Kolejli İşadamları Derneği (KİD) Başkan Yardımcısı Uğur Çimen, nakliye ve lojistik sektörünün acil çözüm bekleyen sorunlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Aynı zamanda Turkuvaz Uluslararası Nakliyat Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı olan Çimen sektörün, Türk ekonomisinin can damarlarından biri olmasına karşın ne toplumdan ne de devlet yönetiminden gerekli ilgiyi göremediğini söyledi. Çimen, "Nakliyecilik hala atadan, babadan gelen veya hiçbir iş kolunda başarılı olamayacağı düşünülen kişilerce yapıldığına inanılan bir meslek olarak algılanmaktadır. 'Ne var canım, altı üstü bir noktadan yükleyip bir başka noktaya taşıma' olarak algılanan nakliye sektörü kendi içinde, özellikle ülkemizde birçok sorunları barındırmaktadır" dedi.
EĞİTİMLİ İNSAN SAYISI ÇOK AZ
Sektörün sorunlarının başında, eğitimli çalışan yetersizliğinin geldiğini kaydeden Uğur Çimen, "Her ne kadar üniversitelerin lojistik yüksek timli insan sayısı çok azdır. Lojistik yüksekokulları sadece teorik bilgiler vermekte ve okullu olmayı sağlamaktadır ancak sektörde başarı için alaylı olabilmekte şarttır. Her iki yönü de tamamlayan ve iyi derecede yabancı dil bilen kişiler sektörde var olma şansını ve başarıyı yakalayabilirler. Aksi takdirde başarısızlık kaçınılmazdır" diye konuştu. Bu kadar özele ve insanlığa hizmet eden bir sektörün sorunlarının ülkemizde yeterince dinlenilmediğini ve isteklerin hep geri çevrildiğini vurgulayan Çimen, şöyle devam etti:
FİRMALAR ÇOK AĞIR ÖDEMELERLE KARŞI KARŞIYA
"Hangi sektör takvim yılının en başında, ocak ayında bir vergi ile karşı karşıya kalır? Tabi ki nakliyeciler. Çünkü sahip oldukları araçlar için yıllık verginin birinci taksidi ocak, ikinci taksidi temmuz ayında ödenmek zorundadır. Sadece iki kez ödenen taşıt vergisi mi? Tabi ki hayır. Yıllık iki taksit halinde vergi ödemesinin dışında her araç için özellikle son yıllarda akıl almaz pahalı bir trafik sigortası, kasko ve araç muayene giderleri toplandığında bir yıl içinde para kazanıp kazanmayacağınızı bilemeden çok ağır ödemelerle karşılaşmış olursunuz ve bu ödemeleri yapmadan işinize devam edemezsiniz, mecburen ödersiniz. Bitti mi? Hayır... Devlet sizi en kolay vergi alman mazot ücretiyle ve yol ücretiyle karşı karşıya bırakır. Ülkemizde tasarruf nedeniyle birçok şahsın mazotlu dizel araçları tercih etmesi sonucunda siz de şahıs muamelesi görür ve dünyanın en pahalı mazotunu alıp işinizi yapmaya, yükleri zamanında yerine ulaştırmaya gayret edersiniz."
TÜRK FİRMALAR, YABANCILARIN TAŞERONU OLDU
Her üç ya da beş yılda araçlarını değiştirmek isteyen firmaların, bu araçları yarı fiyatına satmak zorunda kalarak büyük zarar ettiklerinin de altını çizen Çimen, "Ülkemizde son yıllarda ihracat ve ithalatta ciddi artış yaşanmaktadır. Buna paralel olarak artan mal taşımacılığı nedeniyle dikkat çekici bir şekilde yabancı büyük lojistik şirketlerini ülkemize gelmiş ve ne yazık ki Türk nakliyecisi onların taşeronu durumuna düşmüştür. Eğitim seviyesinin bu kadar düşük, rekabetin kaliteli hizmet değil de sadece fiyatlar ile değerlendirildiği bu sektörde eğitiminiz, kaliteniz ile var olabilmek ve varlığınızı sürdürebilmek gerçekten debisi yüksek bir nehirde akıntıya karşı kürek çekmeye eşdeğerdir" diye konuştu. Nakliye ve lojistik sektörü ekonominin lokomotif sektörlerinden biri. Ancak sektörün kangrene dönüşen çok önemli sorunları var. KİD Başkan Yardımcısı Uğur Çimen, sektörün acil çözüm bekleyen sorunlarını, içinde bulunduğu çıkmazı anlattı.
Kaynak: Anadolu Gazetesi