IMF, Türkiye'nin bu yılki büyüme
beklentisini yükseltirken, gelecek yıla ilişkin tahminini ise aşağı çekti.
Uluslararası Para Fonu (IMF),
Türkiye'nin bu yılki büyüme beklentisini yüzde 3'den yüzde 3,4'e yükseltirken,
gelecek yıla ilişkin tahminini ise yüzde 3,7'den yüzde 3,4'e düşürdü.
IMF'nin 9-10 Şubat günlerinde
İstanbul'da düzenlenecek G-20 Toplantısı öncesi yayımladığı rapora göre,
Türkiye 2015 ve 2016'da yüzde 3,4 büyüyecek. Bu oranlar, geçen yılın ekim
ayında güncellenen bir önceki IMF raporunda, bu yıl için yüzde 3 ve gelecek yıl
için yüzde 3,7 olarak belirlenmişti.
Raporda genel olarak küresel ekonomiye
odaklanan IMF, düşen petrol fiyatlarının dünya ekonomisini desteklemesine
karşın olumsuz faktörlerin büyümeyi yavaşlattığını vurgulayarak, G20 ülkelerini
iyileşmeyi hızlandıracak güçlü politikalar uygulamaya teşvik etti. IMF, bu
yılki küresel büyüme beklentisini yüzde 3,8'den yüzde 3,5'e ve gelecek yıla
yönelik tahminini de yüzde 4'ten 3,7'ye çekmişti.
"Finans piyasalarına yönelik aşağı
yönlü riskler, petrol ihracatçısı ülkelerin ödemeler dengesindeki olası
kırılganlıklarla katlandı. Euro Bölgesi ve Japonya'daki durgunluk, deflasyon
endişeleri ve jeopolitik gerilimler ciddiyetini korumaya devam ediyor"
ifadelerinin kullanıldığı raporda, düşen yatırımların ekonomideki zayıflıkta
kritik rol oynadığı kaydedildi.
Raporda, gelişmiş ülkelerin ekonomiyi
destekleyici parasal politikaları sürdürmeleri gerektiği savunulurken, Avrupa
Merkez Bankası'nın (ECB) kısa süre önce açıkladığı varlık alım programı
memnuniyetle karşılandığı ifade edildi. Parasal genişlemenin "büyüme
dostu" mali politikalarla desteklenmesi ve altyapı yatırımlarının
güçlendirilmesini tavsiye eden IMF, G20 ülkelerine yapısal reformları acilen
eyleme geçirmeleri çağrısını tekrarladı.
"Türkiye proaktif politikalar
uygulamalı"
IMF, gelişmekte olan ülkelerin büyümeyi
destekleyecek politikalarının daha kısıtlı olduğuna işaret ederken, düşük
petrol fiyatlarının enflasyon baskısını hafifleteceğini öne sürdü. Bu olumlu
etkinin para politikasının kademeli olarak sıkılaştırılmasına imkan
sağlayacağının belirtildiği raporda, kur esnekliğinin özellikle Rusya gibi
ülkelerde şoklara karşı tampon görevi üstleneceği görüşü paylaşıldı.
Raporunda Türkiye'ye ilişkin
değerlendirmelere de yer veren IMF, "Türkiye gibi dış finansmana ihtiyaç
duyan ülkeler proaktif politikalar uygulamalı" iddiasında bulundu.
Ayrıca, Türkiye, Brezilya, Güney Afrika
ve Hindistan'ın mali konsolidasyonu yüksek enflasyon ve dış borçlanma nedeniyle
sürdürmek zorunda olduğu vurgulandı.
"Yeni ticaret anlaşmaları
parçalanmaya yol açmamalı"
IMF raporunda son yıllarda azalan
küresel ticaret hacmine de değinildi. Ticaretin büyüme için son derece gerekli
olduğuna dikkati çeken IMF, dünya ekonomisinin "yeni vasat"a girmemek
için küresel ticarete ivme kazandırılması gerektiğinin altını çizdi.
Raporda, yeni ticaret anlaşmalarının
parçalanmaya neden olmaması uyarısında bulunulurken, Transatlantik Ticaret ve
Yatırım Ortaklığı (TTIP), Trans Pasifik Ortaklığı (TPP) ve Hizmetlerin
Serbestleştirilmesi Anlaşması (TISA) gibi girişimlerin şeffaf bir yaklaşımla
sürdürülmesi çağrısı yapıldı.
IMF, son 7 ayda yüzde 55'e yakın değer
kaybeden petrol fiyatlarını, enerji teşvik ve vergilerine yönelik reformlar
için önemli bir fırsat olarak nitelendirirken, kaldırılan teşviklerin bütçe
açıklarını azaltmak için kullanılması gerektiğini savundu.
Kaynak: Dünya Gazetesi