Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Gündem / MESLEKİ YETERLİLİK VE YETİŞMİŞ PERSONEL SIKINTISI

MESLEKİ YETERLİLİK VE YETİŞMİŞ PERSONEL SIKINTISI

MESLEKİ YETERLİLİK VE YETİŞMİŞ PERSONEL SIKINTISI11.10.2012

Kısaca ve özetle açıklamaya çalıştığımız taşımacılık ve lojistik sektörü için eğitimli personel yetiştirmeye kaynak olacak bu girişimler sonucu sektörün hedeflenen kalitede personel ihtiyacının karşılandığı söylenemez.
 
4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ve Karayolu Taşıma Yönetmeliği yürürlüğe girdiğinde taşımacılık ve lojistik sektöründe kriterler belirlendi. Bunlar, "Mesleki Yeterlilik", "Mali Yeterlilik" ve "Mesleki Saygınlık" kriterleri olarak açıklandı.

Mesleki Yeterlilik'le ilgili olarak yönetmelikte belirlenen ÜDY, ODY ve SRC türü mesleki yeterlilik belgeleriyle, ilgili işletmelerin Mesleki Yeterlilik kıstaslarına uyulması öngörüldü ve yetki belgesi türlerine göre, uluslararası ve yurtiçi olmak üzere bir personelde ÜDY, yine çalışma şekillerine göre bir personelde de ODY ve bazı yetki belgelerinde sadece ODY belgeli bir personel çalıştırılması, sürücü istihdam ediyorlarsa tüm sürücülerde SRC belgesi olma koşulu kabul edildi. SRC türü Mesleki Yeterlilik belgelerinde tehlikeli madde taşıyan taşıt sürücüleri için SRC4 alma zorunluluğu getirildi.

Mesleki Yeterlilik Belgesi alınması ile ilgili yapılan düzenleme ile de "Mesleki Yeterlilik Eğitimi" ve bu eğitim sonrası sertifika verilmesi için eğitim kurumlarına gerekli şartları yerine getirmek koşuluyla Mesleki Yeterlilik Eğitimi verilmesi yetkisi verildi.

Bu eğitimde başarılı olanlar ve sertifika alanlar, Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığı'nın muhtelif zamanlarda yaptığı sınavlara girerek, başarılı olmaları halinde Mesleki Yeterlilik Belgesi almaya hak kazandı.

Kanun ve yönetmelik ilk yayınlandığında, kanun yürürlüğe girmeden önce görev ve yetki bakımından üst düzey yöneticilik, orta düzey yöneticilik ve sürücülük yapanlara öngörülen sürelerde bu hizmetleri fiilen yapmışlarsa doğrudan ÜDY, ODY ve SRC mesleki yeterlilik belgeleri verildi.

İlk önce İstanbul Üniversitesi'nde 2 yıllık Meslek Yüksek Okulu olarak açılan ve önlisans vermek üzere planlanan Lojistik Meslek Yüksek Okulu, çok kısa bir sürede lisans düzeyinde eğitim vermek üzere 4 yıllık eğitim verir hale getirildi.

Takip eden yıllarda özellikle Vakıf Üniversiteleri olmak üzere çok sayıda Lojistik Meslek Yüksek Okulu faaliyete başladı. Kısaca ve özetle açıklamaya çalıştığımız taşımacılık ve lojistik sektörü için eğitimli personel yetiştirmeye kaynak olacak bu girişimler sonucu sektörün hedeflenen kalitede personel ihtiyacının karşılandığı söylenemez.

İstenilen kalitede, sektörün ihtiyaçlarını karşılayacak personel yetişmesi için akademik eğitim yanında özellikle saha eğitimine ihtiyaç duyulmaktadır.

Eğitim alınan sürede sadece akademik bilgilerle eğitilen ve kısa süreli staj dönemleri hariç sahaya inmemiş, uygulamayı görmemiş, fiilen işin içinde olmayan bir öğrencinin, eğitim sonrasında çok başarılı olması, işletmelerin beklentilerine yanıt verecek nitelikte olmaları beklenilmemelidir.

Karayolu Taşıma Kanunu ve Yönetmeliği'nde öngörülen Mesleki Yeterlilik belgelerini edinmek için düzenlenen eğitim kursları, meslekle ilgili yüksek öğrenim alanların kursa katılmadan mesleki yeterlilik sınavına kabul edilmesi sonucu alınan Mesleki Yeterlilik Belgesi'nin ne ölçüde beklentilere yanıt vereceği değerlendirilmelidir. Mesleki Yeterlilik belgelerinin bu şekilde edinilmesi ve eğitimlerin bu standartlarda verilmesi sadece nicelik olarak lojistik ve taşımacılıkla ilgili eğitimli personel sayısında büyümeleri gösterecek, nitelik olarak istenilen seviyeye ulaşılamayacaktır.

Yeterli nitelikte personel yetiştirilmesine kaynak eser sayısı oldukça azdır. Sektör için kaynak hazırlayan, yayınlarını eğitimcilerin ve öğrencilerin yararlanması için çaba sarf eden, somut çalışmalar yapan sektör dereklerine bu konuda destek verilmelidir.

Lojistik ve taşımacılık konusunda verilen eğitimlerin büyük kısmının sahada fiilen uygulamanın içinde olması, eğitim sonrası profesyonel yaşama başlanılmasında iş süreçlerine olumlu katkı sağlayacaktır.

Globalleşen ekonomik ortamda özellikle uluslararası taşıma ve lojistik hizmet verecek personel için, mesleki bilgiler yanında yabancı dil öğrenilmesi de büyük önem taşımaktadır.

Özetle sektör için verilen eğitimlerde öncelik sırasının, saha eğitimi, yabancı dil eğitimi ve akademik bilgiler olarak düzenlenmesinin yararlı olacağını değerlendirmekteyiz.
 
Selahattin Doğan/Transport