşma ile ilk aşamada 40 milyar
dolarlık bir bütçe öngörüldü. Yatırımlar için her yıl harcanması planlanan
miktar 750 milyon dolar. Türkiye, OBOR projesinde alternatif koridorlardan
birisi olan Orta Koridor üzerinde bulunduğu için jeopolitik bir konuma sahip.
OBOR güzergahında kritik bir noktada yer alan Türkiye, jeopolitik konumunun
güçlü olması, güçlü üretim ve yüksek potansiyeli, Karadeniz taşımacılığında
önemli bir aktarma ülkesi olması gibi üstünlükleriyle öne çıkıyor. Yavuz Sultan
Selim ve Osmangazi Köprüleri, 18 Mart Çanakkale Köprüsü, Avrasya Tüneli gibi
mega projeler ile, Çin’in ‘Bir Yol Bir Kuşak’ projesine önemli lojistik ve
ulaşım fırsatı verecek önemli bir halka konumunda. Proje haricinde Çin-Türkiye
ticaret işbirlikleri de istikrarlı olarak gelişim gösteriyor. 2016’da iki ülke
arasında ithalat-ihracat hacmi yüzde 1.9 artarak 27 milyar 760 milyon dolara
ulaştı. Çin, Türkiye’nin en büyük 19’uncu ihracat ve en büyük ithalat pazarı
ülkesi.
Projenin
finansmanı
Özellikle
gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkeleri kapsayan ve maksimum ekonomik faydayı
hedefleyen bir küresel ekonomik işbirliği projesi olan OBOR’un ekonomik ölçeği
trilyonlarla ifade ediliyor. Gelecek on yıl içinde yurt dışı harcamalarının 100
milyar doları bulması beklenen Çin, proje için yaklaşık 1 trilyon dolarlık
hükümet fonu ayırdığını duyurdu. Devlet Başkanı Cinping, proje kapsamında kamu
firmalarının ve finansal kurumlarının ülke dışında altyapı ve inşaat
projelerine yatırım için teşvik edileceğini ifade etti. AIIB, proje güzergahı
üzerindeki altyapı projelerine finansman sağlayarak önemli bir kredi
mekanizması işlevine sahip olacak. Çin’in ayırdığı bütçenin uzun vadede 3
trilyon dolara çıkabileceği belirtiliyor. AIIB de proje için 100 milyar
dolarlık kredi ayırıyor. Bankanın finansmanında Çin, üçte bir ila yarısı
arasında değişen bir paya sahip olacak. OBOR üyesi 65 ülkenin toplam milli
geliri 25 trilyon doları buluyor. 2049 yılına kadar OBOR üyesi 65 ülkede 4
trilyon dolarlık alt yapı yatırımı öngörülüyor. OBOR’un ilan edildiği 2013
yılından 2016’ya kadar harcanan 230 milyar dolarlık bütçe ve 1500 ortak proje,
ev sahibi devletlerin ortaklığında gerçekleşiyor. Proje kapsamındaki lojistik
hat ile Çin ile Fransa arasında demiryolu taşımacılığı aktarmasız olarak mümkün
hale geliyor. Deniz yolu ile 40 günü bulan taşımacılık süresi, yeni demiryolu
hattı ile oldukça azalıyor. Çin’in Hubei eyaletinin başkenti Wuhan’dan yola
çıkan bir tren Fransa’nın Lyon şehrine 16 günde ulaşıyor.
En kapsamlı
zirve
Dünyanın
ikinci büyük ekonomisi Çin, ekonomik büyüme modelini değiştiriyor. Dışarıda Çin
mallarına talep azaldığı, içeride maaliyetler yükseldiği için iç pazarı
geliştirme çabalarına yönelmiş durumda. Bu süreçte, ekonomik büyümesi yüzde
11’lerden yüzde 6’ya geriledi. Projeyle, Çin kendi içindeki ekonomik dönüşüm sürecini
desteklemeyi amaçlıyor. Projeye sadece ekonomik açıdan bakmamak gerek. Proje,
ülkeler arasındaki insani ve kültürel bağları da güçlendirecek. Türkiye,
jeopolitik konumu gereği projenin önemli bir ayağı. Asya ile Avrupa arasında
bir köprü konumundayız. Demiryolu ağları ile bu konum daha da güçlenecek.
Zirve, proje kapsamında bugüne kadar yapılmış en kapsamlı zirve. Bu kadar büyük
katılımlı ve ortak yürütülen bir projede, ortak kararlar alınabilmesi açısından
zirve büyük önem taşıyor. Türkiye’nin de Cumhurbaşkanı Erdoğan’la en üst düzey
katılım göstermesi önemli. (*Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi)
YENİ ŞAFAK
Kaynak: lojiport.com