13-18
Ekim tarihlerinde UTİKAD ev sahipliğinde düzenlenecek FIATA Dünya Kongresi 2014
İstanbul’da bu yıl ilk kez bir sergi etkinliğine de imza atılacak. Kongre
kapsamında katılımcılarla buluşacak olan konşimento sergisinde MSC Gemi
Acenteliği Dokümantasyon Hizmetleri Müdürü Ahmet Aytoğan'ın 20 yıldır
koleksiyonunu yaptığı konşimentolar ve hikayeleri yer alacak. Sergide, 18.
yüzyıldan günümüze ulaşan, farklı ülkelerden ve çeşitli dillerdeki konşimentolar
ziyaretçilerle buluşacak. FIATA dünyası için de bir ilk olacak bu sergi
etkinliği, katılımcıların unutulmaz bir kongre yaşamasına katkı sağlayacak.
Serginin ve koleksiyonun hikayesini MSC Dokümantasyon Hizmetleri Müdürü Ahmet
Aytoğan’ın Black Or White dergisine verdiği röportajdan okuyabilirsiniz.
"Ben 20 yıldır kararlılıkla konşimento
biriktiriyorum" diyen ve konşimentonun çok önemli bir evrak olduğunu
vurgulayan MSC Dokümantasyon Hizmetleri Müdürü Ahmet Aytoğan ile tüm yönleriyle
"Konşimento’nun Yolculuğu"nu konuştuk...
MSC
Gemi Acenteliği tarafından düzenlenen "Dünden Geleceğe Konşimento"
konferansı İstanbul Deniz Müzesi'nde gerçekleştirildi. Yoğun katılımın olduğu
konferansta "Konşimento'nun Yolculuğu" adlı sergi büyük ilgi gördü.
Biz de bu noktadan yola çıkarak, MSC Dokümantasyon Hizmetleri Müdürü Ahmet
Aytoğan ile sergiyi ve konşimentonun önemini konuştuk...
Ahmet Bey, röportajımıza kısaca sizi tanıyarak
başlayabilir miyiz?
Evli
ve iki çocuk babası, denizciliğe bir acentede işe başlayarak tesadüfen girmiş,
ama onu aşk edinmiş biriyim diyelim. 22 yıldır fiilen konteyner taşımacılığının
dokümantasyon departmanında çalışmaktayım.
Konşimento merakınız olduğunu ve bu
alanda bir koleksiyona sahip olduğunuzu biliyoruz. Peki
bu ilginizin kaynağı nedir?
Birincisi
benim sevgili ağabeyim Karabey Aydoğan çok bilinçli bir koleksiyonerdir.
Hayatın hemen hemen her yanıyla yetişmemde etkisi olan Karabey Aydoğan, konşimento
koleksiyonumda da ilham kaynağım diyebilirim. Ayrıca yıllarca beraber
çalıştığım çok değerli üstadım Sayın Piyer Kalomeni de bu konuda bana cesaret
ve ilham kaynağı olmuştur. Şunu belirtmeliyim ki; çalışanına sevgi ve hoşgörü
ile davranan yöneticilerin bu davranışları iyi sonuçlar doğuruyor. Ben 20
yıldır kararlılıkla konşimento biriktiriyorum. Yurtdışı seyahatlerim, internet
kanalı ile beni tanıyan acenteler ve meslekteki dostlarım konşimento edindiğim
kaynaklardır
MSC
Gemi Acenteliği tarafından düzenlenen "Dünden Geleceğe Konşimento"
konferansının kapsamı ve amacı nedir?
Ülkemizde,
dış ticaret güncel bilgi ve mevzuatına hakim olma konusunda gerçekten çok ciddi
yetersizlikler bulunmaktadır. Bunun zorluğunu ise en çok biz, yani konşimentoyu
düzenleyen acenteler çekmekteyiz. Şirket olarak ilişkide olduğumuz tarafları
bilgilendirmeyi bir görev, misyon edindik... Müşterilerimize sürekli malın
gideceği ülkenin kurallarını, düzenlenecek konşimentodaki hassasiyetleri,
akreditifle ilgili hassasiyetleri anlatıyoruz. Şirket politikamız gereği,
konşimentoların sergilenmesi ve bu sayede öneminin ortaya çıkarılması bir
zorunluluk olarak karşımıza çıktı.
MSC Gemi Acenteliği sponsorluğunda, İstanbul
Deniz Müzesi'nde "Konşimento'nun Yolculuğu" isimli bir sergi
düzenlediniz. Türkiye'de bir ilk olan bu serginin kapsamı hakkında bilgi
alabilir miyiz?
Sergide koleksiyonumda bulunan 450 adet konşimentonun ancak 83
tanesini ziyaretçilere sunabildik. En eskisi 1763 yılına aitti. Tabii ki
bunların büyük çoğunluğu ülkemizde ilk defa görülüyor. Bu sergi ülkemizde,
belki de dünyada bir ilk olma özelliğini taşıyor... Sergi özellikle denizcilik,
deniz hukukçuları, navlun komisyoncuları, gümrük müşavirleri ve bankalarca ilgi
ile karşılandı. Konşimentoların üzerindeki gravürler, pullar ve el yazıları
için bile sergi ziyaretine gelenler oldu. Katılımcılar arasında eski denizciler
onur konuğumuz oldu. Örneğin; Kaptan Refik Akdoğan yıllardır ne zaman bir şey
danışsak en ufak bir beklentisi olmadan bana destek veren 87 yaşında bir
arkadaşımdır. Aynı zamanda, Kaptan Ferit Bireri de destek veren isimler
arasındaydı ki kendisi 85 yaşındadır. Bu çok değerli ve deneyimli deniz
emekçileri sergiye bizzat katıldılar.
Sergilediğiniz
tüm konşimentoların ayrı bir hikayesi var. Bu hikayelerden birini bizimle
paylaşır mısınız?
Ben
sizinle iki tanesini paylaşayım... Biri 1947 yılında, Amerika'dan Türkiye'ye
beyaz eşya götüren bir taşımaya aittir. Bunun alıcı ismi bir Türk olunca, hemen
kim olduğuna baktık; o zaman askeri ataşe imiş. Kişiyi araştırınca rahmetli
olmuş bir orgeneral olduğu ortaya çıktı ve bu generalin de bir ihtilal dönemi
generali olduğunu öğrendik. Bir diğeri ise rahmetli bir kaptanımıza aitti. Bir
gün bir sahaf bana telefon açtı ve "Ahmet Bey elimde denizcilik kitap ve
dokümanları var, gelip baksanız iyi olur" dedi. Hemen Çukurcuma'ya gittim,
hepsini satın aldım. Bunların hepsi Rahmetli Uzakyol Kaptanı ve zamanın İzmir
Liman işletme Müdürü Sayın Hüseyin Dereli'ye ait olduğu ortaya çıktı. Bir de
kendi adına düzenlenmiş çok ender rastlanabilecek bir konşimento vardı
içlerinde. Bu kaptanımızın kitap ve dokümanları sahaflara düştüğü için çok
üzüldüm. Aslında bunlar değerini bilecek bir kuruma veya fakülteye bağışlanmalı
idi; gerçekten çok yazık. Bu kaptanımız araştırınca meğerse aslında bir
kahramanmış. 1957 yılında İzmir Körfezi'nde, İzmir yolcu gemisi ile Amerikan
malı Hovvell Lykes şilebi çarpışıyor. Bu çarpışmada Hüseyin Kaptan İzmir
gemisinin ikinci kaptanıdır. Derhal Amerikan gemisine çıkıyor ve kaptana
"Sakın tornistan yapıp gemileri birbirinden ayırmayın, benim gemimde üçyüz
yolcu, mürettebat ve yük var, batarız. Bana geminizin yönetimini teslim edin,
ben bu halde karaya sürükleyip faciayı önleyeceğim" diyor. Aynısını da
yapıyor ve olası ciddi bir faciayı önlüyor.
Sergiden
sonra nasıl tepkiler aldınız ve ne gibi gelişmeler yaşadınız?
Sergiden
sonra ciddi gelişmeler oldu. Röportajlar vermeye başladım, ilgili kişi ve
kurumlarla görüşmelerim oldu. Daha başında bile, UTİKAD kanalı ile FlATA'nın
ülkemizde 13-18 Ekim 2014 tarihlerinde yapacağı dünya çapındaki kongresinde sergimizi
açmamız için davet aldık. Yine uzun yıllardır ülkemizde yapılması için
uğraşılan ve yoğun kulis çalışmaları yapılan CMI (Comite Maritime
International) uluslararası konferansı nihayet neticelendi. Konferans 2015
Haziran başında, İstanbul’da uluslararası katılımla gerçekleştirilecek. Bu
konferansa da sergimiz davet edilmiş durumdadır.
Sorularımızı
yanıtladığınız için teşekkür ederiz. Son olarak eklemek istediğiniz başka bir
konu var mı?
Son
olarak, konşimentonun önemine vurgu yapmak isterim. Çoğu insan konşimentonun ne
kadar kıymetli bir evrak olduğunun farkında değil. Konşimento aslında değerli
bir borç senedidir. Aynı zamanda, malı ve malın mülkiyetini temsil eden çok
değerli evraktır. Şirket olarak düzenlediğimiz bu sergilerle, konşimentonun
önemini anlatıp, farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. "Asıl görev yeni
başlıyor!" Konşimento toplamaya devam edeceğim. Ama asıl" görev
bundan sonra başlıyor. Bu konşimentoların akademik bir titizlikle ve bilimsel
bir gözle incelenmesi ve konşimento tarihçesine dair tespitlerin yapılması
gerekiyor. Konşimentolar hemen hemen her ülke ve dilden oluşmaktadır. Bunların
yapılması için ciddi bir masraf gerekmektedir. Bu bilimsel çalışma, gerekli
şartlar oluşturulup yapılırsa, ülkemiz adına çok büyük bir başarı olarak
algılanacağından eminim. Ama bu maalesef ki benim harcım değil. Evet yıllardır
bunları biriktirdim, ama benim bütçemi, haddimi aşar!