Pegasus
Havayolları Kargo’nun bu yıl 6.’sını düzenlediği “Uluslararası Taşımacılık ve
Lojistik Konferansı”nın ikinci oturumu Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik
Fakültesi Çakabey Denizfeneri Konferans Salonu’nda yapıldı.
Pegasus
Hava Yolları’nın hava kargo operasyonlarını yöneten Pegasus Kargo birimi ile
Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Lojistik Yönetimi Bölümü
işbirliğinde düzenlenen Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Konferansı, 12
Ekim 2016 tarihinde İzmir’de Tınaztepe Yerleşkesi’nde gerçekleşti. Lojistik
sektörünün uluslararası firmalarının yerli ve yabancı yöneticileri bilgi ve
tecrübelerini konu üzerinde eğitim alan öğrencilerle paylaştı.
İzmir
9 Eylül Üniversitesi Çakabey Denizfeneri Konferans Salonu’nda yapılan
Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Konferansı’na Pegasus Havayolları Kargo
Direktörü Aydın Alpa, 9 Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Lojistik
Yönetimi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Okan Tuna, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Adnan Kasman, Oturum Başkanı Doç. Dr. Soner Esmer, UTİKAD Yönetim
Kurulu Başkanı Turgut Erkeskin, Lufthansa Cargo AG Genel Müdürü Hasan
Hatipoğlu, Reibel Taşımacılık Genel Müdürü Arif BAdur, Borusan Lojistik Genel
Müdür Yardımcısı Savaş Yaşar, Damco Doğu Akdeniz Bölgesi CEO’su Okyay Öztugran,
Qatar Havayolları Kargo Müdürü/ACC Başkanı Serkan Demirkan, Yeditepe
Taşımacılık Yönetim Kurulu Başkanı Alp Tuğhan, ABDA Cargo Services DMCC Bölge
Müdürü Nilan Gunatilaka, Pegasus Havayolları Operasyon Kontrol Merkezi (OCC) Müdürü
Ümit Kula, İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı Kargo Operasyon ve
Pazarlama Müdürü konuşmacı olarak katıldılar. İzmir 9 Eylül Üniversitesi
Lojistik Yönetimi Bölümü öğrencilerinin yanı sıra Afyon Kocatepe Üniversitesi
lojisitik öğrencileri de ise konferansa yoğun katılım gösterdi.
AYDIN
ALPA: ÖĞRENCİLERİN YABANCI DİLE ÇOK ÖNEM VERMELERİ GEREKİYOR
Konferansın
açılış konuşmasını yapan Pegasus Havayolları Kargo Direktörü Aydın Alpa, lojistik
sektöründeki rekabete dikkat çekerek, öğrencilere yabancı dil bilmenin
vurguladı. Alpa, günümüz koşullarında öğrencilerin istihdam edilebilmeleri için
yabancı dil bilmelerinin büyük önem taşıdığını ifade etti.
OKAN
TUNA: İYİ UYGULAMALAR VERİMLİLİĞİ ARTTIRIYOR
9
Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Lojistik Yönetimi Bölümü Başkanı Prof.
Dr. Okan Tuna ise yaptığı konuşmada, Pegasus’un sektörde çok sevilen bir şirket
olduğunu belirterek, köklü bir üniversitesin köklü fakültesinin bir bölümü
olduklarını ifade etti ve 28 öğrenciyle eğitim öğretime başladıklarını söyledi.
Tuna,
“İyi uygulamalar verimliliği arttırıyor, sürdürülebilir kılıyor. Çok genç bin
üniversitesi olmamıza rağmen ikinci konferansı düzenliyoruz. Köklü bir
üniversitenin bir bölümü olarak iyi uygulamaları uluslararası boyutta ele
alıyoruz” diye konuştu.
HALE
ÖREN: ÜNİVERSİTEMİZ ÇOK KÖKLÜ BİR ÜNİVERSİTEDİR
9
Eylül Üniversitesi Rektör Yardımcısı Hale Ören ise “Üniversitemiz çok köklü bir
üniversitedir. Denizcilik Fakültesi, çok iyi bir eğitim veren bir fakültedir.”
Diyerek, konferansın sektör için çok faydalı olduğunu belirterek, “öğrencilerin
de bu konferanstan alacakları çok şey var” diye konuştu.
Açılış
konuşmalarının tamamlanmasının ardından konferansın birinci oturumuna geçildi.
Konferansın 1. Oturumunun başkanlığını Doç. Dr. Soner Esmer yaptı. UTİKAD
Başkanı Turgut Erkeskin, Nilan Ganatilaka, Savaş Yaşar, Oktay Öztugran ise
konferansın konuşmacıları olarak sıralandı.
TURGUT
ERKESKİN: “DEĞİŞİK SEKTÖRLERE HALA TEK TİP HİZMET VERİLİYOR”
UTİKAD
Başkanı Turgut Erkeskin, konferansta yaptığı konuşmada, “Pegasus
üniversitelerle sektörü bir araya getirme konusunda bir numara diyebilirim”
diyerek sözlerine başladı. Almanya’da en
büyük sektörün lojistik olduğunu söyleyen Erkeskin, şöyle devam etti:
“Taşımacılığa
birçok yeni kavram eklendi. Lojistik firmaları üretimin içine girerek üretim
süreçlerinde yer almaya başladı. Çoğu gelişmiş ülkede lojistik birinci sektör
konumunda. Türkiye’de ise henüz sektör bu alanda derinleşme yok. Değişik
sektörlere hala tek tip hizmet veriliyor. Hak ettiği yer sektörün hizmetler
sektöründe bir numaralı sektör haline gelmelidir. Önümüzdeki 5 yıl içinde
lojistik en büyük sektör haline gelecek. Sektörün bir miktar desteğe var.
Siyasi irade bu konuda desteğini beyan etti. Böylece lojistik en büyük hizmet
ihracatçı sektör konumuna gelecek” dedi.
Değer
zincirinin efektif çalışmasını sağlayan lojistik sektörü olduğunu söyleyen
“Erkeskin, sektörün sağladığı imkanlar olmasa, globalleşme de olmaz” dedi.
Erkeskin,
dijitalleşmenin her alana girdiğini belirterek, şunları söyledi: “Teknolojide
öyle noktaya geldik ki bir cep telefonuyla verilen sipariş, dünyanın bir
ucundan başka bir ucuna ulaşıyor. Bunun arkasında bir fiziksel altyapının
çalışması gerekir. 1985 yılından bu yana lojistik sektöründeyim. Sektör,
dünyada çok farklı bir noktaya geldi. Örneğin alibaba.com’dan verilen bir saat
Çin’den 5 liraya getiriliyor. Bu ise üç beş günlük süre içinde gerçekleşiyor.
alibaba.com 24 saat içinde 14,5 milyar dolar satış yaptı. Türkiye’nin bir yıl
içinde yaptığı ihracatın yüzde 10’una denk geliyor.”
Dünyada
üretim süreçlerinde ve lojistikte çok farklı bir döneme girildiğini söyleyen
Erkeskin, şöyle devam etti: “Örneğin Amazon’un, dronlar için uçuş sahalarının
belirlenmesi gerektiği söyleniyor. Çok değişen bir yapı içindeyiz ve bunların
hepsi lojistiğin unsurlarıdır. Yapılan ticaretin en hızlı ve en ucuz şekilde
yapılmasına yönelik. Amazon prime Air diye bir şirket kurdu. Bu uçaklarla
Amerika içinde teslimat yapacak. Kendi sitelerinden alınan ürünlerin taşımasını
yapacak. Dolayısıyla bizim alanımıza girmeye başladı. Bütün bu yatırımı
yapmasının nedeni malı bir gün daha erken teslim etmek istemesi. Çünkü internet
üzerinden sipariş verildiğinde sahiplik ilişkisi mal tüketicinin eline ulaşana
kadar kurulmuyor. Ne kadar hızlı ulaşırsa, sahiplik süreci kısalıyor.”
Dünya
ticaretinin hegemonyası altına alan sitelerin bir yandan da iş hacminin
büyümesini sağladığını söyleyen Erkeskin, “Bu siteler, artık lojistik
hizmetlerini satmaya da kendilerini hazırlıyorlar. Amazon denizyolu
taşımacılığı lisansı da aldı” diye konuştu.
“Dijitalizasyon
ve elektronikleşmenin sektörde çok kullanılmaya başlandı. Robotlar devreye
girdi. Lojistik sektörü tamamen dijitalleşmeye başladı. Klasik anlamdaki
hizmetler ortadan kalkıyor. Bize nelerin dijitalleşmesin gerektiğini düşünmek
kalıyor. 2030 yılında geldiğimizde şu anda yapılan işlerin yüzde 50’si yapılmıyor
olacak” diyen Erkeskin, “Bu dehşet bir rakam. Dolayısıyla bizim her konuda
nasıl dijitalleşmesin gerektiğine kafa yormamız ve buna nasıl adapte olabileceğimizi
düşünmemiz lazım” dedi.
Türkiye’nin
lojistik sektöründeki konumunu ele alan Erkeskin, şunları söyledi:
“Son
seçimlerde de lojistik sektörü öne çıktı. Siyasi partiler Türkiye’nin lojistik
merkezi hale gelmesi konusunu öne çıkarıldı. Türkiye’de lojistik merkezlerinin
yapılandırılması tam bir felaket. Örneğin Eskişehir’deki lojistik merkezinin ihtiyacı
karşılamayacak düzeyde olduğunu gördük. Bu konuyla ilgili rapor hazırladık ve
bakanlığa sunduk.”
Lojistik
performans endeksinde önde olan ülkelerin yatırımları çektiğini söyleyen
Erkeskin, “2016 yılında lojistik performans endeksinde 34. Sıradayız ve işler
iyi gitmiyor” diyerek sözlerini tamamladı.
HASAN
HATİPOĞLU: ZORLU BİR SEKTÖRDE KARLI OLMAK ZORUNDASINIZ
Lufthansa
Kargo Genel Müdürü Hasan Hatipoğlu, konuşmasında inovasyon konusuna yer verdi.
“Lufthansa grubunda 120 bin kişi çalışıyor. Servis aldıklarımızla birlikte 600
bin kişiye ulaşıyor. Yılda 108 milyon yolcu taşıyoruz. Bir uçağın maliyeti 200
milyon dolara ulaşıyor. Dolayısıyla zorlu bir sektörde karlı olmak
zorundasınız. Diğer türlü faaliyetinizi sürdüremezsiniz. Karlılık; verimlilik
ve inovasyonla geliyor.” diyen Hatipoğlu, hava kargoda güvenlik ve inovasyon
konularına değindi.
İnovasyon
konusunda bir firma ile anlaştıklarını ve neler yapılabileceği konusunun ele
alındığını söyleyen Hatipoğlu, geliştirdikleri yeni projeleri anlattı.
SAVAŞ
YAŞAR: İNOVASYONA DAYALI YENİ PROJELERE 5 MİLYON DOLAR YATIRIM YAPTIK
Borusan
Lojistik Uluslararası Taşımacılık Genel Müdür Yardımcısı Savaş Yaşar,
verdikleri hizmetleri anlattı. İran ve Kazakistan taşımalarının Avrupa
taşımalarına yaklaştığını söyleyen Savaş Yaşar, denizyolu ve havayolunda ise
forwarder hizmeti verdiklerini belirtti.
“Yurtdışında
kendi ofislerimiz yok, bölgedeki güçlü acentelerle çalışıyoruz” diyen Yaşar,
“Hem holding hem de lojistikte modern yönetim sistemlerini uyguluyoruz. 6
sigmanın da bu sistemlerden biridir” dedi.
İnovasyon
ve dijitalizasyonla ilgili çalışmalar yapılması gerektiğini söyleyen Yaşar,
“İnovasyon kapsamında hayata geçirilen ETA ve BUKOLİ projelerine 5 milyon dolarlık
yatırım yaptık.” dedi.
BUKOLİ’nin
çalışma prensibini anlatan Yaşar, “Son kullanıcı e-ticaret üzerinden siparişi
veriyor, siparişler e ticaret firmasından alınarak esnafa bırakılıyor ve son
kullanıcı noktaya giderek ürününü teslim alıyor” dedi.
OKYAY
ÖZTUGRAN: PERAKENDE SEKTÖRÜNDE YENİ TRENDLER DEVREYE GİRİYOR
Damco
Doğu Akdeniz Bölgesi CEO’su Oktay Öztugran, konuşmasında DAMCO’nun
faaliyetlerini anlattı. 4 milyar dolarlık iş hacmine sahip olduğunu ifade eden
Okyay Öztugran, şirketin kendine özgü uygulamalarından söz etti.
Türkiye’de
üç ana limana yakın bölgelerde üretim yapıldığını ifade eden Öztugran, dünyanın
bilindik firmalarına hizmet verdiklerini belirterek, perakende sektöründeki
gelişmeleri ve tedarik zinciri ile olan bağlantısını anlattı.
Perakendenin
stratejik düşünce yapısına değinen Öztugran, internet hayatımızda yokken
doğrudan alışveriş yapıldığını, şimdi ise internet süreciyle birlikte
alışverişin yapısının değiştiğini, bunun da lojistik hizmetlerin yapısını
değiştirdiğini ifade etti.
Öztugran,
“Şirketler yeni tedarik coğrafyaları araştırıyor. Dünyanın değişen yapısında
maliyet yapısı da değişiyor, değişik coğrafyalara kayma var” dedi.
Öztugran,
Omni -Channel sürecinde ise müşterilerin aynı perakendecilerden farklı yollarla
alışveriş yaptıklarını ve bu sürecin ölçüldüğünü söyledi. Teknolojinin bu
süreçte önemli yer tuttuğunu söyleyen Öztugran, cep telefonlarının bu kapsamda
perakende talebini tetiklediğini ve lojistik süreçlerin de bu talebe göre
planlanlandığını ifade etti.
Güvenlik,
segmentasyon, çevre ve sürdürülebilirlik, sourcig, globalizasyon ise
Öztugran’ın perakende sektöründeki sıraladığı diğer trendler oldu.
KONFERANSTA
İKİNCİ OTURUM
Pegasus
Havayolları Kargo’nun bu yıl 6.’sını düzenlediği “Uluslararası Taşımacılık ve
Lojistik Konferansı”nın ikinci oturumu Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik
Fakültesi Çakabey Denizfeneri Konferans Salonu’nunda gerçekleştirildi.
İkinci
oturumda oturum başkanlığını Doç. Dr. Gül Denktaş Şakar yaptı. Konferansın ilk
konuşmacısı oldu. Demirkan, çok hızlı büyüdüklerini belirterek, şirket hakkında
bilgi verdi.
İkinci
konuşmacı Yeditepe Taşımacılık Yönetim Kurulu Başkanı Alp Tuğhan, yeni bir
firma olduklarını belirterek, firma hakkında bilgi verdi. Bozulabilir kargo ve
savunma sanayi konusunda uzmanlaştıklarını belirten Tuğhan, savunma sanayinde
Türkiye’nin dünyada söz sahibi olduğunu, bu noktada lojistiğin büyük önem
taşıdığını ifade etti.
Neden
havayolu taşımacılığını tercih ettiklerine de değinen Tuğhan, en hızlı ve
güvenli taşıma şekli olması dolayısıyla daha programlı sevkiyat yaptıklarını
belirtti. Bozulabilir kargo, tehlikeli maddde ve savunma sanayi ağırlıklı
taşımaları kapsamında detaylı fiziksel kontrol ve fotoğraflı kayıt yaptıklarını
söyleyen Tuğhan, genç bir İzmir firması olarak bu işi uluslararası boyutta
yaptıklarını vurguladı.
TUĞHAN:
ÖĞRENCİLERDE MOTİVASYON EKSİKLİĞİ VAR
Lojistik
öğrencilerini işaret ederek, “Genç arkadaşlarda motivasyon eksikliği
hissettiklerini ifade eden Alp Tuğhan, kendilerinin iş kurma ve geliştirme
süreçlerini anlattı. Tuğhan, 8 kişilik bir ekiple 2008 yılında işe
başladıklarını şimdi ise 8 ofise ulaştıklarını ve çalışan sayısını da
arttırdıklarını belirterek, Ege Bölgesi’nde başarılarından dolayı 9 ödül
aldıklarını belirterek lojistik öğrencilerine cesaret verdi. Bu noktaya
gelmelerinde istihdam ettikleri lojistik mezunu öğrencilerin büyük katkısı
olduğunu belirten Tuğhan, öğrencilerin kendilerine güvenmelerinin ve
inanmalarının önemli olduğunu söyledi.
BADUR:
PTT NEDEN BİR DHL VE UPS OLMASIN
Reibel
Taşımacılık ve Ticaret Genel Müdürü Arif Badur ise konferansta yaptığı
konuşmada, kamyonlar olmasaydı ne olurdu sorusunu sorarak bu konuyla ilgili
yapılan bir araştırmanın çarpıcı sonuçlarını paylaştı. Kamyonların olmaması
durumunda; gıdadan, sağlık hizmetlerine otel hizmetlerinden toplu ulaşımdaki
sorunların artmasına kadar sorunlar çıkacağını söyleyen Badur, beşinci günün
sonunda içme suyu bitecek, oteller ve restoranlar kapanacak, okullarda yemek
verilmemeye başlanacak ve endüstriyel üretim tamamen duracak senaryosunu
paylaştı. Öğrencilere önerilerde bulunan Badur, belirli bir alanda uzmanlaşmanın
önemine işaret etti.
Türkiye’nin
çok ciddi forwarder firmalara ihtiyacı olduğunu söyleyen Arif Badur, DHL ve UPS
örneklerini vererek, Türkiye’nin de böyle firmalara ihtiyaç olduğunu, bunun
için şimdi öğrenim gören lojistik öğrencilerinin de bunun gerçekleşmesinde
katkı sağlayabileceğini vurguladı.
ÜMİT
KULA: HER GÜN 500 SEFERİN PLANLAMASINI YAPIYORUZ
Pegasus
Havayolları Operasyon Kontrol Merkezi Müdürü Ümit Kula ise kargonun yaptıkları
işte büyük yer tuttuğunu söyledi. Pegasus havayollarının tüm filosu ve
planlanmış tarifesinin operasyonunu planlayıp ve takibini yaptıklarını söyleyen
Kula, “77 uçağımız var, 100’ün üzerinde destinasyonumuz var. Her gün 500 sefer
gerçekleştiriyoruz” dedi. Kula şöyle devam etti:
“Hava
taşımacılığında müşterilerimiz olan nakliyecilerin en önem verdiği konuların
başında doğal olarak ürünün zamanında, doğru yere ve sağlam olarak gitmesi yer
alıyor. Hava kargoda taşınan gönderiler pahalı ürünler olduğu için çok daha
hassas olmak zorundayız. Hasarsızlık ve kayıp kargo oranlarımızın ortalamaya
göre düşük olması ise bu konudaki çabalarımızın boşuna olmadığını gösteriyor.
11 yıl önce, 2005 yılında faaliyetlerine başlayan Pegasus Kargo olarak bugün
yurt içinde 33, yurt dışında 64 olmak üzere 38 ülkede toplam 97 noktada
hizmetlerimize devam ediyoruz. Son 5 yılda taşıdığımız kargo %100’den fazla
artış gösterdi. 2015 sonu itibarıyla yüzde 17’lik bir büyüme ile taşıdığımız
kargo ağırlığı 11.716.948 kg’a ulaştı. 2016 yılında da çift haneli büyümemiz
devam ediyor”
Konferansın
son konuşmacısı İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı Kargo Operasyon
ve Pazarlama Müdürü Harun Ay oldu.
Havalimanı
konusunda bilgi veren Harun Ay, 2015 yılında yüzde 100 Malezyalı ISG firmasının
kontrolüne giren hava alanının 2008 yılından 2015 yılına kadar geçen süreçte
işlem hacminin arttığını, bu artışta Pegasus Havayollarının büyük katkısı
olduğunu söyledi.
HARUN
AY: BU YIL 30 MİLYON YOLCUYA ULAŞACAĞIZ
“Kargoda
her yıl yüzde 11 oranında büyüme var. Hem kargo uçaklarına hem de yolcu
hizmetlerinin yanı sıra kargo taşıyan uçaklara hizmet veriyoruz. Bu yıl sonunda
28 milyon yolcu Sabiha Gökçen Havaalanı’ndan taşınacak. Şu an bir pistimiz var ikinci pistin inşaat
faaliyetleri devam ediyor. Pistin uzunluğu 3 bin 750 metre olacak” diyen Ay,
şöyle devam etti:
“Havalimanımızı
İstanbul’un ikinci havalimanı değil, Anadolu Yakası’nın birinci havalimanı
olarak görüyoruz. Bu arada Üçüncü havalimanının faaliyete geçmesini de dört gözle bekliyoruz.
260
ile 500 sanayi devi bizim bölgemizde faaliyet gösteriyor. Belli başlı
markaların üretim merkezleri de bizim bulunduğumuz bölgede yer alıyor. İstanbul
turizm açısından da çok önemli. Hala yurtdışından alaka artarak devam ediyor.
Bir süre durağanlık oldu ama bu süreç geride kalmaya başladı. Eylül ayı başı
itibarıyla yolcu ve kargo anlamında hareketlilik başladı. İstanbul tarih ve
kültürel zenginliklere sahip. Belirli durağanlıklar yaşanıyor ama bunlar
elbirliği ile aşılacak.
İlk
olarak Pegasus Havayolları ile başladık. Şu an 55 havalarına ve 131
destinasyona hizmet veriyoruz. Türkiye içinde de 38 destinasyona hizmet
veriyoruz. Belli bölgelerin önemli havayolları Sabiha Gökçen’i kullanıyor. 2015
yılında 28 milyon, 2016 sonunda da 30 milyon yolcuya ulaşacağız.”
Konuşmalar
tamamlandıktan sonra konferansın soru-yanıt bölümüne geçildi. Katılımcılar,
lojistik öğrencilerinin merak ettiği konularla ilgili yönelttikleri soruları
yanıtladılar. Etkinlik, yapılan çekilişlerle son buldu.
Kaynak:
lojiyol.com