Ekol
Lojistik, global bir şirket olma hedefi doğrultusunda depo yazılımını
yenileyerek tekstil sektörü de dahil tüm müşterilerine bulunduğu her yerde aynı
kalitede hizmet sunmayı hedefliyor.
Ekol
Lojistik, global bir şirket olma hedefi doğrultusunda depo yazılımını
yenileyerek tekstil sektörü de dahil tüm müşterilerine bulunduğu her yerde aynı
kalitede hizmet sunmayı hedefliyor. Ekol Lojistik, global bir şirket olma
hedefi doğrultusunda depo yazılımını yenileyerek tekstil sektörü de dahil tüm
müşterilerine bulunduğu her yerde aynı kalitede hizmet sunmayı hedefliyor.
Ekol
Lojistik Taşımacılık Grubu Genel Müdürü Murat Boğ, yurtdışı ofislerinde Ekol
wms’inin aynı kalitede kullanılabilmesi için kendi yazılımları olan Quadro’yu
yeniden yazdıklarını ve Türkçe dışında İngilizce, Almanca gibi farklı dillere
çevirdiklerini söylüyor.
Ekol
Lojistik, tekstil sektöründeki yeni trendlere nasıl uyum sağlıyor? Müşterilerine
ne tür avantajlar sunuyor?
Rekabetin
kıyasıya yaşandığı tekstil ve moda sektöründe, doğru ürünün doğru zamanda doğru
noktada olmasını sağlamak üzere çalışmalarımızı gerçekleştirmekteyiz. Ürünü
satılabilir kılmak için; iade ürün yönetimi ve diğer tersine lojistik
faaliyetlerinde geliştirdiğimiz yüksek standartlı çözümlerle, müşterilerimizin
eforunu lojistikten satışa çevirmesinde önemli rol oynamaktayız. Vitrinlerin
sürekli olarak yeni ürünlere ev sahipliği yaptığı bu sektörde en önemli unsur
hız. Bu çerçevede Ekol olarak, hızı ön planda tutmakta ve hammadde alım
aşamasından mağaza reyonuna kadar geçen süreçteki tüm lojistik faaliyetleri,
müşteri ihtiyaç ve beklentilerine göre tasarlayarak, butik çözümler
geliştirmekteyiz.
Tekstil
Lojistiğinde depolama ve dağıtım alanlarında hangi çözümleri sunmaktasınız?
Depolama
çözümlerimiz arasında; yurtiçi ve yurtdışı tedarik noktalarından gelen hammadde
ve yardımcı malzemelerin kabulü, kalite kontrolü ve üreticilere sevki, kalite
kontrol, bitmiş ürünlerin son kullanıcı bazında kabulü ve sayımı, transit
ticarete tabi ürünlerin antrepo sahasında elleçlenerek mağaza bazında ayrımı,
dağıtım sevk siparişlerinin toplanması ve paketlenmesi, envanter yönetimi, katma
değerli hizmetler yer alıyor.
Dağıtım
çözümleri kapsamında ise; dağıtım merkezinde sevkedilmek üzere hazırlanan
ürünlerin müşterilerin bayilerine veya perakende satış noktalarına ve hatta bir
adım daha ileri giderek e-ticaret satış kanalı sayesinde evlerine iletilmesini
sağlıyoruz. Bu hizmetimizde paylaşımlı ağlarla dağıtım, dedike dağıtım,
crossdocking ve tersine lojistik (iade lojistiği) modellerini kullanmaktayız.
SETE
VE TOULON’U DA ROTASINA EKLEDİ
Tekstil
lojistiğine yönelik gerçekleştirdiğiniz yatırımlar neler?
Şekerpınar’da
inşaatı devam eden ve 2017 yılının 2.yarısında faaliyete girecek olan 210.000
m2 taban alanına sahip depomuz Türkiye’de tek çatı altında bulunan en büyük
depo olacak. LEED sertifikasına sahip olup kendi elektriğini kendisi üretecek.
Mevcut müşterilerimizi ve yeni katacağımız tekstil ihalelerimizi bu depomuzda
projelendiriyoruz. Projelerin dinamiklerine göre manuel veya full otomasyon
çözümleri ile tasarlanan depomuz tekstil sektörünün yanı sıra perakende, FMCG
ve e-ticaret gibi farklı sektörleri de aynı çatı altında toplayacak.
Global
bir şirket olma yolculuğumuz hızla sürüyor. Bu kapsamda yurtdışı ofislerimizde
de Ekol wms’inin (warehouse management system) aynı kalitede kullanılabilmesi
için kendi yazılımımız olan Quadro’yu sil baştan yeniden yazıyoruz ve Türkçe
dışında İngilizce, Almanca gibi farklı dillere de çeviriyoruz. Tamamlandığı
anda teknolojik altyapımız global bir şirketi destekleyecek en büyük
avantajımız olacak. Tüm bunların yanı sıra filomuzu sürekli yeniliyoruz. AB
hattı bizim lokomotif hattımız olduğu için araçlarımızı Euro5 ve Euro6
standartlarına göre sürekli yenilemek mecburiyetindeyiz. CO2 salınım oranını
azaltmak için karayolu hattını gittikçe daha da az kullanıyoruz. Haydarpasa –
Trieste Ro-Ro yatırımımızı daha da
genişleterek İzmir- Sete, Fransa Toulon limanlarını da ihracat ve ithalatta
rotamıza ekledik. Şu an haftanın her günü her iki yönde de karşılıklı Ro-Ro
seferlerimiz devam ediyor.
Tekstil
lojistiği iş hacminiz içinde nasıl bir pay alıyor?
Tekstil
sektörü Ekol taşımaları içerisinde, Ekol kontrat lojistiği içerisinde %45 paya
sahip ve tüm sektörlerin arasında müşteri çeşitliliği bakımından en yüksek
çeşitliliğe sahip birimimiz. Türkiye’nin tekstildeki konumu – sadece ihracatçı
olarak değil hazır giyim ithalatçıları ve moda markalarının genç nüfustan
beklentileri sonucu- çok güçlü. Biz de buna gümrükleme, taşıma, depolama ve
katma değerli işler anlamında büyük destek veriyoruz.
İRAN’DA
DEPO YATIRIMI
Hangi
bölgelere tekstil taşımaları yapıyorsunuz? Tekstil ihracatçısını İran, Türki
Cumhuriyetler, Afrika gibi yeni pazarlarda nasıl destekleyeceksiniz?
Avrupa
Birliği ülkeleri, İngiltere, İskandinavya, Doğu Avrupa bölgelerinde fark
yaratıyoruz. Almanya, İspanya, Fransa, İtalya, Macaristan, Bulgaristan,
Ukrayna, Bosna Hersek, Polonya, Romanya gibi ülkelerde Ekol ofisleri &
depoları ile hizmet veriyoruz. Bunların dışında Fas, Türki Cumhuriyetlere de
düzenli karayolu taşıma ağımız acentelerimiz üzerinden mevcut.
2016
başında Ekol Bulgaristan şubemizi açtık. Balkanlarda Romanya, Bulgaristan’da
kendi ekiplerimiz ve ofislerimizle büyüyoruz. Müşterilerimize tek elden aynı
sistem ve tek kontakla tüm bu ülkelerde iş yapabilme imkânı sağlıyoruz.
Özellikle de global müşterilerimizin Türki Cumhuriyetler & Afrika
destinasyonlarına trans ticaretlerini yapıyoruz ve tüm takibatı Ekol personeli
ile tek noktadan sağlayabilmenin büyük avantajı var.
İran
2016 başı itibariyle en önemli pazarımız. İran’da ambargoların kalmasıyla
birlikte çok önemli bir FMCG müşterimizle kontratımızın imzalanması sonucu Ekol
30.000 m2 zemin alanı ve asma katlarla birlikte 59.000 m2 kullanım alanına
sahip yeni bir depo inşaatına başladık. Depomuz İran’ın önemli sanayi bölgesi
Quazvin’de ve gerekli yasal süreçleri tamamlayıp Ekol İran’ın resmi kurulumunu
Haziran 2016 itibariyle yapmış bulunuyoruz. Şu an önemli danışmanlık
şirketlerinden danışmanlık alıyor ve İran pazarına hazırlanıyoruz. Bu
depomuzda, antrepo, gümrükleme, sipariş hazırlama, B2C e-ticaret ve İran içi
lokal dağıtım hizmetlerini de verebiliyor olacağız.
Tekstil
lojistiğinde çözüm bekleyen alanlar neler?
Tekstil
ihracatçıları ve hazır giyim ithalatçıları için olaya farklı açılardan bakmak
gerekli. İhracatçılarımız için en büyük engel değişen kurlar. Kurlardaki ani değişim
ve artışlar, ihracatçılarımızın satış ve fiyat rekabet avantajını alt
seviyelere çekmiş durumda. Ekol olarak pazarda daha rekabetçi fiyat ve
tasarımlar sunmak için sürekli yatırım yapıyoruz. Kazandığını yine sektöre ve
müşterilerine geri döndürmek için altyapıya harcayan bir şirketiz. Sektörde
bunu maalesef sıklıkla göremiyoruz.
Biz
3PL şirketleri dışında hükümetlere de önemli görevler düşüyor. Daha stabil bir
konjonktür sağlanabilirse, ihracatçılarımıza önemli bir destek verilmiş olur.
İthalatçı
firmalar için en büyük engel artan vergiler ve bariyerler. Tekstil’de 2012’de
%40 oranında ek vergi geldi. Ayakkabıda ve mobilya alanlarındaki %50’lere varan
ek vergiler ithalatçıların Türkiye’de iş yapmasını zorlaştırıyor. Bu vergiler
ebette yerli üretimi korumak adına getiriliyor, ancak Türkiye’ye yatırım yapmak
isteyen önemli global markaları da sürekli zorlayıp ürkütüyor. Bu alanlarda tüm
tarafların istikrara ve güvene ihtiyacı var.
Kaynak:
lojistikhatti.com