Lojistik sektörünün büyümesi devam ediyor. Sektörün yapısı gereği büyüme iki yönlü olmak zorunda. Şirketler yeni hizmetlerin yelpazeye eklenmesi ile yatay büyümek ve yaptıkları işlerin ölçeklerini büyütüp dikey büyümek durumundalar. Bu yarışta eksik yapan geri kalmakta ve yarıştan düşmektedir. Küçük olsun benim olsun diyenler daha da küçülmekte ve ellerindekileri de kaybetmekteler.
Yatay büyümek zorunda olanlar müşterilerine yeni hizmetleri uygun ölçek ve alt yapı ile sunmak durumunda. Geçmişinde uluslararası kara taşıması ile büyüyen nakliye şirketlerimiz artık gümrükleme, depolama, dağıtım, deniz taşıması, demiryolu taşıması hizmetlerini de verir veya temin eder duruma gelmeye çalışmaktalar. Kolay değildir yapmadığınız bir hizmeti yapmaya soyunmak. Yeni yatırım, yeni eleman, yeni yazılım, yeni ekipman, yeni tesisler gerekmektedir. Üstelik bilmediğiniz işi bilen yöneticilerle çalışmak gibi, kurumsallaşmanın gereği bir yapıda çalışacaksınız. Bunun bir yolu olmalı.
Dikey büyümek ise gerçek bir ölçek büyütmek işidir. Verdiğiniz hizmetlerin maliyetini düşürmek, kalitesini yükseltmek, verimliliğini arttırmak için büyüyeceksiniz. Hem olduğunuz yerde daha büyük filolarla, depolarla, ofislerle büyüyecek; hem de coğrafi hinterlandınızı genişletip yeni bölgelerde yapılanacaksınız. Yarattığınız kar ile yapılabilecek bir çalışma değil artık. Bunun da bir kolay yolu olmalı.
Büyümenin en kolay yolu iş birlikleridir. Stratejik iş ortaklıklarıdır. Şirket evlilikleridir. Büyüme uygun ilişkilerin sağlanması, bu ilişkilerin bir sözleşmeye bağlanması, beklentilerin aynı paralele sokulmasıile gerçekleşir. Büyümenin başlangıcı iş birliği ile iş paylaşımıdır, her iki kurumun birbirini tanıması sürecidir. Bu flört ortamının başarılı geçmesi karşılıklı pozitif beklentilerin oluşturulmasına bağlıdır. Fazla halka açılmadan, iki kurum arasındaki gizlilik çerçevesinde yürür işbirlikleri.
İkinci adım ise stratejik iş ortaklarıdır. Paylaşılan işlerin netlik kazandığı, karşılıklı olarak destek bulduğu, yarıştırıldığı ve bir grup haline geldiği, iletişimin arttığı, görüşmelerin sıklaştığı bir döneme girilecektir. Büyüme planları paylaşılır, iş geliştirmeleri konusunda bilgi alış verişi sağlanır. Nişanlılık dönemine girilmiş ve iş birliği lanse edilmeye başlanmıştır.
Evlilik dönemi şirketlerin birbirleri ile birleşmesidir. Ortak tesis kullanımı, ortak elemanların belirlenmesi, sermayenin aynı hesaba aktarılması, kararların birlikte verilmesi, gelirin birlikte değerlendirilmesi süreci başlamıştır. Bu dönemde isimler de değişmiş ve batıda olduğu gibi iki firmanın adından veya soyadından ortak firma yaratılmıştır.
Bu noktada yatay büyüme ve dikey büyüme sağlanmış veya büyümenin alt yapısı oluşturulmuştur. Şirket birleşmeleri sonunda oluşan yeni yapıda yeni sermayenin, yeni tesislerin, yeni ekipmanların, yeni müşterilerin, yeni kadroların, yeni pazarların ve hepsinden önemli yeni bilgilerin ortak paylaşımı ve sinerji yaratılması olanağı sağlanacaktır. Aynen mutlu evlilikler gibi.
İş yapma şeklimiz hayatımızdan farklı değildir. Süreç değişmiyor. Başarılı olmak için adımlarınızı zamanında atmak, sağlam zemine basmak ve destek almak zorundasınız. Yürümeye yeni başlayan bebekleri unutmayalım.
Kaynak: Dünya