Nüfusu giderek çoğalan şehirlerde yaşam kalitesini yükseltmek ve şehri akıllandırmak için merkezi ve yerel yönetimler yatırımlarını artırdı. AB 2020'ye kadar 6.8 milyar avro yatırımla ulaşımı 'akıllandırmayı' amaçlıyor. Türkiye için ise yeni olan anlayışın önü açık görünüyor.
Dünyadaki şehirleşme süreci artarak devam ediyor. Şu an dünya nüfusunun yüzde 50'si şehirlerde yaşarken 2030 yılında yüzde 60'ının, 2050'de de yüzde 70'inin şehirlerde yaşayacağı öngörülüyor. Şehirleşmedeki artış, beraberinde yeni şehircilik anlayışını, yeni yaşam biçimini ve ihtiyaçları kolaylıkla giderecek uygulamaların var olmasını getiriyor. Artan nüfusun gereksinimlerini belirleyip yerine getirmek için yeni bilgi teknolojilerden yoğun bir şekilde yararlanılması da en önemli konuların başında geliyor.
AUS BİRÇOK FARKLI UYGULAMAYI İÇİNDE BARINDIRIYOR
Birbirine bağlı ve akıllı hale getirilmiş yapılar olarak tanımlanan akıllı şehir sistemleri, yeni teknolojileri yoğun olarak kullanıyor. Akıllı şehir sisteminin önemli unsurlarından birini de akıllı ulaşım oluşturuyor. Trafik kameraları, yol algılayıcıları, trafik yoğunluk haritası, değişken mesaj sistemi, mobil bilgi sistemi ve trafik analiz sistemi gibi birçok farklı uygulamayı içinde barındıran Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS/Intelligent Transportation Systems-ITS), yol ağı kapasitesinin etkin olarak kullanılması amacıyla yeni teknolojilerle, çoğunlukla trafikten alınan yol ve hava durumuna ait veriler ile trafiğin otomatik olarak yönetilmesi çalışmaları olarak tanımlanıyor. Yeni teknolojiler kullanılarak çoğunlukla trafikten ve trafiği etkileyen yol ve hava durumuna ait veriler ışığında trafiğin otomatik olarak yönetilmesi çalışmalarından oluşan AUS ile şehir içi ulaşımda yol ve sürüş güvenliğinin artırılması, koordinasyonun sağlanması, trafiğin yönetimi, yolcu ve sürücülerin eş zamanlı olarak bilgilendirilmeleri amaçlanıyor.
AUS'UN GELİŞİM SÜRECİ
AUS uygulamalarının 50 yıllık bir geçmişi var aslında. 1960 ve 1970'li yıllarda ilk araştırmalar Japonya'da Kartlı Geçiş Kontrol Sistemi (CACS), Amerika'da Elektronik Rota Kılavuzlama Sistemi (ERGS) ve Almanya'da benzer bir sistem olan ALI ile gerçekleştirildi. Bu sistemlerle güzergâh/rota kılavuzlama yöntemi uygulanmaya çalışılsa da pratik uygulamaya geçilemedi. AUS'un ikinci aşaması olarak kabul gören uygulama, 1984 yılında başlayan yine Japonya'da Yol/Otomobil İletişim Sistemi (RACS) Projesi üzerinde yapılan çalışmalar oldu. Ayrıca Daha Etkin ve Güvenli bir Avrupa Trafik Sistemi Programı (PROMETHEUS) ve Avrupa Birliği (AB) tarafından başlatılan Avrupa'da Araç Güvenliği İçin Yol Alt Yapısı (DRIVE) adlı iki proje aynı anda yürütüldü. Bu dönemde Amerika'nın Akıllı Araç-Otoyol Sistemleri (IVHS) projesi de devam etti. Bu projeler, çok sayıda yeni teçhizatın geliştirilmesi ve yeni altyapı sistemlerinin inşa edilmesine ilişkin talepleri de beraberinde getirdi ve 1990'lı yılların başında kapsamlı AUS projelerine dönüştü. 20'nci yüzyılın sonu ve günümüzdeki bilgisayar teknolojilerindeki gelişmelerin iletişim sektöründeki gelişmeleri ve dolayısıyla ulaştırma sektöründeki gelişmeleri desteklemesiyle AUS'ta üçüncü aşamanın yaşanmasını sağladı.
AUS'UN GELECEĞİ
Teknoloji ağırlıklı 21'inci yüzyıl ulaştırma sistemleri, fiber optik, sensor, video kamera, bilgisayar ve GPS gibi pek çok teknolojik gelişmeyi bünyesinde barındırıyor. Önümüzdeki süreçte ulaşım sistemlerine özel kapalı bir bilgi sistemi olarak kalmayacak olan AUS'un yerel haberleşme ağları ve AUS veri yolu üzerinden internetle uyum sağlayarak evrensel bir bilgi ve haberleşme sistemi haline geleceği öngörülüyor. Böylece AUS'un Bilgi Teknolojileri (BT) altyapısının çerçevesini belirleyen Kapsamlı AUS Planları ve BT Stratejilerine bağlı olarak gelişeceği düşünülüyor.
AUS AB İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Trafik kazalarında toplam ölü sayısı 35 bini yaralı sayısı 1.7 milyonu bulan AB için AUS çok önemli bir yere sahip. Trafik sıkışıklığı AB GSYİH'nın yüzde 1'ine yani 100 milyar avroya denk geliyor. Şehir içi ulaşım kadar şehirlerarası ve ülkeler arası ulaşımda da AUS'un kullanımının önemli olduğunu düşünen AB, daha iyi seyahat planlaması ve bilgi hizmetlerinin trafikten kaynaklanan aksamaları yüzde 20, trafik kazalarını ise yüzde 30 azaltacağı görüşünde. AB, 2008 tarihli AB Eylem Planı ve 2010 ITS Yönetmeliği'ni 2014'e kadar yürürlüğe koymayı planlıyor. ITS Yönetmeliği'nin öncelikli alanlarını; yol, trafik ve seyahat verilerinin etkin şekilde kullanımı, trafik ve yük yönetiminin sürekliliği, yol güvenliği ve emniyeti, araç ve ulaştırma altyapısının birbirine bağlanması oluşturuyor. ITS Yönetmeliği'nin öncelikli faaliyetleri arasında AB'yi kapsayan çok modlu seyahat ve gerçek zamanlı trafik bilgisi, emniyet ile ilgili ücretsiz trafik bilgisi, birlikte çalışan ve AB'yi kapsayan e-çağrı sistemi, TIR parkı konusunda bilgi ve rezervasyon hizmetleri yer alıyor. AB ayrıca 1991'den bu yana çalışmalarını sürdüren Avrupa Akıllı Ulaşım Teknolojileri Ağı'nı (ERTICO) destekliyor.
AB'NİN AUS PLANLARI
AB, AUS'un gelişimine önemli katkı sağlayacak olan 2014 ve 2020 yılları arasında yürüteceği yeni Araştırma ve Yenilikçilik Programı Horizon 2020'yi programlamış durumda. Toplam bütçesi 70-80 milyar avro olan Horizon 2020'nin 3 ana ekseninden biri olan 31.7 milyar avro toplam bütçeli sosyal sorunlar başlığı altındaki akıllı, temiz ve entegre ulaştırma sistemlerine 6.8 milyar avro ayrılmış durumda. Akıllı, temiz ve entegre ulaştırma sistemleri, kaynak verimli ve çevreye duyarlı ulaştırma ile ulaşım iyileştirilmesi, sıkışıklığın azaltılması, emniyetin artırılması ve güvenlik kısımlarından oluşuyor. Horizon 2020'de yer alan ITS hedefleriyle AB, yeni nesil ulaştırma sistemlerinin geliştirilmesini, bütünleşik, akıllı, yönetilebilir kontrol sistemlerinin oluşturulmasını, ileri üretim teknolojilerinin geliştirilmesini ve tamamen yeni ulaştırma sistemlerinin geliştirilmesini amaçlıyor.
DÜNYADAN AUS ÖRNEKLERİ
ABD, 1998 ile 2011 yılları arasında AUS kapsamında projelendirilmiş 209 milyar dolarlık yatırım yaptı. Bunun yüzde 80'i özel sektör tarafından tüketici ürün ve servisleri olarak gerçekleştirildi. İngiltere, 2020 yılına dek AUS uygulamalarında dünyanın en etkin ve verimli sistemlerini kuran ve kullanan ülkelerden biri olmak için devlet ve özel sektör kurum ve kuruluşları olarak yoğun çalışmalara başladı. Stockholm'de araçların akışına bağlı dinamik bir geçiş ücret sistemi, trafiği yüzde 20 azalttı ve emisyonları yüzde 25 düşürdü. Rusya demiryolu sisteminin BT altyapısını yenileyerek sistemin güvenliğini ve hata önleme düzeyini yüzde 99.9'a çıkarmaya çalışıyor. Amsterdam, havaalanı bagaj kontrol sistemiyle check-in bilgisi ve gerçek zamanlı uçuş bilgisini bütünleştirerek bagaj gecikme ve kayıplarını yüzde 60, bagaj transfer süresini yüzde 22, operasyon maliyetlerini yüzde 40 azalttı.
TÜRKİYE DE ARTIK AUS'A YATIRIM YAPIYOR
Ulaşım altyapısını yenileme sürecindeki Türkiye, AUS'a ilişkin en önemli adımlardan birini 2003 yılında Ulaştırma Bakanlığı ve İstanbul Teknik Üniversitesi ortaklığı ile başlatılan ve 2005 yılında tamamlanan Ulaştırma Ana Planı Stratejisi Projesi ile attı. Proje kapsamında ulaşım modlarındaki mevcut durum analizleri yapılarak modların geliştirilmesi ve birbirleriyle entegrasyonlarının sağlanabilmesi için inceleme ve değerlendirmeler yapılarak politikalar geliştirildi. Projeyle Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) geliştirildi. Proje kapsamında ulaştırma konusunda veri altyapısı ve Coğrafi Bilgi Sistemi-Ulaştırma'nın (CBS-U) dünyada ve AB'de de mevcut durumu, önceliklere hizmet etmek üzere ihtiyaç ve uygulamalar, CBS altyapısı, ulaştırma ihtiyaçlarını karşılayacak veri modeli temel elemanları, sistemin güncel tutulması için gerekli yöntemler, karşılaşılabilecek sorunlar ve çözüm önerileri araştırıldı. Projede ayrıca bilgisayar ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler ile ülkemizde de kullanılmaya başlanan AUS uygulamalarının, teknolojiden sistemin talebe uygun işletimine kadar birçok alanda yararlanılması önerildi. Ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri Stratejisi ve Eylem Planı hazırlıklarını bu yılsonuna kadar tamamlayacak olan Türkiye'de Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nca ilk kez Akıllı Ulaşım Sistemleri Çalıştayı düzenlendi.
AUS'UN MERKEZİ İSTANBUL
Türkiye'de AUS'un uygulandığı ilk şehir olan İstanbul'da, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Trafik Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen çalışmalarla trafiğin otomatik olarak yönetiyor. Trafik kameraları, yol sensorları, trafik yoğunluk haritası, Değişken Mesaj Sistemleri, Mobil Bilgi Sistemi, Trafik Kuralı İhlali Tespit Sistemi ile İstanbul trafiği an be an kontrol ediliyor. İBB'nin bir iştiraki olan İstanbul Ulaşım Haberleşme ve Güvenlik Teknolojileri A.Ş. (İSBAK), kendi bünyesinde faaliyet gösteren Ar-Ge departmanı ile AUS, LED Uygulamaları, Şehir Aydınlatma Otomasyon Sistemleri alanlarında yeni teknolojiler üretiyor. Avea ve İSBAK Türkiye'nin gerçek zamanlı trafik yoğunluğunu belirleyecek ve ileriye yönelik öngörü oluşturacak sistemi hayata geçirmek üzere işbirliğine gitti. 2013 yılında uygulanmaya başlanacak olan proje ile 1 saat sonraki trafik durumunu öngörülebilecek. IBM ve Vodafone ve İBB Ulaşım A.Ş., ilk akıllı taşımacılık projesi olan "İstanbul Hareket Halinde" projesini başlattı. Projenin Ekim 2011'de başlayan hareket verileri analizi aşaması Nisan 2012'de tamamlandı ve İstanbullular'ın seyahat başlangıç-bitiş noktaları IBM tarafından geliştirilerek Ulaşım AŞ.'ye teslim edildi. Bu verilerin, toplu ulaşımı optimize etmek için Ulaşım A.Ş. tarafından işlenmesi ve İBB'nin rota ve Akbil verileriyle eşleştirilmesinin ardından İstanbulluların yaşam alışkanlıklarına daha iyi hizmet eden bir toplu taşıma stratejisi oluşturulması amaçlanıyor.
Kaynak: Transport