Bakan Eker, yerli üretimin azami düzeye çıkarılmasını istiyor.
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, "İthale dayalı bir sektör kalkınmasını değil, yerli üretimin azami düzeye çıkarılması, Türkiye'deki üretimin ve üreticilerin güçlenerek kalkınmasını sağlamayı hedefliyoruz" dedi.
Bakan Eker, beraberindeki heyetle Suluova ilçesindeki Besi Organize Sanayi Bölgesi'nde incelemelerde bulundu.
İncelemeler sırasında bir değerlendirme yapan Bakan Eker, Türkiye'de hayvancılık ve tarım sektörünün temel dinamiğinin çiftçiler ve üretim sektörü olduğuna inandıklarını söyledi.
Eker, şunları kaydetti:
"İthale dayalı bir sektör kalkınmasını değil, yerli üretimin azami düzeye çıkarılması, Türkiye'deki üretimin ve üreticilerin güçlenerek kalkınmasını sağlamayı hedefliyoruz. Biz iktidara gelinceye kadar hayvancılık, tarım sektörü içerisinde üvey evlat muamelesi görüyordu. Türkiye'de 1 milyar 800 milyon lira toplam tarım desteği vardı. Bunun sadece 4,4'ü hayvancılığa giden kısmıydı. O da 83 milyon lira para ediyor. Yani hayvancılığa 83 milyon lira para ayrılıyordu destek olarak. Biz bunu yüzde 22'ye çıkardık. Bu sene hayvancılığa verdiğimiz para 1 milyar 250 milyon lira. Bunun içinde hayvan başı verilen destek, damızlık hayvancılığın geliştirilmesi, nakit destekleri, süt destekleri ve kırsal kalkınma destekleri var."
"Dişi hayvan yetiştireceğiz"
Üretimi daha karlı hale getirmek istediklerini de vurgulayan Bakan Eker, Avrupa ülkelerinin yüksek yağış alması nedeniyle bitki ve yemi doğal olarak ürettiğini ve sıfır maliyetlerle hayvancılık yapıldığını, Türkiye'de ise enerji ve sulama yatırımları yapılarak hayvanlara yem tedarik edildiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Hayvancılığın asıl boyutu damızlık hayvancılığı muhafaza etmek ve geliştirmektir. Yani dişi hayvan tutacağız yetiştireceğiz. Türkiye'de büyükbaş hayvan için bir problem yok. Türkiye'de 11 milyon büyükbaş hayvan var. Geçtiğimiz aylarda ortaya çıkan bazı spekülatif fiyat artışları karşısında bir tedbir aldık. Bugüne kadar Türkiye'ye bir kilo et girmiş değil. Et ithalatı yapmadık. Bizim yaptığımız sadece kasaplık canlı hayvan ithalatı idi. 8 bin ton kasaplık canlı hayvan ithalatı yaptık. Bu da 16 bin büyük baş hayvan yapıyor. Türkiye'de her sene kesilen hayvan 3 milyonun üzerinde. Bu kesilen hayvanların içinde 16 bin büyük baş hayvanın hiç bir hükmü yok. Bu durumun Türk hayvancılığına vereceği bir zarar söz konusu değildir. Türkiye hayvancılığına o manada bir zarar vermesine en başta biz karşı çıkarız. Bu nedenle besicilerin herhangi bir endişeye kapılması gerekmiyor."
Kaynak: Dünya