DGM Türkiye Eğitim ve Operasyon Direktörü Göksu Aktuğ Kaya, 2013 yılı ikinci yarısı ve 2014 yıllarında, ADR’ın Türkiye’de uygulanması konusunda çok hızlı gelişmeler beklediklerini söyledi ve DGSA - Tehlikeli Maddeler Emniyet Danışmanı / Tehlikeli Maddeler Güvenlik Danışmanı ile ilgili mevzuatın oluşturulması ve uygulamaya koyulmasının sektör için büyük önem arz ettiğini belirtti.
Tehlikeli madde paketleme, eğitim ve danışmanlık faaliyetlerinizden söz eder misiniz? Hangi sektörlerden müşterilere hizmet sunuyorsunuz?
DGM; 30 ülkede 50’den fazla ofisi bulunan, Tehlikeli Maddeler Yönetim (DGM - Dangerous Goods Management) faaliyeti gösteren profesyoneller ağıdır. Eğitim, danışmanlık ve paketleme operasyonu hizmetleri ile Tehlikeli Maddeler Çözüm Ortağı olarak faaliyet gösteren DGM, tüm kargo acentelerine, üretici, ihracatçı firmalara ve genel olarak kimyasal madde lojistiğinde yer alan ve sorumlulukları tanımlanmış tüm firmalara yönelik hizmetler içermekte. Karayolu, havayolu ve denizyolu modları için firmaların ihtiyaç duyduğu Tehlikeli Maddeler Düzenlemeleri, depolama, acil durum uygulamaları gibi pek çok konuda seminer ve kurslarımız bulunuyor.
Tehlikeli maddelerin paketlenmesi ve yeniden ambalajlanması konusunda ne tür operasyonel hizmetler sunuyorsunuz?
Dünyanın herhangi bir noktasına çok acil bir numune gönderimi ya da hammadde nedeniyle durmuş bir fabrika hattına acil kimyasal ürün tedariki. Paketleme operasyonu hizmetimiz çok özel taleplere hızlı ve güvenilir çözümler üretmekte. Havayolu başta olmak üzere, karayolu ve denizyolu için de paketleme hizmetimiz bulunuyor. Gönderici firmaların taşınacak olan ürünü tanımlayabilmesi, SDS olarak adlandırılan Güvenlik Bilgi Formları ile mümkün. Bu formaların oluşturması paketleme operasyonu öncesi müşterilerimizin tamamlaması gereken bir süreç. SDS’i hazır olmayan gönderici firmalara bu ve ilgili diğer konularda danışmanlık hizmeti de sunmaktayız.
TMKTDGM (Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık Düzenlemeleri Genel Müdürlüğü)’nin bu süreci nasıl etkileyeceğini düşünüyorsunuz? ADR, Türkiye’yi nasıl etkileyecektir?
ADR’de Türkiye’nin, pek çok kişinin öngöremeyeceği hızda yol aldığını düşünüyorum. TMKTDGM, kurulduğu tarihten itibaren çok önemli adımlar attı. Eğitim yetkisine sahip okulların tek bir çatı altında toplanması, sektörün ihtiyaç duyduğu yasal düzenlemelerin oluşturulması bu adımlardan bazıları.
Yeni TMKTDGM’nin, ihracata dayalı ekonomimize en önemli katkılarından birisi de, tehlikeli madde içerecek ambalaj ve bunları taşıyacak araçların testleri için TSE’yi yetkilendirmesi. Böylece, ambalaj ve araç testleri için yıllardır çözüm olarak kullandığımız hizmet ithalatı yerine bu testler Türkiye’de yapılmaya başlandı. Testlerin Türkiye’de yapılmasının uzun vadede birçok olumlu sonucu olacak. “Yurtdışındaki test merkezlerine gönderilen ticari sır ve tasarımların korunması”, “ Ekonomiye katkı ve istihdam ysağlanması”, “ Gelecek yıllarda çevre coğrafyaya hizmet ihracatının yapabilir hale gelmemiz”, “Ambalaj üretiminde kalitenin artması” ve “ Türkiye’de ambalaj test faaliyetlerinin uluslararası yayınlarda duyurulması ile itibarımızın artması” bazı olumlu sonuçlara örnek olarak gösterilebilir.
2013 yılı ikinci yarısı ve 2014 yıllarında, ADR’ın Türkiye’de uygulanması konusunda çok hızlı gelişmeler beklemekteyiz. Örneğin uzun süredir beklenen ve ADR ve RID’in kalbi olarak adlandırabileceğimiz DGSA - Tehlikeli Maddeler Emniyet Danışmanı (Tehlikeli Maddeler Güvenlik Danışmanı olarak da anılmaktadır) ile ilgili mevzuatın oluşturulması ve uygulamaya koyulması sektör için büyük önem arz ediyor. Tehlikeli Maddeler konusunda eğitim ve operasyonlar, DGSA atamaları ile uygulanabilir ve denetlenebilir hale kavuşacak.
Kaynak:Hizmetix