150 metre
genişlik ve ortalama eksi 11 metre derinlikte olan yaklaşma kanalının 250
metreye genişletilerek eksi 14 metre derinleştirilmesi, İzmir Limanı’nın
Panamax ve Post-Panamax tipi gemilere uygun hale gelmesini sağlayacak.
İzmir
denizcilik taşımacılığı sektörü ve liman kullanıcıları, İzmir Körfezi’nin ve
İzmir Alsancak Limanı’nın geleceğini belirleyecek olan “İzmir Körfezi ve Limanı
Rehabilitasyon Projesi’nin bir an evvel başlamasını istiyor.
TCDD Genel
Müdürlüğü ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ortak gerçekleştireceği projeye
yaklaşık 5 yıl aradan sonra ÇED onayı verildiğini belirten İMEAK Deniz Ticaret
Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, “Bu proje İzmir’in ve
bölgenin geleceği için hayati önemde. 150 metre genişlik ve ortalama eksi 11
metre derinlikte olan yaklaşma kanalının 250 metreye genişletilerek eksi 14
metre derinleştirilmesi, İzmir Limanı’nın Panamax ve Post-Panamax tipi gemilere
uygun hale gelmesini sağlayacak. Limanın kapasitesinin büyümesinin önü
açılacak. Sirkülasyon kanalı ile İzmir Körfezi’nin su kalitesi iyileşecek ve
“yüzülebilir körfez” hedefine yaklaşılacak. Kamu ve yerel yönetim işbirliği ile
gerçekleşecek bu proje, Türkiye’ye örnek olacaktır” dedi.
TÜRKİYE’NİN
LOJİSTİK BÖLGESİ İZMİR OLSUN
Ege
Bölgesi’ndeki limanların Türkiye’nin lojistik bölgesi olarak dizayn edilmesini
öneren Öztürk, “Çanakkale ve İstanbul Boğazı’ndan önceki son dönemeç Ege
kıyılarıdır. Boğazlarda yaşanacak bir kazanın ne sonuçlar doğuracağını
biliyoruz. Öte yandan Marmara’daki obez büyümenin Türkiye ekonomisine çok fazla
faydası yok. Büyüme diğer bölgelere de yayılmalıdır. İzmir Körfezi ve Limanı
Rehabilitasyon Projesi, Ege’nin ve İzmir’in gücünü turizmden çevreye,
ticaretten sanayi yatırımlarına, lojistikten gayrimenkule kadar birçok alanda
aynı anda tetikleyecektir” diye konuştu.
Projede
yaşanan her bir gün gecikmenin, İzmir’in geleceğinden kayıp anlamına geldiğini
vurgulayan Öztürk, “Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknoloji
Enstitüsü, Piri Reis Araştırma Gemisi ile projenin sonuçlarının incelenmesi
için İzmir Körfezi’nde bilimsel çalışmalara başladı. Taramanın bir an evvel
başlayıp hızla tamamlanmasını bekliyoruz. ÇED onayı almak için kaybedilen
yıllar, İzmir’in geleceği için çok önemli olan bu yatırımın en kısa sürede
hayata geçmesi ile telafi edilmelidir” dedi.
LİMAN EGE
SANAYİSİ İÇİN VAZGEÇİLMEZ
Son yıllarda
Aliağa ve Güney Marmara’daki liman yatırımlarındaki artış olduğunu belirten
Öztürk, ancak TCDD İzmir Alsancak Limanı’nın bölge için önemini koruduğunu
söyledi. Limanın tüm yük çeşitlerine hizmet sunduğunu ve gemilere 365 gün
kesintisiz hizmet verdiğini belirten Öztürk, ürünlerini pazarlara en uygun
maliyetle göndermek isteyen Ege’deki sanayiciler ve ihracatçılar için limanın
vazgeçilmez konumda olduğunu ifade etti.
İMEAK Deniz
Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkan Danışmanı Dr. Ersel Zafer Oral, Körfezde
tarama yapıldığı takdirde, limanın büyüyeceğini söyledi. Oral, “İzmir Limanı 50
yılı aşkın süredir aynı şekilde devam ediyor. Türkiye limanları yük hacmi
artarken, Ege limanları kan kaybetti. Kan kaybında tarama projesinin
yapılamamasının çok büyük etkisi var. Türkiye gibi ülkelerde önce arz yapılır,
sonra talep oluşur. Tarama yapılırsa, liman büyür. Böylece Güney Marmara’ya
giden yükleri geri çekebiliriz. Limanın tüm fazlarının tamamlanmasının maliyeti
500 milyon dolara yükseldi. Ancak İzmir ve Ege’ye koyulan her bir dolar, ülke
ekonomisine 3 dolar getiri sağlayacaktır” şeklinde konuştu.
Öte yandan
İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Mihri Çelik, 8
Mart’ta Yaşar Üniversitesi’nde “İzmir Körfezi ve Limanı Rehabilitasyon Projesi”
ile ilgili bir sunum yapacak.
Kaynak: lojiport.com