Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "ABD ile AB arasında imzalanacak TTIP anlaşmasının içinde olmaması, Türkiye'nin Gümrük Birliği anlaşmasını sürdürmesini imkansız hale getiriyor. Biz bunu sürdüremeyiz diye bir tespitimiz oldu. Bizim bunun içinde olmamız gerekiyor" açıklamasında bulundu.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "ABD ile AB arasında imzalanacak Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) anlaşmasının içinde olmaması, Türkiye'nin Gümrük Birliği anlaşmasını sürdürmesini imkansız hale getiriyor. Biz bunu sürdüremeyiz diye bir tespitimiz oldu. Bizim bunun içinde olmamız gerekiyor" dedi.
Bakan Zeybekci, DEİK Türk-Amerikan İş Konseyi temsilcileri, Amerikan Şirketler Derneği ve Türk-Amerikan İşadamları Derneği Yönetim Kurulu üyeleri ile Türkiye-ABD Ekonomik ve Ticari Stratejik İşbirliği Çerçevesi kapsamında kurulan Türk-Amerikan İş Konseyinin Türk tarafı yetkilileriyle akşam yemeğinde bir araya geldi. Yemekte konuşan Zeybekci, Türkiye'nin üst orta gelir grubu ekonomileri arasına yükseldiğini anımsattı.
Türkiye'nin on yıllar öncesinde yaptığı ihracatı şimdi tek başına sadece Denizli'nin, Gaziantep'in yapabildiğini vurgulayan Zeybekci, Türkiye'nin bunu Anadolu'nun kaynaklarıyla, sermayesiyle başarabildiğini söyledi.
Zeybekci, "Sonuçta Türkiye bunu fasoncu bir imalat, üretim ve ihracat yapısıyla başardı. Küçümsenmeyecek bir başarıdır bu. Türkiye bunu bu şartlarda başarabilmişse çok büyük bir potansiyeli olduğunu söylememiz gerekir. Türkiye 2023 hedefleriyle çok başka ufuklara yelken açtı" diye konuştu.
Türkiye'nin edilgen bir ekonomiden etken bir ekonomiye girmesi gerektiğini anlatan Zeybekci, Türkiye'nin bunu sadece kendi kaynaklarıyla yapmasının zor olduğunu, dostlarıyla ve kültür coğrafyasıyla başarabileceğini dile getirdi.
- "TTIP anlaşması olmazsa Gümrük Birliği anlaşmasının sürdürmek imkansız hale gelebilir"
Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada hem ABD'ye hem de AB'ye önemli imkanlar yaratabilecek bir ülke konumunda olduğuna dikkati çeken Zeybekci, ABD ve AB'nin de Türkiye'nin hedeflerine ulaşması için olmazsa olmaz ortaklarından olduğunu vurguladı.
Zeybekci, AB ile Türkiye arasında Gümrük Birliği anlaşması imzalanırken Türkiye'nin orta vadede AB'ye tam üye olacağı ve bu süreç içinde böyle bir mekanizma ile devam etmesinin düşünüldüğünü hatırlattı.
Türkiye'nin hiçbir şekilde karar alma, görüş bildirme hakkı olmadığını, Gümrük Birliği'nin aldığı tüm kararlara da uymak zorunda olunduğunu söyleyen Zeybekci, şunları kaydetti:
"Aslına egemen bir devletin yapması pek mümkün olmayan bir anlaşma. O günü suçlamak için söylemiyorum. O günün şartlarına baktığımızda belki de doğruydu. Toplamda baktığımızda Türkiye, Gümrük Birliği'nden geçen süre zarfında artı olarak yararlanmıştır. AB ile olan bu birliktelikten Türkiye fayda sağlamıştır. Ama bu günlerde Türkiye, Gümrük Birliği'nden yavaş yavaş rahatsızlıklar duymaya başladığı döneme giriyor. AB iştahlı bir şekilde üçüncü ülkelerle serbest ticaret anlaşmaları imzalıyor. Serbest ticaret anlaşması imzalayan ülkelerle Türkiye organik bir bağ kuramıyor. O ülke AB'den elde ettiği tüm hakları Türkiye'den de oto olarak elde ediyor. Ama Türkiye aynı şekilde bu hakkı elde edemiyor. Türkiye'nin o ülke ile ayrı anlaşma imzalaması gerekiyor. Bu da genel olarak olamıyor. Türkiye'nin bunun kabul etmesi mümkün değil."
AB ile ABD arasındaki TTIP anlaşması hakkında da bilgi veren Zeybekci, AB'nin daha önce üçüncü ülkelerle yaptığı serbest ticaret anlaşmalarını ülke olarak kontrol edebildiklerini ancak ABD ile yapılacak TTIP anlaşmasının serbest ticaret anlaşmasının ötesinde bir ekonomik ortaklık olduğunu vurguladı.
AB ile ABD arasında TTIP anlaşması imzalandığında Türkiye'nin buna dahil olmadığı takdirde hangi ölçüde etkileneceğine dair bir çalışma hazırladıklarını aktaran Zeybekci, "ABD ile AB arasında imzalanacak TTIP anlaşması içinde olmaması, Türkiye'nin Gümrük Birliği anlaşmasını sürdürmesini imkansız hale getiriyor. Biz bunu sürdüremeyiz diye bir tespitimiz oldu. Bizim bunun içinde olmamız gerekiyor" diye konuştu. Zeybekci, bu durumu hem AB hem de AB'deki ilgili yetkililere ilettiklerini de anlattı.
Türkiye'nin TTIP içinde olması gerektiğini, içinde olmadığı takdirde biz yokuz diyecek bir anlayışın içinde de olmadıklarını vurgulayan Zeybekci, "Biz her halükarda TTIP'nin içinde olacağız" dedi.
ABD ile Türkiye'nin birbirlerinden vazgeçemeyecek müttefikler olduğunu ifade eden Zeybekci, ABD'nin Türkiye'nin global bir aktör haline gelmesi için olmazsa olmaz ülkelerden birisi olduğuna dikkati çekti.
Zeybekci, Türkiye ile ABD arasında TTIP görüşmelerine eş zamanlı olarak serbest ticaret anlaşması görüşmelerinin de olması gerektiğine işaret ederek, bununla ilgili görüşmelerin sürdüğünü belirtti.
Türkiye'nin menfaatinin ABD ile AB arasında yapılacak TTIP anlaşmasının içinde ya da buna paralel bir serbest ticaret anlaşması imzalaması olduğunu tekrarlayan Zeybekci, "Bunun için ABD'de dostlarımızla, kongre üyeleriyle, Başkanlık mekanizmalarıyla, Cumhuriyetçilerle, Demokratlarla temasa geçmemiz gerekiyor. TTIP'nin Türkiye için ne kadar önemli olduğunu anlatmamız gerekiyor" dedi.
- "AB ile ABD arasındaki Ticaret ve Yatırım Ortaklığı müzakerelerinin dışında kalmak iş dünyası olarak bizi endişelendiriyor"
TOBB Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar ise gelecek hafta ABD'de yapılacak Türkiye Ekonomik ve Ticari Stratejik İşbirliği Çerçevesi (ETSİÇ) toplantıları öncesinde, bu toplantının önemine değindi. Yorgancılar, "Şu anda dünyada ticaretin yeniden şekillendiğine şahitlik ediyoruz. AB ile ABD arasında çok önemli bir adım atılarak yeni bir süreç başlatılmış durumda, ticaret ve yatırım ortaklığı müzakereleri devam ediyor. ABD'nin Pasifik coğrafyasında da benzer adımlar attığını biliyoruz. Türkiye'nin de mutlak surette bu sürecin içinde yer alması gerektiğine inanıyoruz. AB ile ABD arasındaki Ticaret ve Yatırım Ortaklığı müzakerelerinin dışında kalmak iş dünyası olarak bizi endişelendiriyor" görüşlerini paylaştı.
Yapılan çeşitli analizlerin, gerçekleşecek bir AB-ABD TTIP anlaşmasının Türkiye için önemli kayıp anlamına geleceğini ortaya koyduğuna dikkati çeken Yorgancılar, konuşmasını şöyle tamamladı:
"ABD ile bir TTIP pazarlığına oturmanın zorluğunun farkındayız. Bunun için bir dizi teknik hazırlık gerekiyor. Aynı zamanda da ABD Kongresi, ABD yönetimi ve çeşitli sektörler nezdinde güçlü bir lobi çalışmasına da ihtiyaç duyulduğu açıktır. O nedenle Türkiye'de faaliyet gösteren ABD şirketlerinin desteği çok kolaylaştırıcı olacaktır. TOBB olarak ABD Ticaret Odası ile müşterek bir çalışma yürütüyoruz. Çalışmamız, ortak vizyonu ve tavsiyeleri içeren bir Eylem Planı önerisini kapsayacak. Türkiye'de ve ABD'de tüm sektörlerde, her ölçekte işletmeleri harekete geçirmeliyiz.
Düşünce kuruluşları, politika yapım merkezleri, yerel ve eyalet kamu görevlileri ve özellikle de ABD Kongresi'ni hedef grup olarak algılamalıyız. Bu gruplar üzerinde sistemli ve koordineli biçimde yoğunlaşmalıyız. Süreci isteyen ve destekleyen çevreler olarak güçlü argümanlar, örnek olaylar ile analizler yaparak pozisyonumuzu güçlendirmeliyiz. Müzakerelerde AB'nin gerisinde kalmamız halinde Türkiye'nin Gümrük Birliği'nden kaynaklanan acil endişelerine cevap verecek tedbirler geliştirilmelidir. ABD firmalarının Türkiye ile ticarette gündeme getirdikleri sorunlar var. Bu sorunlarla karşılaşmaya hazır olmamız lazım."
Kaynak: Bloomberg HT